*

  • 1980'lerde yayınlanan haftalık haber dergisi. yayın hayatının bir bölümü nokta'nın en iyi olduğu zamanlarla da çakışmıştır. iletişim yayınları tarafından yayınlanır, genel yönetmenliğini murat belge yürütür, yayın yönetmenliğini tuğrul eryılmaz yapardı. haftalık olmadan evvel 1980'lerin hemen başlarında 15 günde bir yayınlanırdı. bu versiyon, haberden çok güncel tartışma ve teorik meselelerle uğraşırdı. haftalık yeni gündem ise nokta ile rekabet edecek derecede başarılı bir habercilik örneği göstermiş, kimi konularda (bilhassa o dönemlerde tabu sayılan kürt sorununda) daha cesur bir tutum almıştır. arkasında maalesef güçlü bir finans desteği olmayan dergi 80'lerin sonlarında yayın hayatına veda etti. zaten haftalık "gerçek" haber dergisi formatının da sonuna gelinmişti neredeyse.. son sayısı politik asparagas haberlere dolu, pek eğlenceli bir sayı idi. yayıncılık hayatımızda müstesna bir yeri vardır.
  • günlük gazete.
    toplatmalar ve davalar nedeniyle gündem, özgür gündem, yedinci gündem diye adlar alan grubun gazetesi.
  • eskişehir'de bir kitapçıda 3 cilt altında toplanmış onlarca sayısını üç kuruşa aldığım dergidir. açar açar bıkmadan okurum. hem bilgi, hem nostalji adına hem de 12 eylül sürerken atılmış cesur gazetecilik adımları adına. haftalık televizyon programı ve film tanıtımları da vardır ki insan zamanda yolculuğa çıkıyor. murat belge'nin kimi yorumları bugün bile güncel.
  • 1980-1986 arasi, sanirim birikim dergisinin yeniden cikisina izin verilene dek yayimlanmis, sol-aktuealite dergisi. murat belge, aydin koymen, idirs kucukomer, ahmet insel gibi birikim dergisi yazarlarinin guncel politik degerlendirmeler yaptigi bir dergiydi. tanil bora ise basyazilari yazmasa da gazetecilik ve yazarlik vasiflarinii bu dergide profesyonellestirmistir. demokrasi sorunsalini sivil toplumcu bir perspektiften okuyarak turkiye'de sol-liberalizmin teorik anlamda tohumlarini atmasi acisindan turkiye solunun tarihi icin onem tasiyan bir yayindi.. ayni teorik cizgi birikim dergisinde daha soyut tartismalar etrafinda surdurulmustur.
  • tesadufen eski sayilarindan birine rastlandiginda insani o eski gunlere, eski mevzulara goturen dergi. '86 aralik sayilarindan birinde çernobil faciasindan sonra yasanan kanser sorunu, fenerli selcuk'un blau weiss klubundeki maceralari konu edilmis. gunluk hayatimizda ise goruluyor ki televizyon halen trt 1 ve trt 2 olmak uzere iki kanaldan olusuyor ve uykudan once programi devam ediyormus. derginin editoryal ekibinde ise o zamanlar genc gazeteciler olan can kozanoglu, tanil bora, mehmet senol gibi isimler bulunuyor. tahmin edilebilecegi gibi selcuk yula 'nin blau weiss macelarini kaleme alan isim, can kozanoglu.
  • derginin aralarında önemli ve belirgin farklar bulunan iki dönemi vardır: birinci dönem, 1 mayıs 1984-9 mart 1986 tarihleri arası onbeş günde bir çıkmış toplam 41 nüshalıktı. ikinci dönem ise, 10 mart 1986-9 ocak 1988 arası haftalık yayınlanan toplam 96 nüsha.

    birinci dönemde, daha çok yorum ve tartışma dergisiydi yeni gündem. formatı bugünkü mizah dergileri gibi tabloit. idris küçükömer'in meşhur "liberal değil sivil toplum" tarzı yazıları vardı. ancak fazla yazmamıştır dergide. bu dönem, basmakalıp şekilde sol'un içine enjekte edilen liberalizm ve sivil toplumculuk illeti diyerek nitelendirilir ancak pek de geçerli değildir. öncelikle bu "illet", aslında seksenlerden çok önce birtakım sosyal demokrat müdaheleler ile gerçekleşiyordu, bu bir. aydınlar dilekçesi'nden ayrı olarak okunamaz(dı). dilekçenin tartışıldığı en ateşli zamanlarda yayınlanmaya başlamıştı ve bi süre için birinci gündemi buydu derginin. yamulmuyorsam birtakım imzacı aydınların "savunmaları" da ilk kez burada yer almıştı. yani, "demokratikleşme" dışında belirgin bi acendası yoktu derginin.. karikatürlerini çok severim: tan oral, latif demirci, hasan kaçan vesaire.. o kadar yazı yetmemiş olacak ki, bazen vermiş olduğu özel ekler de var. bi de söylemezsem arkamdan ağlar: bu dönemdeki kağıt kalitesi çok çok çok düşüktü. zamanın şartlarına kıyaslarsak bile! sanırım arşivimizde senelerdir gözümüz gibi bakmamıza rağmen orasından burasından yırtılmayan, kopmayan, solmayan vs. nüsha sayısı iki hadi bilemedin üçtür.

    ikinci dönemde, daha fazla haber ve araştırma dergisi oldu yeni gündem. formatı dönemdaşı nokta seviyesine indi. zaten o sıralarda çalkalanan nokta'da ekibin bi kısmını kadrosuna kattı. birinci dönemde, kardeş dergileri olan aylık yayınlanan mete tunçay'ın tarih ve toplum, tanıl bora'nın gençlik ve toplum ve vecdi sayar'ın videosinema dergileri vardı; tarih ve toplum haricinde diğer dergiler kapandı ve enerji buraya akmış oldu. ikinci dönem, gerçekten sarsıcı haberlere el atmış. özellikle eşcinsellik ve kürt sorunu üzerine nüshalarını döne döne okurum. araştırma dosyaları gerçekten takdire şayan. kürt sorunu bahsinde hep 2000'e doğru'nun ismi geçer ama yolu açan bu dergiydi. özellikle demokratikleşme arzusu burada açık seçik 12 eylül karşıtlığına dönüşmüş, muhalif olagelmiştir. oklarını batırmasın diye yazayım: yayınevinin meşhur "kirpi"si sayfaların çeşitli yerlerinde karşımıza çıktı ilk.

    1984 senesinde öfkeli domuz gravürleriyle süslü "orwell'i unutturmayanlar" çağrısı ile başlayan yolculuk, kafasını ahşap zemine gömmüş devekuşu ile "1988'de güleryüzlü olmanın anahtarı"nı vererek bitmiş oldu.
hesabın var mı? giriş yap