yarayla oynamak
-
çok büyük olmayan, özellikle dizde veya dirsekte olagelmiş bir yara warsa kaçınılmazdır... ister istemez kaşınır, "irdele beni, kavlat, kanat" diye yalvarır... ve artık yara kavlatmak aşamasına geçmek kaçınılmazdır...
-
fazla oynamamak gerekir...kanayabilir.
-
-
insanın vazgeçemediği eylem. ne kadar çok oynarsa o yaranın o kadar geç iyileşeceğini bilir. yine de alıkoyamaz kendini.
(bkz: yara kabugu soymak)
(bkz: kapanmayan yara)
(bkz: kanayan yara)
(bkz: ruh yarasi) -
kendini affedememektir.
sonucunda; geçmişi geçmişte bırakamak; bugünü yaşayamayıp geleceğe yüzünü dönememektir.
zira bazı yaralar; çok derindende ve görünmezler. ama siz elinizi bir türlü çekmez, iyileşmesine izin vermez, kanatır da kanatırsınız. -
bazen yaranın sizinle oynamasına izin vermemektir.
görmezden gelerek onu üzerinizde etkili, güçlü kılmamaktır.
farkında olmak ve korkmamaktır. -
kanatmaya çalışmanın kendini kandırmacasıdır da nedir sorarım ?
-
-
(bkz: bile bile lades)
-
mazoşistçe yapılan bir unutmayı reddetme eylemidir. oynandıkça daha da derinleşen yaranın izi kalacaktır çünkü. eninde sonunda geçecektir ama ne kadar derin kalırsa izi size o kadar çok yoğun hatırlatacaktır o dönemi veya kişileri. ve o dönemden de sağsalim çıktığınızı. gurur duyulası yaraların üzerinde oynamak çoğu zaman iyidir. o yaranın derinliğinden öğrenilecek çok şey vardır.
bazı yaralar vardır ki onlarla kesinlikle oynamamak gerekir.
(bkz: bırak gitsin)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap