hesabın var mı? giriş yap

  • açılın, branşı italyan mutfağı olan eğitimli, 15 yıllık şef geldi makarna konusunda kendi püf noktalarını söylemeye.

    1- makarna sosunda kullanılan yağ, mutlak suretle zeytinyağı olmalıdır.
    2- kişisel önerim, kuru chilli biber, sarımsak ve maydonoz üçlemesini zeytinyağına ilave ederek harika bir natürel makarna elde edebilirsiniz.
    3- makarna yapacaksanız, çeşitlensin de istiyorsanız aynı zamanda; ana soslar ve türeyenleri konusunda mutlaka bilgi sahibi olun.
    4- makarnada sosun rengine takılmayın,damak tadınıza hangi şarap uygunsa sosu hazırlarken makarnaya çektirmeniz lezzet patlaması yaratacaktır. aynı şarabı, makarnayı yerken de tüketebilirsiniz.
    5- makarna mutlaka al'dente (italyanca dişe dokunur sertlikte) haşlanmalı. lakin haşlarken al'dente'den bir tık geride yani daha sert almanızı tavsiye ederim, siz kalan işlemleri ayarlayana dek kendi iç sıcaklığı ile pişmeye devam edecektir çünkü.
    6- haşlama suyunu kesinlikle dökmeyin, sosunu hazırlarken kullanın. makarnanın tüm lezzeti o suyun içindedir.
    7-haşlarken kesinlikle yağ eklemeyin, suya tuz eklemeniz lezzeti artırır lakin yağ sakın ha. kaynamaya başlayan suya tuz ekleyin, hazır kaynamaya koyulan suya tuz eklemeniz suyun kaynama süresini uzatacaktır. iyi karıştırmayı tercih edin yapışmasın diye. yağ eklenen makarna sosunu üzerinde tutmaz ve sosun içerdiği yağı da kusmasına sebebiyet verir.
    8- makarna kesinlikle yıkanmaz, yine aynı sebep tadı inanılmaz zayıflar ve sos tutmamasına sebep olur. bırakın sudan çıktıktan sonra üzerindeki nişastamsı dokusu kalsın.
    9- sebzeli makarna sevenler kök sebzeleri kullanarak orta sertlikte soya sosu ile sebzelerin aromasını bir tık öne çıkarabilirler.
    10- etli makarna sevenler etleri makarnadan bir gün önce makarnaya uygun boyutta doğrayıp, veya bütün pişecekse de marinasyona alarak etin makarna içindeki tadını öne çıkarabilirler.
    11- makarnasında parmesan sevenler size bir kötü haberim var. türkiye'de ithal olarak getiren büyük firmalar dışında kolay kolay "gerçek" parmesan bulamazsınız. yediklerinizin %95'i parmesanın italyan kültüründeki kardeşi olan ve bazı farklılıkları bulunan (bkz: grana padano) peynirdir. ortalama 3 yıl olgunlaşma sürecinden geçerek dağıtıma çıkar. kişisel tavsiyem, latteria grana padano kullanmanız olacaktır. hem fiyat performans ürünü, hem de gerçek bizon sütünden yapılan parmesana yakın damakta bir tat bırakıyor. makarnanın sosunu bağlamakta ve topping dekoru olarak kullanmakta muazzam oluyor.
    12- ev tipi anam babam usulü denilen makarna sevenler, mutlaka salçanın içine kavururken bir miktar toz şeker ilave edin. şeker diğer tüm tatların patlamasını sağlar.
    13- tuz karabiber çok kullanmamaya dikkat edin soslarda. sosları ana malzemelerinin tatlarına güvenerek yapın. makarnayı yerken, öğütülmüş veya değirmende anlık çekeceğiniz deniz tuzu ve tane karabiber kullanın. sosun içine koyulan tuz ve karabiber ile yerken eklediğiniz tuz ve karabiber bambaşka oluyor farkı gerçekten hissediyorsunuz.
    14- deniz mahsulü içeren makarna sevenleri unuttum. kişisel deniz mahsulleri makarna miksim kum midyesi, karides, kalamar, ahtapot, iç midye ve levrekten oluşuyor. bunlara ahtapot mürekkebi ve kremadan oluşan bir sos yapıp, renklendirmek için kırmızı sebzeler ve yeşil tonlar için de taze otlar kullanarak olayı kendi açımdan arşa çıkarıyorum.

    ayrıca son olarak, yıllardır makarna yaparım soslarda kullandığım villa doluca beyaz şarap ucuz ve makarnaya o kadar yakışan bir şarap ki (sos yapmak için) bunu da özel tavsiye olarak eklemeden bitirmek istemedim.

    tüm makarna severleri gözlerinden öperim. diğer püf ve sorularınız için yeşilim açık arkadaşlar. afiyetler olsun.

    edit: imla hatası.

    edit2: yüzlerce mesaj aldım, hepinize güzel cümleleriniz için teşekkür ederim. farklı tatları makarnada kombinlemeyi çok sevdiğimden genelde alışılagelmişin dışında, mutfak kültüründe sign plate dediğimiz kişiye özel tariflerim var. hayatı makarna/peynir/şarap tüketerek bir de kaliteli müzik dinleyerek yaşayan tüm güzel insanlara bilgi, birikimim ve tariflerim açıktır.

  • astrafobi, gök gürültüsü ve şimşek korkusudur. her yaştan insanı etkileyebilir, ancak çocuklarda yetişkinlere göre daha yaygın olabilir. hayvanlarda da görülür. bu korkuya sahip birçok çocuk nihayetinde onu aşar, ancak küçük bir bölümü yetişkinlikte de fobi yaşamaya devam eder.

    fırtınaya veya aşırı hava koşullarına hazırlanmak makul düzeyde endişe veya korku yaratabilir. ancak astrafobisi olan kişilerde, fırtınalar zayıflatıcı olabilecek aşırı bir reaksiyona neden olur. bu fobiye sahip olan insanlar için, bu duygular yıpratıcı olabilir.

    astrafobi, tedavi edilebilir bir anksiyete bozukluğudur. diğer birçok fobi gibi, amerikan psikiyatri birliği tarafından belirli bir psikiyatrik tanı olarak kabul edilmez.

    semptomlar nelerdir?

    yaklaşan bir fırtına haberi, kişiyi, dışarda yapacağı planları değiştirmek zorunda bırakır ya da kişi gök gürültülü bir fırtınaya aniden yakalanırsa kendine barınak arayabilir. yıldırım ihtimaline karşı uzun ağaçlardan uzaklaşabilir. yıldırım düşme ihtimali zayıf olsa da, bu eylemler potansiyel olarak tehlikeli bir duruma uygun hareketlerdir.

    fakat astrafobisi olan bir kişi, görünüşte uygun olan yukarıdaki eylemlerin ötesine geçen bir reaksiyona sahip olacaktır. bir fırtına öncesi ve sırasında kendilerinde panik duyguları oluşacaktır. bu duygular tam gelişmiş bir panik atak haline gelebilir ve aşağıdaki belirtileri içerebilir:

    -tüm vücudu sallama,
    -göğüs ağrısı,
    -uyuşma,
    -mide bulantısı,
    -kalp çarpıntısı,
    -nefes darlığı.

    astrafobinin diğer belirtileri arasında şunlar olabilir:

    -avuçların terlemesi,
    -fırtınayı ve gökyüzünü izlemek için takıntılı arzu,
    -dolap, banyo veya yatağı kullanarak gök gürültüsünden saklanma ihtiyacı,
    -korunmak için başkalarına sarılmak,
    -özellikle çocuklarda kontrol edilemeyen ağlama.

    bu belirtiler hava durumu programı, şimşek veya gök gürültüsü gibi uyarıcılarla tetiklenebilir.

    astrafobi için risk faktörleri nelerdir?

    bazı insanlar bu fobi için yüksek risk altında olabilir. sadece çocuk olmak da bir risk faktörü olabilir. fırtınalar, çocuklar için özellikle korkutucu olabilir, ancak çoğu ilerleyen yaşlarda bu duygulardan kurtulacaktır. işitsel bozukluk, otizm ve duyusal işlem bozukluğu olan bazı çocuklar, fırtına sırasında duygularını kontrol etmek için daha zor zamanlar geçirebilirler.

    anksiyete bozukluklarının bazen genetik bir bağı vardır. ailede anksiyete, depresyon veya fobi öyküsü olan bireyler astrafobi için daha büyük risk altında olabilir.

    havaya bağlı travma yaşamak da bir risk faktörü olabilir. örneğin, şiddetli havanın neden olduğu travmatik veya olumsuz bir deneyimi olan biri fırtınalara fobi kazanabilir.

    astrafobi nasıl teşhis edilir?

    fobiniz altı aydan uzun sürerse veya günlük yaşamı etkilerse, bir doktordan veya terapistten yardım almak size yardımcı olabilir. doktorunuz, fırtınalara karşı tepkilerinizi ve duygularınızı sözlü olarak açıklayan bir tanı ve semptomlar için varsa tıbbi bir temeli ayırt etmek için sizi muayene edecektir.

    astrafobi için özel bir tanısal laboratuvar testi yoktur. amerikan psikiyatri birliği'nin ruhsal bozuklukların tanısal ve istatistiksel el kitabı'nın yeni baskısı, tanı koymaya yardımcı olmak için belirli fobilerin kriterlerini belirlemiştir.

    spesifik fobiler, irrasyonel korku ile gösterilen bir anksiyete bozukluğudur. doktorunuz sahip olduğunuz şeyin bir fobi olup olmadığını belirlemek için semptomlarınızı kriterler listesiyle karşılaştıracak ve teşhisinizi yapacaktır.

    astrafobi nasıl tedavi edilir?

    fobileriniz için etkili olabilecek çeşitli tedaviler vardır:

    1- bilişsel davranışçı terapi(cbt):

    cbt bir çeşit psikoterapidir(konuşma terapisi). kısa vadeli bir yaklaşım. bir terapistle veya grup ortamında bire bir yapılabilir. cbt, belirli bir konu üzerinde derinlemesine odaklanmaktadır ve hedefe yöneliktir. olumsuz ya da hatalı düşünme modellerini değiştirmek ve onları daha rasyonel düşünme biçimleriyle değiştirmek için tasarlanmıştır.

    2- maruz kalma tedavisi:

    maruz kalma terapisi bir tür cbt tedavisidir. fobisi olan kişilere, zaman içinde onları korkutan şeye yavaş yavaş maruz kalarak korkularıyla yüzleşmeleri için fırsatlar sağlar. örneğin, izlenirken veya kontrollü bir ortamda fırtına veya şimşek ile ilgili uyarıcılarla karşılaşmanız istenir.

    3- diyalektik davranışçı terapi(dbt):

    bu problem çözme yaklaşımı, cbt'yi meditasyon ve diğer stres azaltıcı tekniklerle birleştirir. anksiyeteyi azaltırken insanların duygularını işlemelerine ve düzenlemelerine yardımcı olmak için tasarlanmıştır.

    4- kabul ve bağlılık terapisi(act):

    act; farkındalığı, baş etme becerilerini ve benlik ve durumların kabulünü arttırmaya çalışır.

    5- anksiyete ilaçları:

    doktorunuz tedaviye ek olarak anksiyete ilaçları da önerebilir. bu ilaçlar fırtınalardan önce veya fırtına sırasında hissettiğiniz stresi azaltmaya yardımcı olabilir. ilaç, fobi için bir tedavi değildir.

    6- stres yönetimi teknikleri:

    meditasyon gibi stres yönetimi teknikleri, fobiyle ilgili kaygıyı gidermede veya azaltmada etkili olabilir. bu teknikler fobinizi uzun vadede yönetmenize yardımcı olacaktır.

  • demokrasi istiyoruz yazan bir pankart yapıp ilinizin meydanına çıkın. pankart 100 tl tutar.

    en az 1 ay gözaltında tutulursunuz.
    yemek verirler heralde.

    10 kişi yapsanız da 2 kişi alıyolar gözaltına. yada 2 güne salıyolar diğerlerini.
    2 kişi yaparsanız ikiniz için garanti.

  • akp'nin 20 senedir yapamadigina ismet inonu'yu ortak etme cabasi ancak senin aklina gelirdi zaten. tatli su kurnazi seni.

    koysana oraya 1999'dan bir fotograf gotun yiyorsa, ya da 1509 depremi var onu koy bir bok yapilmamis bunca yuzyil de.

  • ilginç bir insan. yeri geliyor dünyayı kurtarıyor, yeri geliyor kendini kurtarıyor. zaten şu hayatta bana sorarsanız kendisini kurtarabilmiş bir tek insan var, o da cüneyt arkın. filmlerine dikkat edin mesela, babasını kurtarıyor ama kendi, çünkü babasını da kendi oynuyor, dedesini kurtarıyor ama kendi, çünkü dedesini de kendi oynuyor.

  • iki vasat insanın konuşmalarını okudum. biri zavallı düşük zekalı bir mahalle kızı, diğeri de ''sen güzel misin peki, kalbin güzel mi'' hahaaa diye sığırca sorular soran orta doğulu gereksiz bir tip.

    bence birbirinizi bulmuşsunuz bir deneyin derim.