• 19. yy sonu ingilteresinde positivistlerin etkisisyle ilkokullara konan uygulamali epistemoloji dersini çocuklara sevdirmek için dersde çocuklara yiyebilecekleri bir seyler dagitilir ve sonra bu söz kullanilarak ispata gidilirdi. birinci dünya savasi'nin getirdigi sikintilar yüzünden bu derslere son verilmis ama yeteri kadar ispat yapildigi için olsa gerek bu söz herkesin agzina sakiz olmustur.
  • kısa olarak, yaygın olarak ve yanlışlıkla, "the proof is in the pudding" şeklinde kullanılır.

    söz 1600lü yıllardan beridir kullanılıyormuş. ispanyolcası don kişotta bile geçiyormuş.
  • bu ingiliz camiasının aşmış deyimlerinden biri. "puding'in varlığının ispatı onu yemendedir" gibi anlamıyla sosyalizm çevirisinin içinden fırladığında ohannesburg tepkimi koydum hemen, anlam olarak da "bir düşüncenin varlığı doğruluğu denenmeden anlaşılmaz" kısmına giriyormuş.
  • "the proof is in the pudding" olarak da geçen ingilizce deyim. it means, you can only judge the quality of something after you have tried it or use it.

    türkçe meali: denemeden bilemezsin, yaşamadan bilemezsin.
hesabın var mı? giriş yap