• iptal davasına göre daha dar kapsamlı, açabilmek için kişisel menfaat zararınında olmasının gerektiği dava türü.
    (bkz: iyuk)
  • tam yargı davasını açar iptal istemiyle beraber tazminat istemimimiz de sunarız.hatta istiyorsak bir de üstüne yurutmenin durdurulması istemini bile sunabiliriz
    ama tam yargı davasının açılması için her türlü idari yolun tükenmesi gerekmektedir
  • sait güran'ın ifadesiyle eskiden idareye karşı açılan, günümüzde idareden zengin idari ajanların veyahut kamu görevlilerinin mevcudiyeti karşısında kişilere karşı ikame edilmesinin daha mantıklı olduğu savunulmuş, idare hukuku müessesi. hocaya göre önce kişiye açılacak, sonra idareye rücu edilecektir. hocanın esprisini ciddiye almak gerekir...
  • esasen tazminat davası niteliğinde olan bir idari dava. niye tam yargı demişler o zaman? idare hukukunu, horozundan sonra idare hukuku ile tanınan demokrasi ve özgürlükler ülkesi (!!!!) fransadan almış olduğumuzdan, orada da bu davaya contentieux de pleine juridiction dediklerinden olsa gerek. full jurisdiction hoooppp tarzan jane olmuş sana tam yargı
    anglo amerikanlarda idare hukuku mevhumu gelişmemiş olduğundan, ingilizce hukuk terminolojisinde bulamazsınız bunun karşılığını.
  • idarî sözleşmeden de kaynaklanabilir. hattâ bu durumda idarenin mutlaka dâvalı olması da şart değildir.
  • idarenin eylemden kaynaklanan zararlarında idareye başvurmayı şart koşan dava türüdür. idareye ön karar başvurusu yapmadan dava açamazsınız. bunun yanında bir hak ihlali olması subjektif ehliyet ön koşuludur. vergi davası diye bilinen davalar da aslında çoğu kez tam yargı davasıdır. idari sözleşmelere ilişkin davalar, istirdat davaları, tazminat davaları aslında tam yargı davasıdır. idarenin kusuru oranında hak mahrumiyeti giderilmeye çalışılır. verilecek tazminatın kamu görevlisine rücusu ise hizmet kusurundan kişisel kusura kaydığı orandadır. kişisel kusur yoksa ödenecek para kamu görevlisinerücu edilmez.
  • kişilerin ihlal edilen haklarının yerine getirilmesine veya uğradıkları zararların giderilmesine yönelik davalardır. tam yargı davaları, kişisel hakkın tazminine yönelik olduklarından, sadece davanın tarafları bakımından sonuç doğururlar. idari eyleme karsı sadece tam yargı davası acılabılır.
  • tam yargı davası; idarenin herhangi bir eylem işlem veya ihmaliyle zarara uğramış kişinin uğradığı zararı tazmin etmek amacıyla açtığı bir dava türüdür.

    ilgililer haklarını ihlal eden bir idari işlem dolayısıyla danıştaya ve idare ve vergi mahkemelerine doğrudan doğruya tam yargı davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi ilk önce iptal davası açarak bu davanın karara bağlanması üzerine, bu husustaki kararın veya kanun yollarına başvurulması halinde verilecek kararın tebliği veya bir işlemin icrası sebebiyle doğan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası açabilirler. (iyuk md 12 )
  • davacının idarenin bir işlemi veya eylemi nedeniyle bir hakkının ihlal edildiğini veya maddi/manevi zarara uğradığını savunduğu dava türü. iptal davasının aksine dava sonucundan sadece davayı açan kişi yararlanır.
  • hukukumuzdaki uygulamasını esas aldığımızda, tam yargı davalarının konusunu kamu gücünün yol açtığı bir zararın tazmini talebi teşkil etmektedir.

    kamu gücünün kullanılması suretiyle kişilerin zarar görebileceği hallerin başında idare tarafından yürütülen faaliyetler gelmektedir. idari fonksiyon olarak da adlandırılan bu faaliyetler idari işlem, eylem ve sözleşmelerle icra edilmektedir. gerçi idarenin idari nitelikte olmayan kimi faaliyetleri de bulunmaktadır; fakat özel hukuka ve adli yargıya tabi olan bu faaliyetler konumuzun dışında kalmaktadır. keza idarenin idari nitelikteki kimi faaliyetlerinden yani idari nitelikteki bazı işlem ve eylemlerinden doğan zararların tazmini amacıyla açılacak davalarda ilgili özel yasal düzenlemeler ve yargısal içtihatlarla özel hukuka tabi tutulduğu ve adli yargının görevine dahil edildiği için bunlar da konumuzun dışında kalmaktadır. dolayısıyla burada yalnızca idarenin idare hukukuna ve idari yargıya tabi işlem, eylem ve sözleşmelerinden kaynaklanan zararların tazmini konusu üzerinde duracağız.

    idari işlemlerden kaynaklanan zararlar

    idari işlemler, idari faaliyetleri yürütebilmenin başlıca hukuksal aracını oluşturur. bu nedenle, kişilerin zarar görebileceği faaliyetlerin başında bunlar gelmektedir. bu durum bazen bir işlemin yapılmasıyla, bazen de bunun icra edilmesi yani uygulanması üzerine ortaya çıkar. örneğin memuriyetten ihraç kararı, tesis edilmekle muhatabına hem maddi hem de manevi bir zarar verir. keza manevi zarar bakımından diğer disiplin cezaları da böyledir. buna karşılık, bazı işlemler ise ancak uygulanmakla muhataplarına bir zarar verebilirler. 3194 sayılı imar kanununun 39. madddesinde yer alan düzenleme buna örnek olarak verilebilir. buna göre, bir kısmı veya tamamının yıkılacak derecede tehlikeli olduğu belediye veya valilik tarafından tespit edilen yapıların sahiplerine tehlike derecesine göre bunun izalesi için belediye veya valilikçe on gün içinde tebligat yapılır. yapı sahibinin bulunmaması halinde binanın içindekilere tebligat yapılır. tebligatı müteakip süresi içinde yapı sahibi tarafından tamir edilerek veya yıktırılarak tehlike ortadan kaldırılmazsa bu işler belediye veya valilikçe yapılır ve masrafı %20 fazlası ile yapı sahibinden tahsil edilir. görüleceği gibi bu örnekte zarar yapı hakkında karar alınmasıyla değil, bunun uygulanmasıyla ortaya çıkmaktadır.
    mahiyetleri gereği, kural olarak ancak bireysel işlemler kişilere maddi ve manevi bir zarar verebilir. ancak yönetmelik, genelge ve tebliğ gibi düzenleyici işlemlerin de aynı sonucu doğurabilmesi bütünüyle ihtimal dışı değildir.

    idari eylemlerden kaynaklanan zararlar

    idari eylemlerden maksat, bir idari işlemin icrası için girişilen pratik faaliyet ve uygulamalar olmayıp, doğrudan doğruya ve yalnızca bir hal, hareket, tutum ve davranış şeklinde meydana gelen, yani bir işleme dayanmadan gerçekleştirilen eylemlerdir.
    idari eylem ilk bakışta yalnızca idarenin icrai fiil ve hareketleri anlamına gelmekte ise de, idarenin sorumluluğu bağlamında bundan daha geniş bir anlama gelmektedir. çünkü idare çoğu zaman yapması gereken bir şeyi yapmamak suretiyle kişilere zarar vermektedir. eğer bu kavramın idarenin yalnızca icrai hareketlerini kapsadığı, ihmal ve hareketsizliklerini kapsamadığı kabul edilseydi, idare bu zararlardan sorumlu tutulmayacaktı. keza söz konusu kavramın idarenin icrai hareketlerine indirgenmesi, idarenin taşınır ve taşınmaz malları ile hayvanları ve her türlü araç ve gereçleriyle verdiği zarardan da sorumlu tutulmaması sonucuna yol açardı. işte kabul edilmesi mümkün olmayan bu sonuçlara meydan vermemek için idari eylem kavramı geniş anlamda anlaşılmakta olup, idarenin yalnızca icrai fiil ve hareketlerini değil ve fakat aynı zamanda ihmali hareketleri ile taşınır ve taşınmaz mallarını da kapsamaktadır. kısaca, idari işlem ve sözleşme dışında kalıp da idareye ve faaliyetine bağlanabilen her şey idari eylem kavramının kapsamına dahildir.

    idari sözleşmelerden kaynaklanan zararlar

    idari sözleşmelerden dolayı da bir zarar meydana gelebilir. bu tür zararlar daha çok idarenin bir sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetmesi veya sözleşmede değişiklik yapması nedeniyle meydana gelmektedir. sözleşmenin karşı tarafı olan kişinin edimini zamanında ve tam olarak ifa etmemesi nedeniyle idarenin de bir zarara uğraması mümkündür. bu tür durumların ortaya çıkması halinde, taraflar birbirine karşı idari yargıda tam yargı davası açabilirler.
    ancak idarenin taraf olduğu sözleşmelerden uygulamada en sık karşılaşılanların başında gelen kamu ihale sözleşmeleri, yap-işlet-devlet sözleşmeleri ve kamu-özel ortaklığı sözleşmeleri gibi sözleşmelerin özel hukuk sözleşmeleri sayılmaları nedeniyle, bizde idari sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıklar neredeyse idari hizmet sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklara indirgenmiş bulunmaktadır. ayrıca kamu hizmeti imtiyaz sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklara karşı tahkim yoluna başvurma imkanının bulunması da idari sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıkların tam yargı davasına konu yapılabilmeleri ihtimalini daha da daraltmış bulunmaktadır*.
hesabın var mı? giriş yap