• gerçekleşeceği düşünülmeyen,beklenmedik,umulmadık,olağan dışı olgular.
  • (bkz: zuhurat baba)
  • osm. beklenmedik masrafları karşılamak için ayrılmış bir bütçe kalemi. zuhurat tertibi.
  • “güneşin gölgede kalışı gibi
    uykunu düşlere dalışı gibi
    kalbimin nabzımda atışı gibi
    bir yolun bir yere varışı gibi

    vazgeçip uzaktan senin yanında
    kendime cevapsız soru sormuşum
    kaybolup giderken fırtınalarda
    gönlümce bir ıssız ada bulmuşum

    farketmeden senin olmuşum”

    özünde ben hep senindim, artık bunu bilir olmuşum.
  • "kendimizi ne kadar yorarsak yoralım, sonunda zuhurata tabi oluyoruz.
    evet, olacak olan oluyor! sonunda değil, her zaman öyle oluyor.

    yorulduğumuz yanımıza kalıyor bizim de."

    -hüseyin su, takvim yırtıkları ı, s. 271-

    yorulduğumuz yanımıza mı kalıyor hakikaten? yorulmasaydık zuhuratın şekli, yönü farklı olmaz mıydı ?
    olacak olan yine olacak mıydı ? yoksa yorgunluğumuz zuhuratın sebebi miydi ? zuhurat yorgunluğumuzun sonucu muydu ?
  • hiç düşünülmediği, beklenmediği halde ortaya çıkan olgular, hesapta olmayan, olağandışı olarak gerçekleşen şeyler.
  • din tüccarlarının mürit badeleme yöntemine, ayetten ve hadisten kılıf bulamadığı zaman sığındıkları durum.

    bir zuhurat hasıl olur, geçmişlerden keşfi açık hz. ebu bilmemne (r.a)'nın teki bunu görmüş ve nakletmiştir. böylelikle bu zuhurat ayetten de kıymetli olur. bu zuhurata sığınarak şeyhin seni emmeli gömmeli badeleme salahiyetine erişir.

    keşifle* zuhurat kardeştir. zuhurat gören keşif sahibi hazret artık tuvalet taşını allah'la mı konuşturur,* peygambere falan el mi öptürür, meleğe kendini miraca mı çıkartırır; tamamen o kişinin egosunun durumuna göre değişir.
  • uykuda değilken vizyon görmek. bildiğin kanlı canlı dünya alemi içinde aklına bir düşünce, görüntülü bir ekran düşmesi. başıma geldi ordan biliyorum.
hesabın var mı? giriş yap