• ara sınavların yapıldığı hafta yada haftalardır. final haftasının küçük kardeşidir, genelde iplenmezmiş gibi görünse de öğrencilerin kalbine korku ve endişe duygusunu her zaman salmayı başarır.
  • bok varmış gibi bütün sınavlar bir haftaya sokuşturulduğu için o hafta boyu sosyal hayatı rafa kaldıran, özellikle okul bitirme gibi dertleri olan son sınıf öğrencileri için "onu da çalışmalıyım, bunu da çalışmalıyım, hayır galiba hedeye yeteri kadar bakamadım, kalırsam direkt bir sene uzar" psikozlarında kafa yeme şenliği olarak da bilinen etkinliktir.
  • vizelerin teker teker girdigi hafta. duman çiktigi hafta, çilgin attiginiz hafta.
  • iki vize bir final uygulaması olan okullarda* işkencesi iki katına çıkan, standart bir öğrenci için günler boyunca sabahlara kadar ezber yapmayı gerektiren* , fotokopilerin arasında insana kendini kaybettiren hafta.

    kaçınılmaz son için
    (bkz: her sınavda kopya çeken öğrenci modeli)
  • önde açık duran bi kitap, içinde sanki giderek küçülen kelimeler ve anlamsızlaşan cümleler, önde dolu kültablası, çay-kahve bardakları, boş kola şişeleriyle birlikte, 'herkes eğleniyo ya ben niye burdayım?..biraz daha durim da sonra başlarım iki saat aralıksız çalışırım.' cümlesinin sürekli beyinde yankılandığı ve vizelerin bittiği an neler yapılacağının planlarının kurulduğu ** üzücü ve sıkıcı hafta(lar). istanbul üniversitesinin dün itibarıyla içine girmiş olduğu dönem.
  • girilmeyen derslerin intikam aldigi ("sen girmezsen ben girerim"), girilenlerin ise finale kaldigi hafta. normal zamanda iki günde uyuduğunuz saati bir haftada elde edebileceginiz hafta.
  • muhendisligin 3. 4. sinif civarlarindaysa insan, vize haftasini farketmeden gecirir netekim nice haftalar vardir ki vize haftasindan cok daha yogun olan
  • öğrenci milletinin bi kaç numara büyük olan final haftasına göre daha az terör estirdiği hafta.
    bir anda gelip çatar. final gibi demez hiç bir zaman "ben geliyooooom lannnn savulun!!!" diye
    sinsice yaklaşıverir. ilanla da duyurmaz kendini rektörlük, dekanlık panolarında.
    sadist hocalar insiyatif dedikleri menemi dibine kadar kullanır vize haftası söz konusu olunca.
    daha dönemin yeni başlamışlığını üzerinden atamayan öğrenci
    "bu hafta artık derslere devam edicem" die söz verdiği hafta kafasını duvara çarpar.
    bir türlü de konsantre olunmaz bu haftada sınavlara. sınav zamanları final gibi düzenli de değildir peşi sıra da.

    diğer yandan güzel olan bir hikmeti unutulmamalıdır:
    sınıf büyüdükçe karmaşıklaşan ders programı ve de seçmeli derler tablosuna göre bazı derslerden "vizem var" bahanesi ile izin alınması
  • bahar çarpmasıyla çakışması halinde bünyede önemli yan etkiler gösterebilecek dönem.
  • insanın içindeki kendi kendine bugün git yarın çalışırsın*çekme arzusunun yaratıcılıkla birlikte doruğa ulaştığı haftadır. insan derse oturmamak için kendine türlü bahaneler bulur, kendisiyle türlü "abi bu bitsin valla derse oturacam" muhabbetlerine girer. bunları yaratıcılığın sınır tanımayan engelleyiciliği takibeder. bunlar her vize haftasında olmamakla beraber sık görülen bu davranışlardır. ama her vize haftasının sonunda bünyede pişmanlığa rastlamak mümkündür.

    (bkz: vücudun demirbaşları)
hesabın var mı? giriş yap