1 entry daha
  • vahdet-i vücüd özde birlik iken vahdet-i şuhud görünürde birlik. ikisi de birlik der, yani kimse tanrının tekliğini inkar peşinde falan değil. teslis ise sen de haklısın bir de olayın bilemeyeceğimiz bir aslı vardır der (bkz: teslis/@bakalim)

    bu iki kavramın pratik farkları nelerdir?
    vücüd-özü genotipe, şuhud-görünürü fenotipe benzetebiliriz. mesela, a kan grubu görülen birisi özünde aa veya a0 genotipinde olabilir. şuhutçu-görünüşçüler görünürle yetinmek isterler. a kan grubu görünmesi yeter der. özcüler ise a0 hala a görünüyorsa biraz daha ileri gidip a==0 dır demek isterler.

    özde birlik, biraz da ben özü biliyorum havasına girdiği için idealist bir çizgidedir. şuhutçular ise görünürle ilgilendikleri için realisttirler. idealist çizgideki ibni arabi erasmusçu gibi gezip orda burda evlilikler yaparken, imamı rabbani hindistan siyasetiyle yakından ilgilenir hapse bile girer. yani siyaset-şuhud-realizm, materyalizme daha yakındır.

    tanrı mefhumu açısından bu analizimin karşılığı şu olsa gerek: vücüdçular-özcüler herşeyin başında aynı tanrı olduğunu söyler (idealist) ve bir nevi o ilki aradıklarını ve onu bildiklerini söylerken, şuhudçu-görünüşçüler ise görünüşün tek tanrı için yeterli olduğunu ve görünüşten tanrıyı bilmeye çalıştıklarını söylerler.

    konuya ilişkin 2.modern bir örnek:renk tayfası veya renk prizması.
    beyaz ışığın rengi nedir? rengi var mı dır yoksa yok mudur?
    malum, güneş veya ampul ışığı prizmadan geçirilirse tayflarına ayrılır. yani bir bakım bütün renkler birleşip beyazı oluşturur.
    görünür-şühud cihetinden bakarsan, beyaz ışık hepsini içine alabildiğinden beyaz ışık aynı zamanda yeşil ışıktır.
    vücüd cihetinden baktığında, yeşil ışık beyaz ışığı oluşturdugundan, yeşil ışık aynı zamanda beyaz ışıktır.
hesabın var mı? giriş yap