the white princess

• philippa gregory'nin the cousins' war serisinin son çıkan kitabı. starz kanalı tarafından the white queen gibi mini diziye dönüştürülmek isteniyor şu günlerde.
• the white queen gibi mini dizi şeklinde tasarlanmazsa gideri olabilecek yapım. mini dizi diye kasıyorlar, elizabeth 2 bölümde 3 çocuk doğuruyor, edward krallığı 4 kez kaybedip kazanıyor, her şey hızlı hızlı gelişiyor. umarım mini dizi yapmazlar..
• sonunda starz the white princess dizisine dair çalışmaları resmen duyurdu. umarım en azından the white queen kadar güzel olur. onu izlerken büyük keyif almıştım.
• 16 mart'ta başlayacak olan 8 bölümlük mini dizi. trailerı epey iyi görünüyor, heyecanla bekliyorum.
• game of thronestan tanıdığımız michelle fairleyi vii.henry'nin annesi olarak izleyeceğimiz starz mini dizisi. fotoğraflardan ve trailer'dan bir miktar lady catelyn kokusu aldım, başkası oynasa daha mı iyi olurdu acaba. bilemedim. özellikle şunda catelyn'le robb geri dönmüş gibi.
  
  fairley'in dizide 4 bölüm oynayacağı yazıyor imdb'de. ölümünü de izleyeceğiz böylece, merak ediyorum, bakalım.
• 16 nisan'da başlayacak, trailer harika görünüyor. margret beaufort'ı oynayan kadını değiştirmeleri çok hoşuma gitmedi, tamam catelyn stark'ı da çok seviyorum ama o öteki kadın bir başkaydı. harika oynuyordu, tahta olan o saplantıyı harika yansıtıyordu. bir de elizabeth woodville'i white queen'deki kadının oynaması çok da güzel olurdu bence, niye o harika kadın varken kart bir kadını koymuşlar anlayamadım.
• yeni dizi. malum ortamlara düşmüştür.
  
  "ingiltere tarihinin en çalkantılı dönemlerini konu alan “the white princess” güç, aile, aşk, ihanet ve ölüm gibi temaları içerisinde barındırır. 1485 yılında geçen dizi bir kadın karakterin bakış açısı ile anlatılmaktadır. tudor hanedanı'nın yükselişe geçmesiyle yorklardan prenses elizabeth (jodie comer) ve henry tudor (jacob collins-levy) evlenir. bu birleşme vıı henry'nin tahtını garanti altına alır ancak kişisel çıkarları ve siyasi sürtüşmeleri bir kez daha krallığı göz yaşı ile tehtid etmektedir."
• kitabı okumadım lakin dizinin ilk bölümü fena değildi. özellikle benzeri diyebileceğimiz the white queen'e kıyasla. yanlış bilmiyorsam aynı yazarın kitapları bunlar lakin queen'de hikayeyi zipleyip dizi diye dayadıklarından mıdır nedir pek sarmamıştı beni. bir de burada artık güller savaşı bitmiş vaziyette. daha orta tempoda gidebilirler yani. her ne kadar kitabın/dizinin isminden kadınların çekişmesini merkeze alacak gibi görünse de umarım devlet işleri, entrikalar ve dönemin sosyolojik siyasal atmosferini dengeli bir biçimde verirler.
• white queen'e kıyasla daha az tatmin edici buldum ben ama yine de güzel olmuş. yalnız elizabeth'in sürekli sinir bozucu bir şekilde gülümseyerek laf sokmaya çalışan br tavır içinde olmasını hiç sevmedim. nerede white queen'in coolluğu ve karizması, nerede bu sünepe. margaret'a ise bayılıyorum, white queen'deki o çeneli abladan sonra ilaç gibi geldi.
• yok yok white queendeki tadı alamadım e7 kapıya dayandı hala bisi yok. nerde karızmatık yorklar nerde sunepe tudorlar. lizie sen ne bicim ablasın aminum orda kardesin var dusmnının koynuna bu yuzden mı koydu anan seni. cadılık falan da yapmıyo ben ısınamadım.