hesabın var mı? giriş yap

  • insanlar, konuşmalar gerçekten harika bir ortam, yavaş yavaş içeride de bir kültür oturmaya başladı. odalara katılımların ve rotasyonun hızlı olması nedeniyle bazı dinamikler oluşuyor muhtemelen yakında genel geçer tanımlar da gelecektir.

    kısaca içeriden bahsedeyim:
    odada en az bir moderatör bulunuyor bu kişi odada kimlerin konusacağını belirleyen kişi, moderatör sesli olarak iletişime geçiyor, kullanıcılar 3 sınıfa ayrılmış, konuşanlar, konuşanların takip ettikleri ve diğerleri şeklinde. genellikle odalarda katılımı ve sürekliliği artırmak için insanlar konuşmaya davet ediliyor. uygulama penceresinin alt tarafındaki el simgesine tıklayarak konuşmak istediğinizi moderatöre söyleyebiliyorsunuz. dediğim gibi odalarda rotasyon oldukça seri bu yüzden moderatörler genellikle 10 dakikada bir kanaldakilere neler konuştuğuna dair kısa bir özet geçiyorlar. buna bu zamana kadar resetlemek dendiğini duydum belki ileride başka bir tanım gelir.

    takip ettiğiniz bir kişi yayın yapmaya başladığında size bir bildirim geliyor. ayrıca siz bir oda kurduğunuzda dışarıdan birisini davet edebiliyorsunuz burada sistem güzel düşünülmüş. çağırmak istediğiniz kişiye ping atıyorsunuz ilgili kişi gelmek istiyorsa kanala dahil oluyor.

    kısaca uygulamadaki amaç kaliteli bir muhabbet ve diğer insanlar tarafından dinlenebilir bir yayın sunmak. tabi konuşmak isteyen insanları da davet ettiğiniz için bu baltalanabiliyor, yeni bir ortam ve tanımadığınız insanlar olduğu için söz kesmek oldukça zor ve insanlar kendinlerini kaptırabiliyorlar. bence ufak bir geri sayım sayacı harika olurdu.

    içerisi genellikle co-founderlar, yatırımcılar ve yazılımcılarla dolu bunları bio'larda sık sık göreceksiniz. hatta bugün işin makarasına vuran birinin biosunda herhangi bi yerin co-founder'ı değilim yazdığını gördüm *

    ps: elimdeki son daveti 250'den salarım :)

  • ayşe arman: "bu hükümetin en beğendiğiniz yönü nedir?"

    aydin boysan: "bir gün gidecek olması!!!"

  • 6 yildir abd'deyim ve 1 (yaziyla bir) kere tatil yapayim dedim, onda da geldi beni buldu bu kasirga. hatun 2 ay calisti para biriktirdi ucak bileti aldi kalkti dunyanin obur ucundan geldi, 2 ay onceden plan program yaptik florida'ya gideriz soyle bir key west'e kadar inip cikariz seklinde; hepsi patladi bu kasirga yuzunden. erken toparlandik donduk kuzeye, ama oraya da gelecek simdiki modellere gore. tam bir bela.

    dolayisiyla olayin icinden bir seyler yazmaya geldim simdi.

    tampa'da yasayan bir arkadasimda kaliyorduk, adam daha ilk gunden colugu cocugu toplayip kacma planlari yapmaya basladi. daha 4 gun once tampa'daki costco'larin gaz istasyonlarinda 45 dk bekledik benzin icin, millet hunharca benzin aliyordu. temel ihtiyac stoklari yine ayni sekilde. arkadas ve ailesi yola dun ciktilar, ki hakliymis bugun oglen tampa'da bazi bolgeler icin zorunlu bo$altma emri ciktigina yonelik haber gordum.

    kasirganin florida'dan kuzeye donebilecegine yonelik bilgisayar simulasyonlarinin haberleri ilk ciktiginda durumun ciddiyetinin farkina varamadim; fakat bu sabah st. augustine'deki manzarayi gorunce $ok oldum. kasirganin st. augustine'e cumartesi gunu varmasi bekleniyor yanlis hatirlamiyorsam. cuma sabahtan her yeri kapatmislar. butun muzeler pilini pirtini toplamis, gidip gorulecek hicbir sey kalmamis, camlarda tahtalar, sokaklar bombos, parkmetreler kapatilmis, terkedilmis sehir gibiydi. turlar devam ediyordu ama 3-4 kisi gorduk sadece, onlar da buyuk ihtimal gecerken duranlardir.

    florida otobanlarinda sunpass ile gecilen yollarda 3 gun once vali hepsini devre disi biraktirtmisti. keza georgia'da da peach pass express yollar tum araclara acilmis vaziyette su an. georgia'ya girerken durdugumuz bir mcdonalds'ta neredeyse butun arabalar florida plakaliydi. normalde bombos olan otobanda 5 saatlik mesafeden 10 saatte geldik. yolda kalanlar, kaza yapanlar.. cok zor durumlar insanlar icin bunlar.

    ote yandan biz kuzeye cikarken guney yolunda onlarca elektrik ariza onarim kamyonu gorduk. abartmiyorum onlarca derken. sira halinde dizilmis gidiyorlardi. dehset bir hazirlik soz konusu. bu kasirgada ciddi sayilarda olum vakasi olmazsa hep bu hazirliklar sayesinde olacak. noaa ve benzeri kurumlardaki bilim insani ve arastirmaci kisilerin cabalari sayesinde belki de yuzlerce insanin hayatini alabilecek bu kasirga saniyorum ki gorece az kayiplarla atilacaktir. adamlara ayrilan ku$ kadar butcelerle bunlari yapabiliyorlar, helal olsun. yani cok felaket ve olum haberi gelmezse kucumsemeyin, hazirlik buyuk ve insanlar can hira$ kaciyorlar.

  • günde 3 paket kırmızı uzun marlboro (yooo tırcı değil babam) içen babamla hayatında tek dal sigara içmemiş sporcu kişilik kardeşimin arasında geçen konuşmanın öznesi olmuş sigara.

    - baba elektronik sigara alayım sana ondan iç bari.
    - zararlıymış kanser yapıyomuş onlar!
    - %+&/()()?? nasıl ya?
    - sanane ulan. canım elektrik içmek istese gider trafo yalarım. sanane.

    hangi cevabına gülsem bilemedim. aahhahaajhfa.

  • tadım kaşığı diye bir şey yok. aşçıların minimum %80'i yemeğin, tatlının tadına bakmak için kullandığı kaşığı, kepçeyi (evet kepçeyi) tekrar ürünün içine sokuyor.
    zaten masterchef 'te de görüyorsunuz; milyonların önünde dahi bunu yapan var.

  • garip şekilde hoşlandığım yorgandır. ağır olsun, sıcak olsun hatta bir de kundak olayım oh mis.

  • mülk sahiplerinin açgözlülüğü ve kentsel dönüşüm rantı gibi hadiselerin ilk sıralarda yer aldığı sebeplerdir.

  • uzucu bir hadisedir.... hele ki ben bilmem esim bilir adli programda topuklu ayakkabi giyen kocasinin pesinden kosarken gorurseniz aci verir ,ama uzulmeyin bir sonraki yarismada 30 adet biber yerken cektigi aci sizin acinizi hafifletebilir ....