• göl ve bataklıklarda yetişen bitkilerin, özellikle sfagnumun kömürleşmesiyle oluşan turba yatağına verilen isim

    (bkz: turba)
  • (bkz: #24698774)
  • çiçek toprağı yada torf/turba adı altında toprakların elde edildiği ve tarihin eşlik ettiği gizemli bir o kadarda koruyucu oluşumu çok uzun yıllar alan doğanın böbrekleri, yağmur depolayıcıları.

    turbalıklar sulak alanlardaki ölü bitki atıklarının üst üste yığılması ile oluşan oksijensiz ve asidik ortamlardır, bir turbalığın oluşumu yüz yıllara dayanan bir zaman dilimi içinde gerçekleşir, ayrıca dünya ormanlarının tümünden fazla karbondioksit depolarlar, karbonu depolayıp iklim üstündeki etkileri ve yağmur depolayıp selleri, ve suları filtre gibi süzebildikleri için doğanın böbrekleridir.

    turbalıklar gizemli ve ürkütücü yerler olabilirler kimilerine göre sadece ticaret amaçlı yok edilirken kimilerine göre tamamen bir doğa mirası ve müzesidir.

    turbalığa atılan ölü canlılar, ilk günkü gibi kalma özelliğide taşır bu sebeple görünmeyen müzedir turbalar, silkeborg müzesindeki tollund adamı yaklaşık 2 bin 350 yıllık bir bataklık cesedidir.

    turbalığın içinde sakalı yüz hatları ve mimiklerine kadar çürümeden kalabilmiş, boğazından iple bağlı olarak idam edilmiş bir vaziyette atılmıştır. 1950 yılında emil ve viggo hojgard kardeşlerin keşfi ile bjaeldskovdal bataklığında bulunmuştur.

    tubalıkların en zengin ülkeleri kuzey ülkeleridir, rusya 162,5 milyar tonluk turba rezervi ile bu bağlamda birinci sıradadır.

    kanada 127 milyon hektar, finlandiya 9.3 milyon hektar, isveç 9 milyon ton, irlanda 5 milyar tonluk turba rezervine ev sahipliği yapar.

    turbalıklar drenaj yolu ile yok edilip tarım ve başka faaliyetler için kullanılan yerlere dönüştürüldüğünde ölü turbalık adını alırlar.

    türkiyede turbalık yok denecek az miktarda ve 2 bin 3 bin gibi bir rakamla ifade ediliyor, bu gün türkiye turbalığının yoğun olduğu yerler yine türkiye kuzeyi karadeniz bölgesi gibi yerlerdir, ama çiçek toprağı ve yakacak için hâlen yok edildiği için tamamen yok olma tehlikesi altındalar.

    bu güne kadar 800 bin kilometrekarelik bir turbalığın yok olduğu açıklanıyor.

    turbalıklar kendi kendine yanabilecek özellikte topraklardır, kuruyan ve parçalanan turbalığın arasına giren ve harlayan oksijenle tutuşabilir yanan toprak çeşididir.

    turbalıklar yağmurla gelen ağır metalleri toplar, bitki polenlerini ve yağmur rüzgâr ile gelen her şeyi depolayıp steril bir ortamda saklarlar.

    bu güzide ve gizemli ortamların mükemmel ekosistemlerin türkiye'de yaşatılması adına acilen koruma altına alınması gerekmektedir.
hesabın var mı? giriş yap