hesabın var mı? giriş yap

  • nesine şaşırıldığını anlayamadığım kuyruklar.

    yani hiç kimse size ülkedeki tepeden tırnağa bütün insanlar açlık sınırının altında yaşıyor demiyor ki şaşırıyorsunuz.

    ülkenin yüzde 60'ından fazlası yoksulluk sınırının altında yaşıyor diyoruz.

    bunları alabilecek insanlar da var evet biliyoruz ama çoğunluk değil işte.

  • az önce 435 milyar lirayı 6 ile çarpıp katrilyon olarak ifade etti. hani eski para desen yine olmuyor. bu adam 84 milyonun maliye bakanı. başka sözüm yok…

    bu arada eski para ile kentilyon yeni para ile trilyon yapıyor. adamın bildiği en büyük sayı katrilyon tabi. ötesine geçince error verdi.

    şaka maka gülüyoruz eğleniyoruz ama bu adamın bizim adımıza borçlanma yetkisi var.

  • obsesif kompulsif bozukluğu olanlarda görülme olasılığı yüksek olan bir durum. bu bozukluğun ileri durumlarında bu insanlar kucaklarına herhangi bir bebek de almak istemezler. bir anda aniden kendilerini tutamayıp çocuğu atacaklarını veya düşüreceklerini düşünürler ve ona zarar vermekten ölesiye korkarlar. ama ironik şekilde böyle bir şeyi asla yapmazlar. yani kendinizden korkmayın. beyinde kendi kendini
    tutan otokontrol mekanizması var ve hayatta kalma içgüdüsü çok kuvvetli. o sizi tutar.

  • bir annenin sabaha karşı kumardan gelen kocasından evdeki ekmeği saklaması... saklamasa sabah okula gidecek iki çocuk aç kalacak. aynı annenin oğlu üniversitede okurken küçük oğlu ile pazar sonrası meyve sebze artıklarını toplaması. bunların yıllar sonra hal vakit düzeldikten sonra bir akşam yemeği sofrasında anlatılması ve hep beraber ağlanması.

  • sincapa fısıldayan soliste sahip müzik grubu.

    gruptaki fecilik buradan geliyor olsa gerek. kız düşürcem diye bu kafar detaylı çalışmaya gerek yok lan. öyle marjinalliğin amk.

  • bırak türkiye'yi dünyada bir çok bilim adamı konu hakkında araştırma yapıyor, makale yayınlıyor. konu ile ilgili bir tane makalesi olmadan büyük resim görme kursunu başarıyla bitirip ahkam kesen komplocu birinin attığı tweet'tir.

    söylediklerine o kadar güveniyorsan makale haline getirir, büyük bilim dergilerinde (lancet vs.) yayınlarsın.

  • geçen yıl aralık ayı. bakü'deyim. bitirdiğimiz bir fabrika projesinde sisteme elektrik verilecek. biz de kontrol amaçlı oradayız, yani şantiyede. hava o kadar soğuk ki, 3 dk dışarı çıkıyorum, 3 dk trafo binasına girip ısınıyorum.
    derken azeri şantiye şefi ''gel ofise geçelim çay içip ısınalım biraz'' dedi. çıktık şantiyede yürüyoruz, her yer toz toprak. sonuçta inşaat halinde bir yer henüz. o kadar sert bir fırtına var ki düz yürümek mümkün değil. ayrıca fırtınadan toz toprak gözlere, kulaklara giriyor.
    neyse zor da olsa yürüyoruz. azeri arkadaş geri geri yürüyor, montunu da gözlerini kapatacak şekilde yukarı çekmiş. bana da aynısını yapmamı söyledi. ben de çektim montumu kafama kadar, geri geri yürüyorum. derken biri dokundu. arkamı dönmemle 1 metrelik çukur, içinde uçları sivri inşaat demirleri dimdik vaziyette çakılı bana bakıyor.
    ama işin tuhaf kısmı arkamda kimsenin olmaması.
    o gün tek bildiğim şey şu; kesinlikle iyilik yaptığım bir şeyin karşılığını aldım. allah beni 6 yaşındaki kızıma ve doğacak oğluma bağışlamıştı. aksi halde o çukura düşseydim feci bir ölüm beni bekliyor olacaktı.
    iyilik yapın arkadaşlar, size kötülük yapanlara da iyilik yapın. ben hep yapıyorum ve hiç yanıltmadı beni. her zaman işlerim rast gitti.

    şunu da ekleyeyim; olaydan sonra çukurun etrafını kapattırdım.

    zorunlu edit: hayat çok tuhaf. bu entride allah beni doğacak oğluma bağışladı yazmıştım ama oğlumu bana bağışlamadı. maalesef dün sabah ani bir komplikasyon sonucu kaybettik. halbuki haftaya doğumumuz vardı. dr. dediğine göre kordon bebekten kopmuş. biliyorum, oğlum cennette beni ve annesini bekleyecek.

    edit 2: siz ne güzel insanlarsınız yaa. destek mesajı atan herkesten allah razı olsun.

    önemli edit: geçen ay teste girmedim ama covid olduğuma eminim. eşime de bulaştığını düşünüyorum. hamilelerde kordon kopmasına neden olabilirmiş. lütfen hamileler dikkat edin kendinize. çünkü oğlumuz anne karnında öldü ama doktorların dediğine göre çok sağlıklı bir bebek.
    inşallah cennette oğlumuzla buluşuruz..

  • neden 8 mart dunya kadınlar gunu?....

    kadınlara özgü bir günün var olması düşüncesi ilk kez, 26-27 ağustos 1910’da kopenhag’da düzenlenen uluslararası sosyalist kadınlar konferansında ortaya atıldı ve kabul edildi. bir çok ülkede her yıl kutlanmaya başladı. isveç’te ise 1912 yılından itibaren kutlanmaya başladı.

    ancak ilk yıllarda belli bir tarih saptanmamıştı ve değişen tarihlerde ama her zaman ilkbaharda kutlanıyordu. tarihin 8 mart olarak saptanışı 1921’de moskova’da gerçekleştirilen 3. uluslararası kadınlar konferansı tarafından olmuştur.

    iki dünya savaşı yılları arasında bazı ülkelerde kutlanması yasaklanan kadınlar günü, 1960’lı yılların sonunda amerika birleşik devletleri’nde de kutlanılmaya başlamasıyla daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. birleşmiş milletler genel kurulu, 1977 yılında 8 mart’ın dünya kadınlar günü olarak kutlanmasını kabul etti.

    ilginç bilgiler

    birleşmiş milletler tarafından yapılan bir araştırmaya göre;

    1. dünyadaki işlerin %66’sı kadınlar tarafından görülüyor.
    2. buna karşın kadınlar dünyadaki toplam gelirin ancak %10’una sahipler.
    3. dünya’daki mal varlığının ise % 1’ine sahipler.
    4. başka bir değişle dünyadaki işlerin % 34’ü erkekler tarafından görülüyor ama erkekler dünyadaki toplam gelirin % 90’ına ve toplam mal varlığının % 99’una sahipler.

    türkiye’den rakamlar ( milliyet, 8 mart 2001)

    1. şehirlerde evli kadınların % 18’i, köylerde de % 76’sı eşleri tarafından dövülüyor.
    2. kadınların % 57,7’si evliliklerinin ilk gününde şiddetle karşılaşıyor.
    3. aile içi suçların % 90’ını kadına karşı işlenen suçlar oluşturuyor.

    dünden bugüne "kadinlar günü"

    dünya kadınlar günü ilk kez 1800'lü yıllarda bir tekstil fabrikasında daha iyi çalışma koşulları için greve giden kadın işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamayarak ölmeleriyle gündeme geldi kadınlar tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de 8 mart'ta eşitlik isteklerini daha yüksek sesle dile getiriyorlar.

    8 mart'ın dünya kadınlar günü olarak kutlanması, uluslararası düzeyde kabul gören bir hal alması 1970'lere rastlasa da, bu tarihe kaynaklık eden olay ve dünya kadınlarının ortak bir gün kutlama isteğinin gündeme gelişi 1800'lerin ortasını bulur. abd'nin new york kentindeki cotton tekstil fabrikasında çalışan işçi kadınlar, 1800'lü yılların ortalarından beri daha iyi çalışma koşulları, emeklerinin karşılığında hak ettikleri ücret ve daha iyi yaşam için mücadele vermektedir. ama bunca yıllık mücadeleye karşın elde edebildikleri pek bir hak yoktur. en sonunda, 8 mart 1908 günü, haklarını alabilmek için son çare olarak greve giderler. ancak patronlar bu greve zalim bir şekilde müdahale ederler. greve giden kadınlar fabrika binasına kilitlenirler. patronlar bu yolla grevin başka fabrikalara sıçramasını engellemek isterler. ancak beklenmedik bir şey olur ve fabrika yanmaya başlar. ne yazık ki yangından fabrikada bulunan kadın işçilerden çok azı kaçarak kurtulmayı başarır yanan fabrikadan kaçmayı ve fabrikanın çevresine kurulmuş olan barikatları aşmayı başaramayan 129 kadın işçi yanarak ölür.

    aynı yıl diğer endüstri kollarındaki kadınlar da mücadeleye devam ederler. kadınların yürüttükleri mücadelenin temelinde seçme ve seçilme hakkı, günlük çalışma saatlerinin, koşullarının ve ücretlendirmenin yeniden düzenlenmesi gibi konular bulunmaktadır. dünya kadınlar gününde bugün de ilk başlarda yapıldığı gibi eşitlik için, bağımsızlık için, politik haksızlıkların ortadan kalkması için, daha iyi yaşama ve çalışma koşulları elde edebilmek için çalışılıyor.

    türkiye'de 8 mart kadinlar günü

    ilk kez 1921 yılında "emekçi kadınlar günü" olarak kutlanmaya başlayan 8 mart, 1975 yılında daha yaygın olarak kutlandı ve sokağa taşındı.

    "birleşmiş milletler kadınlar on yılı" programında türkiye de etkilenmiş, 1975 yılında "türkiye 1975 kadın yılı" kongresi yapılmıştır. 1980 askeri darbesinden sonra dört yıl anılmadı 8 mart. 1984'ten itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından dünya kadınlar günü kutlanmaya başlandı.

    kadınlar 80'li yıllarda 8 mart'ı izinli yürüyüş ve şenliklerle kutlayamamışlarsa da, küçük gruplar mütevazi kutlamalarını sürdürdüler. 90'lı yıllarda kadın kuruluşlarının sayı ve çeşitliliğinin artması ile beraber 8 mart daha geniş bir katılımla kutlanılır oldu.

  • -call of duty modern warfare 2 oyunundaki " no russian " bölümünde havaalanında katliam yapan rus çetenin içindeki amerikan ajanını oynuyor ve sivilleri katlediyorduk. bölümün başında yoğun şiddet içeriği uyarısı ve bu sebeple skip etme vardı ama her oynamamda hiç atlamadan yüzlerce insanı katlettim evet.

    - roller coaster tycoon 2 oyununda lunaparka gelen müşterilerin profiline sağ tıklar parası var mı yok mu diye bakardım parası olmayanı imleçle tutar " paran yoksa ne geziniyon amk çocuğu " der suya atardım ve boğuluşunu seyrederdim.

  • bu sayının içine, testi negatif olup tomografisi pozitif olan hastalar dahil değil.

    t: artmış günlük korona sayısı

    edit: çok soran oldu. nerden biliyorsun, emin misin diye. eminim, türkiye’nin en büyük pandemi hastanesinden yani şehir hastanesinden bir doktor olarak bildiriyorum.