hesabın var mı? giriş yap

  • yaralı parmağa işe desen, insanlık için bir fidan dik desen, aç bir çocuk doyur desen gelmez. ama o heykel protesto edilmezse biteriz yanarız kül oluruz. kimseye yaşından ötürü saygı duymak zorunda değilim.

    sözlük ya burası ondan bir de tanım olmalı: yaşadığı yeri bitirmiş izmir'i de bitirmeye çalışan 98 yaşındaki çember sakallı insan.

    edit: rehber köpekler derneği kurulmuştur. bu dernek türkiye'de ender olan iyi olaylardan biri olabilir. lütfen öğreniniz.

    (bkz: rehber köpekler derneği)
    entry linki
    #60468430

  • ülkenin mafya lideri "ben iyiyim. beni merak etmeyin." diye video yayınlıyor. video içerisinde kitap önerisi yapıyor.
    t.c simülasyonu çok farklı bir seviyeye gidiyor.

  • "çok üzülerek söylüyorum: 6-18 yaş arası kuşağın enkaz haline gelmesinden ülke olarak hepimiz sorumluyuz. az ya da çok."

    ben sorumlu degilim nagehancim, zerre sorumluluk kabul etmiyorum. sorumlu arayacaksan kocanla birlikte canhiras bir sekilde senelerce savundugun iktidarin kapisini cal.

  • iki gündür niyeti bozduğunu gösteren konuşmasıdır.
    eğer öyle bir şey yapar ve bizde aval aval bakarsak artık adam/insan değiliz.

  • kadir bey'in bu tartismada verdigi tokat gibi cevap beni benden almistir..

    'bu sayfadaki yazilarin hepsini okudum ve mahmut, sen haksizsin ibne. seni kiniyorum, ve sana laflar hazirladim.'

    edit: aradan 9 yil gecmis hala ilk gunku kadar ilginc geliyor. ayrica zaman ne kadar hizli geciyor bu ne be?
    edit2: buyur 14 yil olmus..
    edit3: allahim 20 yil olmus su hale bak, zaman nasil hizli geciyor napacagiz boyle ya

  • insanların temel ihtiyaçlarına zam üstüne zam gelirken ötv indirimi yapılması etik olmaz. o yüzden akp'nin yapabileceğini düşünüyorum.

  • 1- her zaman dolmuş şoförüne söylenmez.
    dolmuştakilerden kapıya doğru ilerlemek için izin isterken de gerekir.
    türkçeyi yeni yeni öğrenen bir yabancı tanıdığımdan, önünde dikilen adama geliyor:
    - bir geçirir misiniz?

    2- bazen dolmuş şoförünün "migors'ta inecek var mı?" gibi sorular sorması sebebiyle sadece "var" denmesi yeterlidir.
    önde duran adam "migorsta inecek var" demiş.
    ben de "migros'ta inecek var mı?" anladığım için "var" diye olan gücümle bağırdım.
    şöyle bir şey oldu:
    - migros'ta inecek var.
    - vaaaaaaaaaaaaaaarrrrrrrrrrrrrrrrrr

  • çocuğu bırak, ülke uyuyor. video durumu çok güzel özetlemiş aslında.

    biz uyuyoruz onlar alıyorlar.

    uyumayın!

    edit: bazı arkadaşlar tepki göstermiş insanları galeyana getiriyorsun diye.

    ben kimseye sokağa çıkın, ortalığı karıştırın demiyorum arkadaşlar. bu ülke hepimizin, hem kendimiz hem toplumumuz için mücadele ediyor birçoğumuz. böyle zamanlar toplum olarak bağlarımızı güçlendirmek için bize örnek olmalı.

    uyanık olmak, gözlemlemektir. doğruyu yanlışı ayırt edebilmektir.

  • bugün almanya'dan türkiye'ye seyahat eden bir tanıdığım (alman) elinde 2 tane 70'lik yeni rakı ile (12.99 € notuyla) story paylaşmış.

    yani almanya'dan türkiye'ye türk arkadaşlarını görmeye gelen bir alman, türkiye'ye gelirken hediye olarak türkiye'de üretilen, türkiye'nin yerli ve milli içkisi rakı hediye getiriyor. şaka gibi!

    çünkü türkiye'den asgari ücreti neredeyse 4 kat, kişi başı geliri 5 kat olan ülkede rakı fiyatı türkiye'den daha ucuz. rakı fabrikasının yanında yaşayan adam rakıya 3 bin km ötedeki adamdan %70 daha fazla para veriyor, hem de o adamdan kat be kat daha fakirken.

  • fregoli sanrisi farklı insanların kimliklerine bürünerek kendisini taciz eden bir şahsın varlığına inanan bir bireyin bulunduğu durumun adıdır. bu psikolojik rahatsizliktan mustarip olanlar, kendilerinin dışında bir takım insanların gerçek değil de kopyalar olduğu inancını taşırlar. onlara göre, bulundukları çevredeki bir takım insanlar zaman zaman kötü niyetli bazı kişi ya da kişiler tarafindan canlandırılan kopyaları ile değiştirilmektedir. bu tacizciler, yüzlerini değiştirebilirler, başka kimliklere bürünebilirler, karşınıza kimi zaman postacı, kimi zaman hemşire, kimi zaman da kapı komşunuz şeklinde çıkabilirler. gelen gazeteci çocuk mu, yoksa ezeli düşmanını bir başka görüntüsü mü hiçbir zaman emin olamazsınız. iste bu kimlik yanılgısına fregoli sanrısı adı verilir. hastaligin ismini aldigi fregoli ise onemli bir italyan aktorudur. (bkz: leopoldo fregoli)

  • şiir ömer hayyam'indir ancak 3 tane ayri dörtlukten alinti yapilmiştir...
    asillari aynen şöyledir*:

    "seher yeli eser yirtar etegini gülün
    güle baktikca cirpinir yüreği bülbülün
    sen şarap içmene bak, çünkü nice gül yüzler
    kopup dallarindan toprak olmadalar her gün"

    "bu yildizli gökler ne zaman basladi dönmeye
    ne zaman yikilip gidecek bu güzelim kubbe
    aklin yollariyla ölçüp biçemezsin bunu sen
    mantiklarin, kiyaslarin sökmez senin bu işte"

    "bulut gecti, gözyaşlari kaldi cimende
    gül rengi şarap içilmez mi boyle günde?
    bugün bu çimen bizim, yarin kim bilir kim
    gezecek, bizim topragin yeşilligince"