vahram papazyan

• 1912 tılınada yapılan stockholm olimpiyatlarında pentatlon ve dekatlon yarışmalarında temsil eden 'turk' atlet.son 15 metreye kadar birinci götürdügü yarışı heyecanı yüzünden kriz gecirerek sonuncu olarak bitirmiştir.yinede helal olsun(bkz: jim thorpe)
• osmanlı imparatorluğu adına olimpiyat oyunlarında yarışan ilk sporcu. 1912'de ya­pılan olimpiyat oyunlarına kendi imkanlarıyla katılmış, stock­holm'deki oyunlarda atletizm dalında mücadele etmiştir. koşuda (kaç metre hatırlayamıyorum) son metrelere kadar önde gidip sonra heyecandan bayıldığı ve bu yüzden dereceye giremediği rivayet edilir.
  o yıl yarışan diğer osmanlı soprcusu da mıgırdıç mıgıryandır.
• vahram stokholm'e geldiğinde, olimpiyat oyunları'na katılacak ülkelerin caddelere asılmış bayrakları arasında türk bayrağının bulunmadığını görünce derhal elçiliğimize koşup büyükelçi ahmet bey'e durumu büyük bir üzüntü içinde anlatmış; türk bayrağı stockholm caddelerine ve olimpiyat stadına çekilmediği taktirde yarışmalara katılmayacağını bildirmişti. büyükelçi ahmet bey derhal ilgili makamlara başvurarak türk bayrağının caddelere ve stadyuma çekilmesini istemişti. bu girişimler sürerken, büyükelçimizin eşi de vahram'a kolej arkadaşlarından kerim(kanok) efendi'nin hediye ettiği düz kırmızı atlet fanilasının üzerine kendi eliyle beyaz bir ay-yıldız işlemişti.
• vahram papazyan ve mıgırdiç mıgıryan hakkında bir yazı için bkz.:
  
  olimpiyat tarihinin gayrı resmi sayfası / rober koptaş / agos / 26 temmuz 2012
  
  tema:
  (bkz: ermeni soykırımı/@derinsular)
• ne güzel insanmış.
• okuma yazma bilmemezlikten gelenler için lüng .
• kendisinin stockholm olimpiyatlarında neden bayıldığını açıkladığı video link
  
  kısacası kendisi ermenistan bayrağı açmayı düşünüyormuş ama osmanlılar tekrardan ermenilere soykırım yapar diye düşünüp korkuyormuş.
• 1912 yılında stockholm'de yapılan olimpiyatlarda osmanlı'yı temsil eden ermeni kökenli osmanlı vatandaşı atlet.
  
  ulan ne hayatlar var be, dedim onun hikâyesini okurken. zor bela katılmış, oradan buradan destek bulmuş. en azından öyle yazıyor. robert koleji öğrencisiymiş, bilmediğim için sallamayayım, bu pek meşhur amerikan okulunda o yıllarda okuyanlar başarılı öğrencilerden miydi, yoksa paralı ailelerin çocukları mıydı bilemiyorum. ama okuduğum kaynaklarda zor bela para topladığı yazıyor. neyse, vahram kardeşimiz stockholm'e ayak basabilmeyi başarmış. hatta katıldığı koşu yarışını önde de götürüyormuş, fakat heyecandan, bana kalırsa kas vb. sakatlıktan yere yığılmış, herkes bir bir geçmiş onu, sonuncu olmuş. bir yenilgi daha ne kadar acı olabilir ki?
  
  sonrasında ona ne oldu bir bilgi bulamadım. hep bir kaybeden olarak mı devam etti yaşamına, istanbul'dan giden ermenilerden biri miydi, başka bir yerde mi öldü... orada altın madalya kazansaydı muhtemelen mezarının yerini bilirdik. hayata damga vurmak bazen içimizdeki hücrelerde, nöronlarda, sinirlerde, kaslarda, liflerde saklı.
• ermenistan'da "shakespeare" dendiğinde hâlâ akla gelen ilk isim
• 1906 atina ara olimpiyatları'nda da yarışmıştır.
  
  (bkz: #126645925)
  
  1915'te abd'ye göç etmiş, 1986'da new jersey'de ölmüştür.