hesabın var mı? giriş yap

  • beklediğim gibi bir film değildi açıkçası ama yine de sevdim. filmdeki diyalog oldukça az ki bu da filmi oldukça gerçekçi yapıp seyirciyi içine alıyor. zannetmiyorum ki insanlar savaşta konuşkan olsun. açıkcası bir savaş filminden çok psikolojik gerilim filmi gibi, savaş filmlerine yeni bir açı getirmiş bence nolan. başrol olmaması, herkesin savaşta önemli olması, düşman askerlerinin yüzünün hiç gösterilmemesi falan küçük ama güzel ayrıntılar.

    sahnelerin çoğu alıp duvar kağıdı yapmalık; filmin renk skalası oldukça güzel. müziklerine ve ses efektlerine ise diyecek bir şey yok. nolan'ın en iyi filmi olmasa da izlenmesi gereken bir film olduğunu düşünüyorum savaşın ne kadar zor olduğunu size sadece görüntüyle bile hissettirebiliyor. filmde en sevdiğim cümle şu oldu: "men my age dictate this war, why should we be allowed to send our children to fight it?".

  • 5 yaşındaki kızım, anaokulu müsameresinde sahnede babam isimli şiirini o kocaman gözleriyle kaçamak bakışlar atarak okurken, gözyaşlarımı içime akıtarak dinleyip sahneye fırlamamak için kendimi zor tuttuğum, aynı anda hem kızımı hem de kendi babamı düşündüğüm ulvi gün.

  • kesinlikle yalan rüzgarı.annesi çalışmayan,ya da annesi çalıştığı için babaanne/anneanne evlerinde gündüzlerini geçiren her çocuk için tramvatik olmayı başarmıştır bu dizi.kaç sene devam etti hatırlamıyorum ama victor'un kızı küçücüktü en başlarda,sonra o bile evlendi sanırım.her akşam,beyaz fon üstüne pembe yr işaretini görmek,aklının almadığı ilişkiler yumağını çözmeye çalışmak her çocuğun beyin fonksiyonlarına zarar vermiş olabilir.hele babaannemler 7 kardeşti,kadın-erkek hepsi izlerdi ve dizi bittikten sonra kaçıran bir kardeş varsa telefonda ona özet geçilirdi,sonrasında diğer kardeşle olayların yorumu yapılırdı.bacak kadar boyuyla pembe dizilerden fırlamış gibi konuşan çocukların temelleri işte yalan rüzgarı sayesinde atılmıştır.

  • vegan beslenenlerin sağlıklı bir yaşam sürmeleri için takviye (supplement) olarak almaları gereken vitamin, mineral ve besin öğelerini içeren kapsamlı bir listeyi aşağıda bulabilirsiniz:

    b12 vitamini:
    bu vitamin hemen yalnızca hayvansal besinlerde bulunduğundan vegan beslenme tarzıyla yeterli alım mümkün olmuyor. mutlaka alınması gereken takviyelerde başı çekiyor. bitkisel besinlerde bolca bulunan b9 vitamini (bkz: folik asit), b12 vitamini eksikliği belirtilerini maskeleyebiliyor, böylece b12 vitamini yetmezliği teşhisi ciddi hasar oluşuncaya kadar gecikiyor. dolayısıyla takviye olarak alınması önemli.

    d vitamini:
    vegan olmayanlarda bile d vitamini eksikliği çok yaygın. başlıca d vitamini kaynağı da hayvansal besinler olduğundan takviye mutlaka gerekli. d vitamini supplement’i olarak d3 (bkz: kolekalsiferol) seçilmeli, d2 (bkz: ergokalsiferol) değil, çünkü d2 vitaminini aktif forma dönüştürmek için gün ışığına maruz kalmak şart. piyasadaki çoğu d3 takviyesi hayvansal kökenli olduğundan veganlar için olanını bulmakta zorlanabilirsiniz. doz aşımına dikkat; ciddi zehirlenme yapar.

    b2 vitamini (riboflavin):
    hayvansal besinlerde yüksek oranlarda bulunsa da bitkisel gıdalar da b2 vitamini içeriyor. çeşitli vegan besin gruplarından gıda tüketerek dengeli beslenen bir veganın b2 vitamini eksikliği yaşaması zor. ancak, sağlıksız beslenme alışkanlığına sahip veganlar takviye almayı düşünebilir.

    demir:
    bitkisel gıdalardaki demir (bkz: non-heme iron) hayvansal gıdalardakine (bkz: heme iron) göre daha az emilebilen formda olduğundan veganların demir ihtiyacı yaklaşık 2 kat fazla oluyor. demir eksikliği hem veganlarda hem vegan olmayanlarda yaygın fakat takviyenin dozunu kaçırmak da sağlığa zararlı. kandaki demirle ilgili parametrelere bakılıp supplement gerekip gerekmediğine karar verilebilir veya bakılmaksızın doz aşımı yapılmadan supplement kullanılabilir. bu arada demir takviyelerinin mide-bağırsak yan etkileri rahatsızlık verici seviyede olabiliyor. daha az yan etkisi olanlar için doktorunuza danışabilirsiniz.

    kalsiyum:
    vegan veya değil, süt veya süt ürünleri tüketmeyen bir insanın yeterli kalsiyum alması hemen hemen imkansız. o nedenle kalsiyum veganlar için mutlaka takviye edilmesi gereken bir diğer mineral. üstelik ıspanak gibi bazı bitkilerde bulunan oksalat, emilimi azaltarak mevcut kalsiyumdan faydalanmanıza engel oluyor. supplement’i önerilen dozun üstünde uzun süre kullanmak sağlık problemlerine yol açar, dikkatli olunmalı. bu arada, birden fazla kombine gıda takviyesi alıyorsanız her birinin içindeki kalsiyumu hesaba katmalısınız. bu durum zehirlenme riski taşıyan d vitamini için de geçerli.

    çinko:
    çinkodan zengin bitkisel besinler olsa da bunlar çok fazla değil. üstelik bazı bitkilerde bulunan fitat çinko emilimini azaltıyor. sonuç olarak veganlar için önerilen günlük alım miktarı vagan beslenmeyenlerin 1,5 katı. çinko zengini bitkisel gıdaları biliyor ve haftanın çoğu gününde bolca tüketebiliyorsanız takviye etmek gerekmez. ama çoğu kişi için durum bu olmadığından supplement gerekli oluyor.

    iyot:
    bitkisel besinlerin iyot içerikleri yetiştikleri toprağın iyot oranıyla doğrudan ilgili. vegan olmayanlar da genellikle gıda ile yeterli iyot alamıyor. iyotlu tuz kullanarak ihtiyacınız olan iyodu rahatlıkla karşılayabilirsiniz, böylece supplement’e gerek kalmaz.

    epa* ve dha*:
    bunlar omega 3 yağ asitleri diye biliniyor ama alfa linolenik asit de (ala) bir omega 3 yağ asidi olduğundan ala’dan zengin bitkisel gıdaları (bitkisel yağlar, yağlı tohumlar ve kabuklu yemişler) omega 3 niyetine tüketmek epa ve dha alımı yerine geçmiyor (bkz: #98840260). epa ve dha’nın tek önemli gıdasal kaynağı soğuk deniz balıkları olduğundan veganlar için alımı gıda takviyesi yoluyla olmak durumunda. alg yağı vegan beslenme tarzınıza uygun mükemmel bir seçenek.

    son zamanlarda ülkemizde de polüler olmaya başlayan zenginleştirilmiş besinlerden (bkz: fortified foods) bahsetmeden geçmek olmaz. gıda üreticisi firma tarafından vitamin, mineral veya diğer faydalı besin öğeleri eklenerek hazırlanan zenginleştirilmiş besinlerden, etiketinde yazdığı kadar bu maddeleri almanız zor. çünkü zenginleştirme işleminin kontrol edeni yok. ayrıca ilave edildiği gıda ile uyumu, dolayısıyla ne kadarının bağırsaklardan emilebildiği soru işareti. gerçi aynı şey supplement’ler için de geçerli ancak bu ayrı bir entry’nin konusu.

    son olarak, bu entry dahil internette yer alan hiç bir bilgi doktorunuzun size özel verdiği önerilerin yerine geçmez. en ufak bir tereddütte doktorunuza başvurun.

  • selam elçin,

    facebook'ta ya da benzeri sosyal medya araçlarında (twitter, wine, beer, vodka) tanımadığım insanlara mesaj atıp onları taciz ya da tahrik etmek, ailemden aldığım terbiyeye uyan şeyler değil. şu an buna sebep olduğun için utanmana sıkılmana gerek yok, eminim böylesi binlerce mesaj alıyorsundur her gün. pürüzsüz, kılsız sol bacağını sergilediğin o sarı elbiseli fotoğrafının bunda etkili olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim.

    elçin seninle çok açık konuşacağım. izninle, elçin olmak istiyorum. hatta büyükelçin olayım. işgüzarlık etmiş olmazsam, maslahatgüzarın bile olabilirim. ilişkimizi katip düzeyine çekmeyelim de, gerisi hallolur.

    yakışıklı ve bilimsel düşüncenin önemini kavramış bir mühendisle tanışmak istersin diye düşünüyorum...

    selamlar
    mustafa (jeoloji müh.)

  • (bkz: beko) . özellikle avrupa'da çok iyi bir imajı var ve baya popüler. amsterdam'daki mediamartkin satış temsilcisine göre bosch'tan daha çok tercih ediliyor ve bosch bazı ürünlerini beko'ya urettiriyor.

  • pragmatist bir manifestonun edimsel imgelenmelerine öykünen yaptırımları karakterize eden kuramların tümünü gerçekleyebilme yetisine haiz bir öngörümsel önerme varyantı olarak kabul edilse de, içsel çatışıklıkları pasivize etmenin bilişsel algılanması söz konusu olduğunda pitoresk bir tümevarım sağlayabilecek bir betimlemeyi, en marjinal kulvarlarda, ayrımlanabilir ve determinist bir tarzda angaje edebilme kapasitesine sahip olan nedir?

    toplamda iki kilo fular içerir.

  • lan valla kafayı yicem lan.

    adam link vermiş. al oku öğren demiş.

    http://www.cheapair.com/…fares-change-all-the-time/
    http://www.farecompare.com/…ore-or-less-than-yours/

    önümüzdeki ay bilmemkaç bin mil uçmuyoruz ama allahtan ingilizcemiz var da okuduğumuzu anlayabiliyoruz.

    linklerde demiş ki;

    neden yanınızda oturan sizden daha ucuza uçuyor?

    demiş ki:

    biletinizi yanınızdaki erken almıştır, siz daha geç almışınızdır. (hadi beee. geç alınca daha mı pahalı oluyomuşi, vay aq)
    gittiğiniz yerde kalma süresi (benim örnekte ikisi de sadece gidiş. one way ticket. got it?)
    uçuş günü. hafta içi daha ucuz demiş. (örnekte ikisi de 14 ocak)
    uçuş saati. abuk saatler daha ucuz demiş. (aynı uçak kuzum aynı uçak. 3 defa aynı yazdım yine yazayım: aynı.)
    seyahat sezonu. demişki sezonda daha pahalı. (14 ocak gülüm 14 ocak)
    bayram, yılbaşı pahalıdır demiş. (vay aq. yeni birşey daha öğrendim.)
    vs vs.

    böyle bir sürü zaten kabul ettiğim neden.
    la ben bunu mu diyorum sevgili 36bin mil? benim ingilizce anladığım kadar türkçe anlamıyor musun 40bin mil?

    bak gönderdiğin linklerde güzel bi yer var orayı tercüme edeyim:

    havayolları yolcuları ikiye ayırır. biri iş adamlarından, acil işi çıkanlardan, cenazesi olanlardan vs oluşan "fiyat ne olursa olsun gider" tipi. diğeri ve daha fazla olan grup ise seyahat etmek isteyen ama buna zorunda olmayan, fiyata önem veren "fiyat uygunsa giderim" tipi.

    hava yolları mümkün olduğunca ilk gruptan yolcu ister ki karlılıkları artsın. ama tüm uçak biletlerini bu fiyatlardan yaparsa uçakta çok az insan olur. o yüzden de boş koltuk olmasındansa geri kalanını da ikinci gruba daha uygun fiyatla verirler. böylece uçaktan maksimum parayı kazanırlar.

    peki neden roma'dan uçanlar 2. grup oluyor da, türkiye'den uçanların tamamı "fiyat ne olursa olsun gider" tipi oluyor. thy sadece 14 ocak tarihinde değil tüm yıl boyunca italya biletinden min %150 daha pahalı satıyor istanbul yolcularına bileti. bunu soruyorum 36bin mil. neden?

    ikisi de tek yön
    ikisi de aynı tarih
    ikisi de aynı saat
    ikisi de aynı uçak
    aynı pilot
    aynı hostes
    aynı yemek
    aynı tüm yol boyu ağlayan bebek

    neden istanbuldan binen yolcu "fiyatı ne olursa olsun gider"?
    neden roma'dan binen yolcu "fiyat uygunsa gider"?

    hadi şimdi yıl sonuna kadar ne kadar uçarsan uç.