hesabın var mı? giriş yap

  • 1995 yılında çıkan cartel'in cartel adlı şarkısında geçen 25 yaşında 100 binlik araba sözünde bahsedilen 100 bin'in döviz cinsi marktır.

    euro geçişinden sonra mark bir süre euro ile birlikte kullanılmış sonrasında 2002 yılında 1.95 alman markı=1 euro olarak sabitlenmiştir.

    1 euro = 10.24 tl
    1 mark = 10.24 / 1.95 = 5,25
    100.000 mark = 525.000 tl

    sonuç: 26 senedir konu aynı.

  • aktif basketbol yaşantıları sonrası şucu olmuş, bucu olmuş tartışmalarını bir kenara bırakırsak, bir sporsever olarak basketbol izlerken ağzımda maksimum tat bırakmış iki çok iyi oyuncudur.

    yıllar önce parkede yaptıklarını bugün internette izlerken, gençliğimin en güzel spor hatıralarını hala zihnimde canlandıran ve aynı hazzı yaşatan, oyuncu bazında türk basketbolunun açık ara zirvesinde yer alan iki efsanedir.

    cristiano ronaldo - lionel messi'de olduğu gibi, karşılaştırma yapmak yerine ikisinden de ayrı seyir zevki alınmıştır, alınmalıdır.

    ikisinin dünya basketboluna, kendi takım taraftarlarına, özellikle de türk basketbolseverlere yaşattıkları ömür boyu unutulmaz.

  • titanic enkazına turist taşıyan "titan" adlı bir denizaltı'nın kaybolduğu bildiriliyor.

    1.500'den fazla insanın ölümüne neden olan titanic, 15 nisan 1912'de battı. enkazı 1985 yılında keşfedildi.

    turistleri taşıyan şirketin (oceangate expeditions), gezi için konuklardan talep ettiği ücret: 250.000 dolar. gezi, kanada'dan, enkaza 400 deniz mili uzaklıktan başlıyor, ve sekiz gün sürüyormuş.

    kaybolan denizaltıda bir pilot (kaptan), bir "içerik uzmanı" ve üç ücretli yolcu olduğu söyleniyor. titan'ın bir dalış için 96 saatlik hava stoğu varmış. arama kurtarma çalışmaları devam ediyor.
    kaynak: cnn, wikipedia.

    güncellemeler (saatler türkiye saati ile):
    1. 6/19 22:20: kayıp yolculardan biri "hamish harding" isimli milyader bir ingiliz işadamı. havacı, gezgin, ve uzay turisti olarakta tanımlanıyor. 4 haziran 2022'de blue origin adlı araçla uzaya da gitmiş.

    2. 6/20 09:50: taşıyıcı şirketin kurucu ve ceo'su "stockton rush" (pilot) ve kendisine "mr. titanic" diye hitap edilen "paul-henry nargeolet" isimli fransız asıllı kişi de titan'daymış. kaynak: sky news.

    3. 6/20 19:40: gezi kanada'dan gemi ile başlıyor: 4 gün varış, normal dalış ve çıkış (8 saat), ve 4 gün dönüş. titan 6.7 m uzunluğunda, ve 10.432 kg ağırlığındaymış. titanic civarında bir yere "takılmış" olduğu hipotezi üzerinde duruluyor.

    4. 6/20 21:26: bu saate kadar bulunamamış olması kötü haber. bulunmuş olsalar bile, o derinliğe kadar inebilecek başka bir aracın bölgeye intikali en az bir gün daha alacak. dip dondurucu soğuk, kapkaranlık, ve oksijen azalıyor. titan'daki kişiler şunlar: 1. hamish harding, ingiliz işadamı, 2. shahzada dawood (pakistan asıllı yönetici), 3. oğlu suleman (19 yaşında), 4. paul-henri nargeolet (titanic'e 35'ten fazla dalış yapmış), ve 5. stockton rush (oceangate ceo, 1984 princeton mezunu). kaynak bbc.

    5. 6/21 02:58: aramalar devam ediyor. bulunsa bile çıkarılabileceği zaman aralığı daralıyor. bazıları ip, kablo, vesaire yazmışlar, ama dipteki basıncın eşiti şu: yüz katlı saf kurşundan yapılmış bir apartman ağırlığının titan'ın üzerinde olduğunu düşünün. eğer önümüzdeki 30-35 saat içerisinde, su üstüne çıkamaz ve hemen bulunamazlarsa, kurtulma ihtimalleri yok gibi.

    6. 6/21 08:25: dün 30 dakikada bir "vurma" sesi duyulmuş. ne zaman ve ne kadar devam ettiği söylenmiyor. uzman yazar rochallor'ın kablo sistemleri konusundaki detaylı açıklamaları için: (bkz: #153754889)

    7. 6/21 23:15: kritik, son 14-15 saat. arama faliyetleri çok sayıda gemi ve araçla devam ediyor. uzaktan kumandalı insansız dalış araçları da kullanılıyormuş. duyulan seslerin ne anlama geldiği tam çözülememiş ama yeni bazı sesler de duyulmuş. iki eski oceangate çalışanı güvenlik problemini dile getirmişler, ve geçen yıllarda mahkemelik olmuşlar.

    8. 6/22 03:13: son bir umutla, vurma seslerinin geldiği yer, sonar ve diğer cihazlarla taranıyor. titanic'e iniş 3 saat kadar sürüyor. ana gemi ile bağlantı 1 saat 45 dakika sonra kesildi. iki ihtimal var: 1. ihtimal: titan'da daha önceki dalışlardan kalan bir hasar/çatlak sebebiyle titanic'e ulaşmadan içine doğru çökmüş olabilir (implosion). 2. ihtimal ise: daha önce de komünikasyon problemleri olduğu için, titan, titanic'e ulaştı ama bir yere takılı kaldı. her iki ihtimal de makul görünüyor. eğer araç hâlâ sağlamsa, 10-11 saatlik kadar oksijen kaldığı tahmin ediliyor.

    9. 6/22 10:45 kalan oksijenin tükenmesi için tahmini 4 saat kaldı. herhangi bir gelişme yok. kazazede hamish harding haraket etmeden önce hatıra olarak gezi posterini imzalıyor: görsel. diğerlerinden bir kaçının isimleri de okunabiliyor.

    10. 6/22 20:52 sahil güvenlik, titanic yakınlarında bir "enkaz" bulunduğunu açıkladı. durum değerlendirmesi yapıyorlarmış. enkazda titan'ın metal ayakları (landing frame) ve sivri uçlu arka dış kısmının bulunduğu bildiriliyor. içe doğru çökme/patlama (implosion) olduğu teorisi doğru görünüyor. resmi açıklamayı bir kaç saat içinde yapacaklar.

    11. 6/22 22:40 sahil güvenliğin resmi açıklamasına göre: titan'ın enkazı titanic'ten 500 metre kadar uzaklıkta bulundu. beş kişinin öldüğü kabul ediliyor. ölümleri,"implosion" sebebiyle ani olmuş olmalı. aileleri haberdar edilmiş. cesedlerinin bulunduğuna dair bir bilgi yok. kaza uluslararası sularda olduğu için, hangi ülkenin koordine etmesi gerektiğine karar verilmesi gerekiyor.

    12. 6/23 10:00 kanada'ya ait bir gemiden idare edilen uzaktan kumandalı araç (remotely operated vehicle (rov)) bulmuş kalıntıları. doğrudan kaza ile ilgili bir fotoğraf henüz paylaşılmadı. sadece titan'a binerken, su üzerindeyken çekilmiş bir videoları var. twitter'da veya burada dolaşan kaza fotoğraflarının doğru olma ihtimali yok.

    13. 6/27: aracın karbon-fiber komposit yapısı kazaya sebep olarak gösteriliyor. james cameron titan kazasını titanic kazasına benzetiyor: kaptanın ısrarı, güvenlik uyarılarının ihmal edilmesi, vesaire.. kaza kanada ve amerikan makamları tarafından soruşturuluyor. kaza sırasında, christine dawood ve kızı alina da destek gemisindelermiş. covid öncesinde eşi (shahzada dawood) ile geziye katılmayı düşünüyorlarmış. sonrasında oğlu, babalar günü olduğu için, babasıyla gitmek istemiş. pazar günü, geminin yola çıktığı yer: st. john's, kanada'da, dawood'ların cenaze namazlarında tüm beş kazazedelere dua edilmiş.

    14. 7/7: titan'ın büyük bir kısmı ve bazı ceset parçaları çıkarıldı. barack obama, --buradaki bazı yazarlar gibi-- akdeniz'de boğulan göçmenlerin medyada çok daha az yer almasını bir eşitsizlik olarak nitelendirdi. oceangate ticari faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı.

    debe editi: bu noktadan sonra çok önemli bir gelişme olmadığı sürece bu giri güncellenmeyecek.
    teşekkürler...

  • nükleer patlamadan buzdolabının içine girerek korunmak konusu, yıllar önce indiana jones and the kingdom of the crystal skull adlı filmde işlenmiş ve pek çok tartışmaya neden olmuştur.

    aslında, nükleer patlamanın mekanik, termik ve radyoaktif etkilerinden buzdolabının içine saklanarak kurtulmanın mümkün olup olmadığı hususunda dolaylı da olsa fikir verebilecek gerçek bir bilimsel deney mevcuttur. 5 mayıs 1955 tarihinde abd'nin nevada eyaleti'nin güneyinde yer alan bölgede icra edilen operation cue adlı test sırasında, daha önceden inşa edilmiş olan ve abd'nin belde ve banliyölerinde rastlanan çeşitli konut tiplerinin, yapıların, araçların ve sokakların bulunduğu bir yapay kasabada, atom bombasının standart bir yerleşim üzerindeki etkileri incelenmek istenmiştir. burada kullanılan ev tipleri, tuğla bacalı iki katlı ahşap ev, tek katlı tuğla ev, amerikan tipi tek katlı beyaz ahşap siding kaplamalı prefabrik ev olmak üzere çeşitlilik göstermektedir.

    testten sonra nükleer patlamaya karşı güçlendirmenin yapılmadığı tuğla evlerin yıkıldığı, ahşap siding kaplamalı evlerin banyo bölümünün daha az hasar alıp yine genelinin yıkıldığı veya ağır hasar aldığı görülmüştür. bu testte, daha öncekilerden farklı olarak, patlamanın sadece yapılar üzerindeki etkileri incelenmekle kalmamış, evlerin içerisinde, çeşitli şekillerde muhafaza edilen yiyeceklerin ve tüketim nesnelerinin nasıl etkilendiği de araştırılmıştır. bu kapsamda sığınak olarak kullanılan bodrum bölümleri haricinde, mutfak rafları, kiler vb. yerlerde bulunan nesnelerin yanı sıra o dönemde yaygın olan buzdolabı modelleri de kullanılmış, hatta frigidaire marka kurşun kaplı bir buzdolabı test sahasına ilgili firma tarafından bizzat gönderilmiştir.

    söz konusu buzdolabı patlama noktasından 4700 fit (1432 metre) uzaktaki bir prefabrik eve yerleştirilmiş ve içi de dondurulmuş bezelye, balık filetosu, patates kızartması, tavuklu börek, dilimlenmiş çilek ve konsantre portakal suyu ile doldurulmuştur. ayrıca elektrik hattına bağlanmayan dolabın iç ısısı, buz kalıpları da konulmak suretiyle, ortalama 0 fahreneit (-17 derece santigrat) seviyesinde tutulmuştur.

    patlamadan sonra yapılan incelemede, etrafındaki hasara rağmen, yana devrilen buzdolabının beklenenden daha az hasara uğradığı gözlemlenmiştir. patlamanın mekanik etkisini oluşturan şok dalgasının yarattığı basınç, dondurucunun ve kapağının dış kaplamasını yamultmuştur. ayrıca kapının içindeki plastik kaplama da kırılmıştır. ancak, yine de kapının halen açılıp kapatılabilmekte olduğu ve hatta sonrasında buzdolabı fişe takıldığında da çalıştığı görülmüştür. buzdolabının içerisindeki yiyeceklerde ise hiçbir fiziksel hasar bulunamamıştır. ayrıca yapılan dozimetrik kontrollerde hiçbir radyasyon izi de tespit edilememiştir. hatta, bu yiyeceklerin tüketiminde herhangi bir sakınca olmadığı anlaşıldığından, test sahasında görev yapan sivil savunma gönüllüleri bunları sonradan pişirip yemiştir.

    görsel

    görsel

    görsel

    nükleer patlamanın etkilerinden buzdolabına saklanarak korunabilme imkanının olup olmadığı hususu, buzdolabının patlamaya ne kadar uzaklıkta ve nerede bulunduğuna göre değişiklik gösterir. eğer içine saklanılan dolap, ellili yılların kurşun kaplı ağır dolaplarından ise ve içinde bulunduğu binanın oluşturduğu duvarlar maruz kalınan basınç dalgasının etkilerini zayıflatacak kadar güçlüyse, dolabın içine saklanmak en azından termik ve radyoaktif etkilerden bir ölçüde kurtulma şansı yaratabilir. ancak bu dolap başka bir siperlik tarafından desteklenmiyor ve basınç dalgasının etkilerine doğrudan maruz kalıyorsa içindekilerin zarar görmeden kurtulması durumu imkansıza yakındır.

    indiana jones filminin ilgili sahnesi

    test bölgesindeki kasabadan görüntüler

    1955 operation cue

  • asla bir battaniye içine michelin maskotu koyan baba değildir.

    efenim bilen bilir,eskiden kamyonların üzerinde süs niyetine michelin maskotları takarlardı.
    amcamın kamyonundaki süs bi şekilde bizim eve geliyor.

    derdimi tam anlatamasam da şöyle bir şey ;
    http://2.bp.blogspot.com/…elin-lastik-adam-foto.png

    ben bebekken bana göz kulak olan babam,o sırada merdiveni süpüren anneme bi şakar yapar.
    sarılı olduğum battaniyenin içinden beni çıkararak michelin maskotunu güzelce yerleştirir.merdivene çıkarak "-ulan bu çocuk ne çok ağlıyo bee !" deyip maskotlu battaniyeyi merdivene doğru fırlatır.annem de ne yapsın çığlık,feryat figan...

    bu ne ki amk...

  • yer: odtu dolmusu-ankara

    minibus soforu : parasini veremeyen uzerini alamayan?
    sanssiz bir hanimefendi (yanindaki solmus amcayi gostererek): sofor bey bu adam parasini vermedi
    ms : o adam benim babam hanfendi
    sbh : ... gak
    yolcular (hep birlikte): ha-ha-ha *

  • obamaya rahatlıkla o kadar yaklaşıyorlar da mesele o değil. amerikada hiçkimse obamaya hırsız diyemez. hırsız değil de ondan diyemez.