• 1846-1894 tarihleri arasinda ya$ami$ dinle ilgili yaptigi radikal yorumlar yuzunden tepki almi$ hatta hakkinda davalar acilmi$ akademisyen.. erken ya$ta tuberkulozdan ölmüştür..
  • "freud, dinin kökeniyle ilgili teorisinde yer verdiği totem kavramını iskoç protestan bir rahip olan w. robertson smith'ten almıştı. smith, samilerin dini (1889) isimli kitabında dinin kökenini totemizme dayandırıyordu. onun varsayımına göre eski sami arap toplumları anaerkil klanlardan oluşan toplumlardı ve her klan, kendi totemleri olan özel bir hayvan vasıtasıyla sağlanan kutsal bir bağa sahipti. klanın üyeleri ve totemleri aynı kandandı. klanın tanrısı da aynı kanı taşıyordu. sosyolojik ifadeyle tanrı, klanın kendisiydi. smith, ilk dinin inanç ve dogmalarının bulunmadığı görüşündeydi. ona göre ilk din, daha doğru ifadeyle ilkel din, sadece kurumlardan ve uygulamalardan oluşuyordu." (baki adam, dinler tarihi el kitabı)
  • fizikçi, arkeolog, kutsal kitap eleştirmeni ve filologdur.

    totemistik sistemin önemli bir parçasını totem yemeği denilen bir seremoninin oluşturduğunu düşünür. bu varsayımını sami dini üzerinde yaptığı analizlerle desteklemiştir.

    smith, totemlerin tanrıyla ilişkisini farklı bir boyutta inceler. totem yemeği, tanrıya sungu ile başlayan ve sosyal-dinsel nitelik taşıyan bir şenliktir. tanrıya sunulan sungular(kutsal eylem) başlangıçta biraz farklı anlam taşıyordu: sungular, tanrı'yla uzlaşmak ve tanrı'nın gönlünü kazanmak için yapılırdı.

    tanrıya sunulan sungular nedir?
    et, meyve, şarap, yağ... yenilebilecek ve içilebilecek şeyler. fakat bazı istisnalar mevcut: bitkisel yiyecekler sadece tanrıya bırakılırken kurban etini tanrı, kendisine tapanlarla yiyordu.(bu kısım önemli. çünkü tanrı için kesilen kurban dışında başka hiçbir şenlik gerçekleştirilmiyordu) kurban etinin tanrı için ayrılan bölümü, onun gerçek yiyeceği sayılıyordu. bu durum zamanla değişti, tanrısal varlık maddesellikten arıtıldı. önce kurbanın yalnızca kanı tanrıya ayrıldı. sonrasında kanın yerini şarap aldı.

    tanrıya sunulan sungu dışında şenlik yok demiştik. totem yemeğinin önemi burada ortaya çıkıyor. şenlik sırasında tüm klan toplanıyor ve sungu olayı gerçekleşiyor. bu da klanın birlik beraberliğini, tanrıyla olan birlikteliğini vurguluyordu. totem yemeğinin önemi, aslında dinin herkesi ilgilendiren bir konu olmasıydı; dinsel görev sosyal yükümlülüğün bir parçasıydı.

    herkesin katıldığı sungu yemeğinin içerdiği etik güç, günümüzde geçerliliğini koruyan hep birlikte yeme ve içmenin önemine ilişkin ilk çağlardan kalmış bir düşüncedir.

    şenliğe katılan herkesin kurban etinden yeme zorunluluğu vardı. kurban edilecek hayvana klanın bir akrabasıymış gibi davranılırdı. hayvanı kurban eden topluluk, bu topluluğun tanrıları ve kurban edilen hayvan aynı klandandı, aynı klanın üyeleriydi.

    antik totem hayvanı, ilkel tanrının kendisiydi.
hesabın var mı? giriş yap