vidi

• bu gerçekten asrın oyunudur. aslen stadyumlardaki yeşil sahalarda oynanan "futbol" isimli popüler oyunun ev ortamına ve halı üzerine taşınmış şeklidir. kaleler için boyu ve yüksekliği eşit iki kitap yeterliyken, top için ise sarı veya beyaz leblebi idealdir. futbolcular evde bulunabilecek her türlü ıvır-zıvır olabilir. kalemler, kalemtraşlar, anahtarlar, düğmeler, şekilsiz abuk nesneler, şişe kapakları, çakılar ve daha neler neler. oyun oynatıcının kontrolünde oynanmaya başlamadan bu nesneler sürüsü eşit kuvvette iki takıma dağıtılır. oynatıcı iki elini birden kullanarak bu müsabakayı oynatır, oyunculara dripling yaptırır çalım attırır, omuz omuza mücadele ettirir; kısacası gerçek futbolda neler oluyorsa onu yeşil halılara taşır.
  
  bu arada her nesnenin, top kontrolü,halının üstünde hareket kabiliyeti, kafa hakimiyeti gibi özelliklerine göre gerçek hayattan bir futbolcuyla özdeşleştirildiğini ve isimlendirildiğini de hatırlatalım. örnek olarak son derece yüksek hızla halıda kayan yuvarlak düğme rıdvan olurken; pek hareketli olmayan ama leblebiyi sahanin her bölgesine milimetrik bi şekilde ulaştırabilen ve duran toplarda inanılmaz olan anahtar prekazi; gol vuruslari iyi olup topu güzel saklayan kırmızı kalem aykut; dikiş makinesinin içinden çıkan fırçamsı mahlukatta -top saklama yeteneğinden ve fırça olmasından olsa gerek- gullit adını almıştır.
  
  bu oyun anneler tarafından hiç sevilmemesiyle de tanınır. maç bittikten sonra futbolcular halıdan toplanmazsa çöpten toplanabilir.
• (bkz: veni vidi vici)
• seri baglandiginda gevezelik ifade eden^*, tek basina turkcede pek bir anlami olmayan kelime.
• (bkz: vıdıvıdı)
• (bkz: boovidi)
• latince kelime : gördüm
• "kaz yavrusu" anlamında da kullanılan bir kelime.