*

  • kuru duvarlar icin

    ikisi bir arada yaglandirici ve vitamin protein destekli
    boylarimiz da var
  • tuval üzerinde çalışmak zor olsada daha ucuza malolabiliyo,heleki evin boyasından arta kalanlarla yapıp tabloları beleşe getirmek dahada iyi..tek sorun çok geç kuruması
  • ikinci sorun da cok kotu kokması olsa gerek kı bu hobıye sahıp kısıyle aynı evı paylashmak dayanılmazdır
  • yagli boya kari$tirmak icin terbentin ya da tiner kullanirsaniz boyanin uzun planda curumesi icin icine garip bir kimyasal kari$tirmi$ olursunuz, ha$ha$ yagi , badem yagi tabir edilen ba$ka malzemelerle boya inceltilmelidir.
  • fircadan boyayi temizlemek icin tiner (iyi kalite) kullanilmalidir.
  • el kadar bir desen boyamak için bile ayin gibi hazırlık gerektiren, terebentin yerine geçen turpenoid ama daha çok haşhaş yağı olarak çevrilip çevrilmediğinden emin olamadığın linseed oil'in herhangi bir çeşidi (ama çabuk kurusun istiyorsak pressed olanı, bleached olmayanı) kullanarak karıştırılan, bir kat sürülüp, kırk saat beklenen, artık kullanılan değişik kimyasallar sayesinde ciğerlerimizi değilse de sinirlerimizi kesinlikle bozan bir çeşit boya, sanat medyumu, karın ağrısı.

    ne üzerine boyuyor olursanız olun (hayır tabii ki illa tuval gerekmiyor) önceden tabana gesso sürersek ilerleyen yıllarda sararmasını engelliyor, eserimizi koruyabiliyoruz. ben bu açıdan bakınca sürdüğüm gesso parasına acıyorum.

    ayrıca not edilmeli ki yağlı boya su bazlı boyaları kapatamaz, yani altına bir kat akrilik sürseniz, üstüne boya ile cila atsanız böyle saçma sapan efektler elde edebilirsiniz, hem akrilik efendi gibi kurur 15 dakikada.
  • ilkokulun caylak sulu ve pastel*doneminden cıkıldıktan sonra hep orada olmasına ragmen ilginc bir sekilde kesfedilen resim yapmanın zevkini insana sonsuz yasatan yasamsal faaliyetlerin devamı icin olmazsa olmaz-olamaz olan kisilikli boya turevi..
  • kurumasini hizlandirmak icin bir takim maddeler kullanmazsaniz sinir kirizi gecirtebilen boya,sabirsiz insanlarin yaklasmamasi gereken sey.ust uste surdukce balcik kivamina gelip resmi yutabilir ayrica.en iyi ozelligi,bez ve tiner esliginde begenilmeyen kisimlarin silinebilmesidir.daginik ve pasakli bir sanatciysaniz,resmin icine etmeniz muhtemeldir bu islemi gerceklestirirken.kisaca yagli boya omur tuketir,emek ister,zaman ve sabir ister.balangic icin ozel hazilanmis karton tuvalleri kullanabilirsiniz ama cok ugrastiginizda iceri ya da disari bukulur bu meretler.sonraki asamalarda yapilmasi gereken kanvas kumasi almak onu tahtaya germektir.secilicek fircalar cok onemlidir.cunku yagli boya agir bir maddedir.fircanin icine eder iki dakkada.ozenle temizlemek gerekir bir daha kullanabilmek icin.hatta ozel sabunlari falan vardir.kalin resimler yapmak icin boyanin icine cesitli maddeler karistirabilirsiniz(bebek pudrasi,kum).ucu bucagi olmayan bi boyadir bu,deneysel yaklasmak gerekir.en onemlisi renkleri tanimaktir tabi.cizmeye baslamadan once renklerle oynanmalidir bir vakit.ve en sonunda resmi yapmaya hazir hale gelirsiniz.
    (bkz: kolay gelsin)
  • dandik markalari daha kolay kuruyan boya cesidi
  • başlangıç için marie's marka 18'li 30'lu boya setlerden biri ve 2, 6, 12 numara fırçalar, bir tual ve kartpostal (tercihen istanbul manzarası) yeterlidir. en çok dikkat edilmesi gereken nokta arkadan öne gitmektir. önce binayı sonra arkasına gökyüzünü boyamaya kalkarsanız sıçarsınız. kullanmayacağınız yerlere bile gökyüzünü rahatrahat yayvan yayvan boyayıp dağıttığınızda üstüne binaları yerleştirdiğinizde sanki harbiden ordaymış gibi yaptıkça yapasınız gelir.

    bir diğer konu da ya bob ross gibi ezbere mi yoksa bir yere bakıp mı yapacağınızdır. bob ross derseniz sadece tuale bakıp istediğiniz renklerle süper efektli (spatulayı bile kullanarak) resimler yapabilirsiniz, ötekini seçerseniz renk bulma gibi kendinizi kaybettiren süper bir uğraş içine girersiniz. bi ton rengi birbiriyle karıştırıp sonunda aradığınızı bulmak muhteşem bi şeydir.

    25x35 tualler ilk adımda en idealidir. küçüktür, hemen biter bir sonrakini yapmaya sizi teşvik eder. zaman geçtikçe 70x100'lere kadar devam edersiniz.

    boyalar bitince winton marka boyalara geçmek en hayırlısıdır. 37ml'lik tüplerle ana renkleri alırsanız, araları daha dandik markalarla tamamlayabilirsiniz (bkz: ekonomi)

    zaman geçtikçe zaten sevdiğiniz tarz da oturur. küçük tuşlar mı, yayarak boyamak mı, keskin çizgiler mi, koyu tonlar mı açık tonlar mı hepsi size kalmıştır. her türlü sonuç "özel" olur.

    tiner ise kocaman kutu alınmalı, ancak azar azar ve sapsarı olana kadar kullanılmalıdır. israfa gerek yok.. bir de tiner kullandığınızdan ortamın havalandırılmasına özen gösteriniz, kafa bulup bayılmayınız sonra.

    palet olabildiğince büyük ve tahtadan olursa yararınıza olur. her kullanımdan sonra temizlemeye gerek yoktur. sadece ölçülü alırsanız hem bi sonraki güne bi kısmı kurumaz hem sağa sola bulaşma riski ortadan kalkar. öyle klasik resim figürlerindeki gibi (kullanmayacaklarınız dahil) bütün ana renkleri fosur fosur sıkmaya hiç lüzum yoktur. minicik minicik sıkın, rengi bulduğunuzda daha fazla ekleyin. paleti efektif kullanın.

    en önemlisi de yağlı boyanın bütün olarak bakıldığında mükemmel bi etki yarattığını unutmayın; yani kara kalemdeki gibi keskin olmayacağından ayrıntılar özellikle ilk zamanlarda fazla kasmayın; öyle de güzel olacaktır emin olun.. 1 numara fırçayla yapabildiğiniz kadar ayrıntıya girebilirsiniz.
hesabın var mı? giriş yap