ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
dört sayısının rakamla yazılışı
-
aslında bu şekildedir.
_______*_
______*__
____*____
__*____*_
_********
_______*_
_______*_
_______*_
biramı isterim :)
kadınları çekici yapan detaylar
-
normal bir gülme esnasında, bir saniyeliğine gözlerinin sana takılması.
299 bin 995 tl'ye satılan burberry trençkot
-
300 lira okuyan bir ben miyim diye sorduran reklam.
ssg'nin microsoft'ta sözlükten bahsetmesi
-
gates- hangi dilde bu sözlük?
ssg- türkçeden türkçeye
gates- pek güzel. (adamlar kendi dillerini anlamıyor yahu, yanlış seçim mi yaptık?)
asla aşık olunası bir insan olamayacağını anlamak
-
başlığı görünce beynimin gündemine bomba gibi düşen olay. şu an canlı yayın araçları dönüyor kafamın içinde, sıcak gelişme şeklinde son dakika altyazısı geçiyor gözümün önünden. sirenler çalıyor ciğerimde. havar komşular havar.
cihaz bilal'in telefonunda
-
o cihazı bilal'in telefona koymak kimin fikriyse cesaretinden ötürü tebrik etmek istiyorum.
hayır yani, bilal'in o keskin zekasından kaçması büyük şans bu durumun.
yeni evli erkeğin 8 gün sonra boşanmak istemesi
-
trollükte üstad-ı azam seviyesi. 8. derece trol.
1 kg muzun 18 lira 99 kuruş olması
-
ben küçük bir çoçukken şehrimizde muz esnafı vardı.
evet, yanlış duymadınız, muz esnafı.
bir kişi dükkan kiralar ve orada yalnızca muz satardı. ara sırada bazılarının kivi de sattığı olurdu.
tıpkı manav gibi, ama yalnızca muz satılırdı.
o zamanlar muz, kivi falan şimdinin ejder meyvesi, pitahaya denilen nebatatlarından bile daha pahalıydı...
bu entriyi neden mi yazdım ? öylesine, eski günler aklıma geldi.
kriz zamanlarıydı o zamanlar. her şey pahalıydı. ama yine de mutluyduk.
şimdiye bakıyorum; yine her şey pahalı. hem de ateş pahası. dahası, bugün mutlu da değilim.
ben yeni türkiye'yi hiç sevmedim sözlük. hiç mi hiç sevmedim hem de.