hesabın var mı? giriş yap

  • gereksiz bir gösteridense düz şekilde işi halletmeye bakan adamdır. gelsin garson bana hesap getirsin, şunu yapsın bunu yapsın diye kasılmaya ne gerek var. yere çatal düşünce de ben alırım, yemeğin bitiminde masadaki çer çöpü toplamada garsona yardımcı olurum. bana göre olması gereken davranış da bu. o garson, orda zaten asgari ücrete, belki iki katına falan çalışıyor yani. zaten tüm gün ayakta durmayı, müşterilerle ilgilenmeyi gerektiren yorucu bir meslek, ki karşılığını kesinlikle alamamakta. daha ne kasıyonuz şekilci olacağım diye. koyverin gitsin.

  • geleneksel adnan oktar'a karsi dava kazanma senlikleri cercevesinde 16 nisan 2007 eksi sozluk'e erisimin engellenmesine sebep olan adnan oktar davasini da sahane avukatimizla* bugun itibariyle kazanmis bulunuyoruz. bununla beraber adnan oktar'a karsi iki dava kazanip bir tedbir karari geri cevirmis olduk. sozluk yazarlarinin gosterdigi ozen ve usanmaksizin calisan gammaz, moderasyon ve praetor ekipleri olmadan bu mumkun olmazdi hepimizi tebrik ederim.

  • friend zone'a atılmak istemiyorsanız;

    1) dokunmatik olun.
    eline, koluna, omzuna, bacağına dokunun karşınızdaki kişinin. sapık bir şekilde değil elbette. konuşurken, yürürken vs... rahatsızlık vermeden yani ama kendinizi de belli ederek. sizin kendisine dokunmak istediğinizin farkında olmalı. bu ufak temaslardan rahatsız oluyorsa boşuna vakit kaybetmeyin. ısrarcı da olmayın. uzaklaşın.

    2) gözünüzde büyütmeyin, büyüttüğünüzü hissettirmeyin.
    hani "olsa da olur olmasa da olur" dediğiniz tipler var ya, 2/10'luk, 3/10'luk tipler, onlardan biriymiş gibi davranın. "gideri var" diyorsunuz diye düşünsün kendisi için. ideali zaten öyle düşünüyor olmanız da, çok abartıyorsanız eğer, bunu ona çaktırmayın demek istiyorum. çünkü elde etme, tanışma aşamasındaki "abartı" sonra çok kötü şekillerde patlıyor. zaten de sahte bir abartı o. "tam bana göre" diyerek ne kendinizi kandırın, ne de karşı tarafın bir tarafını kaldırın.

    3) iyi çocuk/iyi kız olmayın.
    derdini dinleyen, halini hatırını soran, üzerine titreyen, her aradığında ulaşabildiği, "canııımm, çok tatlı" diye bahsedilecek kişi olmayın. sizi kaybetmek istemeyeceği kadar "iyi" olursanız, dehşet çekici de gelmediyseniz eğer, arkadaşı olarak kalmanız daha işine gelebilir. çünkü bir partnerlik durumunda işlerin boka sarıp birbirinizden nefret eder hale gelmeniz olası. bunu istemeyeceği kadar "iyi" olmayın. zaten ne gerek var "elin kızına/oğluna" melek rolü yapmanıza? partneriniz olduğunda titrersiniz üzerine, karakterinizde varsa o da.

  • memleketin birinde 3 kere camiye gitmeyenleri idam ediyorlarmış. usulen idam edilmeden önce 3 dileğini yerine getiriyorlarmış. adamın teki 3 kere gitmemiş ve tabi yakalanmış. idam edilmeden önce sormuşlar:
    - ilk dileğin ne ?
    - vezirin karısıyla beraber olmak istiyorum!
    vezir "olmaz" dese de padişah "mecbur" demiş. ve adam vezirin karısıyla beraber olmuş.
    adam ikinci dileği olarak padişahın karısıyla birlikte olmayı seçmiş. bu sefer padişah "hayır" dese de herkes itiraz edince padişah mecbur kalmış.
    - son dileğin ne?
    adam bir vezire, bir padişaha bakmaya başlamış. aradan 5 dakika geçtikten sonra vezir bakmış namus elden gidecek:
    - ben bunu sanki camide gördüm gibi geldi, deyince padişah da:
    -ne gibisi lan! yanımda kılıyordu!