*

  • tam bir koylu yemegi olmasi sebebiyle isinamadigim vasat yemek. boyle 120 kilo, hem fakir hem koylu cocugu olmak bu yiyecegi yiyebilmenin on kosulu zaar.
  • kızarmış ekmeği önlü arkalı tereyağına bulayıp
    ardından bala daldırılıp yemekle
    tüketilecek yemektir.

    kimilerine göre başlı başına bir yemektir, evet.
  • köy yemeklerinin en güzeli ve en öğrenci işi olanıdır. ananemin o kocaman kahvaltı sofralarında ısrarla tercih ettiğidir ve o küçücük yaşımda anlamadığımdır.
    az önce dolaptan aldığım sandviç malzemelerini dizdikten sonra kızarmış ekmeğin kıtırtısının verdiği gazla üzerine köy tereyağı ile yeyip diğer malzemeleri unutturan, üstelik bir de nostalji yaşatandır.
    ayrıca günümüzde iyi ekmek de iyi tereyağı da zor bulunduğundan bu güzelliği o köyler dışında pek az yerde layığıyla yersiniz.
  • ağzının tadını bilen sofistike her insan gibi vladimir nabokov'un da favorisidir. ancak tereyağının kilosu elli lirayı geçtiği için her geçen gün uzaklaşmaktadır bu nimet-i azam.

    köy fırınında yapılmış dumanı üstünde tüten güzel bir çöreği yarıp, halis tereyağıyla yağlayıp bir güzel yemek ve kolesterol, damar tıkanıklığı falan diyen becel doktorlarına ''fuck yeah'' çekmek...
    gerçekten, bunu tecrübe etmeyen insan biraz eksiktir.
  • en guzel hali, firindan yeni cikmis somun ekmegiyle yapilandir. ekmegin sicakligiyla yavas yavas erir tereyagi ve oylece de yenir o ekmek.
  • bu ekmegi biraz sarimsak ile ve istege bagli olarak maydonozla renklendirildiginiz de lezzet orgazmi yasatacaktir.
  • çocukluğumun ve hatta yapmak zorundaysam her yaşımın kahvaltısı.
    kahvaltı ile münasebetim yoktur, sabah bir şey yiyeceksem, bunu yerdim herhalde.
  • hiç bir tat bana bu lezzeti veremedi! sabahın 4'unde kalkar üniversitede fırının yolunu tutardık! adam bır koyardı bildiğimiz ya akardı ekmeğin arasında ln yerlere! allah razı olsun be abi! 30 yıl geçti! hala o lezzeti unutmuyorum! bir kaç kez yaptırdım mahalle fırınına! saçım basimağarmış olarak! çayla gomerdik koca ekmeği!
hesabın var mı? giriş yap