ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
otomobillerde ötv'nin kaldırılması
-
(bkz: olmamış olaylar hakkında olmuş gibi başlık açmak)
“kaldırılması gerekliliği” şeklinde açılması gereken başlıktır.
yüzmeyi bilmeyenlere tavsiyeler
-
çay demlerken içine biraz tomurcuk atın, tadı çok güzel oluyor.
24 bin lira aylıkla ülkene geri dön programı
-
24 bin vereyim beni gondersinler asfqvs
ahlam albashir
-
sonra bunlara küfredince ırkçı oluyoruz
turkish citizenship database
-
binali yıldırım "böyle bir şey yok. veriler çalınmadı" açıklaması yapıyor ama ben şu an binali yıldırım'ın tc kimlik nosunu, anne ve baba adını bu database'den görebiliyorum.
o sol bek türkiye
-
hala neden organize edilmedigini anlayamadigim, yillardir kanayan yaramiza bir nebze olsun dur diyecek yarisma.
"x evet'le ugurluyoruz" formatinda olacak; 1 evet alan bir ust tura gececek.(durum cok vahim beyler)
juri uyeleri icin aklimda olan isimler; sergen yalcin, ibrahim uzulmez ve hakan balta. zaten sergen her yarismaciya "bunda ozel bir yetenek yok yani annatabiliyo muyum? bunlar cok basit seyler" diyecegi icin deliden ya da balta'dan alinacak bir evet tur getirecek.
programda her juri uyesinin paralelinde sirasiyla; top sektirme, ters ayakla orta acamama ve ters kanattan gelen topu tac cizgisinde bekleyip seken topun taca cikmasina engel olamama kategorileri olacak.
yapimcilara sesleniyorum. acun'un aklina gelmez zira yabanci ulkelerde bu format yok. biri el atsin su ise. memleket meselesi.
sözlükçülerin başından geçen doğaüstü olaylar
-
guzel bir restoranda yenen romantik bir aksam yemeginin ertesi günü isyerinde cüzdani karistirirken restoranin fisini bulmak. fise söyle bir göz attiktan sonra 8-10 parcaya bölüp masanin yanindaki cöp kutusuna atmak. sonra "allah allah bu yemek bu kadar az mi tutmustu ya?" diye düsünmek. üsenmeyip cöp kutusundan fisin parcalarini toplamak, birlestirip bantlamak ve fisi tekrar incelemek. icilen sarabin hesaba yazilmadigini farketmek (ki dikkatli bir okur yazimin basinda yemegin "romantik" oldugu belirtmemden sarabin fiyati hakkinda az bucuk fikir edinmis olmak). is cikisi her ne kadar evin ters yönünde teee anasinin terekesinde de olsa restorana gitmek, bize servis yapan garsonu bulup durumu aciklamak ve bu sarabin parasini ödemek istedigini söylemek. garsonun minnet bakislari arasinda durumu müdüre anlatmasi ve müdürün hassasiyetim icin tesekkür ederek sarabi ikram kabul etmemi istemesi. tam o sirada garsonun "bir dakika, bu gözlük sizin mi?" diyerek cekmeceden bir günes gözlügü cikarmasi. meger yepyeni gözlügü restoranda unutmus oldugumu farketmek. garsonla sarilip (evet sarildik) hayretler icinde oradan ayrilmak. bu olaydan sonra karma'ya inanmak.
ben bilmiyor neden bu olayi böyle geronimo türkcesi'yle anlatmak.
vücuda saplanan oku kırınca gelen rahatlama
-
inanılmaz bir olay. yapanları görünce ne alakası var der, dalga geçerdim. geçen kendi başıma gelince deneyeyim dedim, hala etkisini üzerimden atabilmiş değilim. böyle bir rahatlama olamaz. sanki o ok oraya hiç girmemiş gibi, çok enteresan!
edit: gerçekten okçuyum (bkz: #40886670)
35 yaşından sonra koşucu olmak
-
45 yaşına kadar yaşayan ölüydüm.
evde spor yapmaya başladım, sigarayı bıraktım, 30 kilo verdim, trekkingle başlayıp, 1-2 yılda dağcılığa geçtim.
o gazla koşmaya karar verdim.
ilk defa 49 yaşımda koşmayı denedim.
çok sevdim, devam ettim.
1.5 yıl içinde 6 yarış koştum.
15 km bursa kent ve avrasya'yı 1. 15 de
darıca ve çayırova yarı maratonlarını 1. 52 civarında koştum.
sonuç: insanın uyum kabiliyeti sandığınızdan çok daha yüksektir.