tulum

• karadeniz yoresine ait bir calgi
• hababam sınıfından bir lakap, tulum hayri...
• gayda da denilen uflemeli calgi. (bkz: xena).
• ozellikle dogu karadenizde yaygin olan ve keci postundan yapilan calgi. ici hava doldurulan bu calgi koltuk altina sikistirilir ve havasi ahsap uc delikli sekli pipo'ya benzer kısmından cıkar. tulumcu havasi bosaldikca ufleyerek icini yeniden hava ile doldurur.
  özellikle kackarlarda cay zamani her aksam cay bahcelerinde calinir ve horon tepilir.
• peyniri güzel, asılması özel bir düzenek.
• ayvalık versiyonu için (bkz: teneke tulum)
• (bkz: salopet)
• (bkz: mahmut turan)
• trakya yoresinin en sevilen oyun havalarindan biri..
• hususiyetle karadeniz efradı ve etrafında bu çalgı ile kemençe arasında gizli bir hesaplaşma vardır. hemşinli tutturur tulum tulum diye. tirabezonli tutturur ille de kemençe. alın size karadeniz karamaşası. hem aralarında bariz farklar var bunların. tulumun horonu daha bir aheste, daha bir dinlengeçli. hem tulum yaylı bi çalgı değil ki. bu da derin bir kayıp. (biliyorsunuz ki i love yaylı) -ayriyeten tulum üflemeli bişiy de değil. bunu da üstün keskin gözlü bir şekilde ifade edeyim. tulum söndürmeli bir çalgı. üflüyüp üflüyüp dolduruyolar mereti. bilahare o sönerken zurnavari delikli kısmına tımbırdıyolar...- kemençe kemançe... yaylı olmasının yanında kıvrak, oynak, hoplatgaç...
  
  bugün tulum ile kemançenin taraftarları arasında bir repliğe şahit oldum ki; kat'iyen iki kuma karı etiketini yapıştırasım geldi iki çalgıya. efenim karadeniz şenliğinde teyzenin teki "bir daha da gelmeyeceğum bu şenliğe" şeklinde yemin ediyordu. sordum "derdi ne acep bu teyzenin" diye. cevap güldürdü, derinden de düşündürdü beni! hep kemençe çalıyormuşlar kardeşim, tuluma ağırlık vermiyorlarmış. tehey be teyzem, kim tutar seni..