• "tabiat kanunu izleme girişimi; 2003 yılında sivil toplum kuruluşlarının katkılarıyla hazırlık süreci başlatılan ancak günümüzde temel prensipleri ve içeriği tümüyle değiştirilip, stk’ları süreçten dışlayarak son haline getirilen “tabiatı ve biyolojik çeşitliliği koruma kanun taslağı”na karşı görüş oluşturmak ve mücadele etmek üzere kuruldu. tabiat kanunu izleme girişimi; söz konusu yasanın ilk biçimlenmesinde aktif rol oynamış kurumların yanı sıra, ülkemizin doğasını, temel bilimsel koruma yaklaşımını, uygulama süreçlerini ve yaptırımları olumsuz yönde etkileyeceğini öngören 46 sivil toplum kurumundan oluşuyor. "

    "tabiat kanunu izleme girişimi;

    1. doğal yaşama sahip çıkılması için bu yasa taslağının geri çekilmesi ve yeni bir yasa hazırlığının başlatılmasını,
    2. hazırlık sürecinde doğanın haklarının ve uluslararası taahhütlerin dikkate alınmasını,
    3. gerek hazırlık ve gerekse uygulama sürecinde sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte hazırlanmasını, talep eder. "

    tabiat kanunu izleme girişimi’ne destek veren kurumlar
    1. adana gençlik birliği derneği
    2. boğatepe çevre ve yaşam derneği
    3. buğday ekolojik yaşamı destekleme derneği
    4. doğa derneği
    5. doğa koruma merkezi
    6. doğa ve çevre vakfı
    7. doğa ve yaban hayatı koruma derneği
    8. doğal hayatı koruma vakfı/ wwf türkiye
    9. doğal ve tarihi değerleri koruma derneği
    10. doğal yaşam derneği
    11. ege derneği
    12. ekolojik tarım organizasyonu derneği
    13. ekolojik yaşam derneği
    14. ekosistemi koruma ve doğa sevenler derneği
    15. emanetçiler derneği
    16. gökova akyakayı sevenler derneği
    17. greenpeace akdeniz
    18. gümçed edremit körfez şubesi
    19. gürsel tonbul çiftlik işletmesi
    20. halk kültür sanat ve eğitim derneği
    21. iklim için gençlik girişimi
    22. karadeniz doğa koruma federasyonu
    23. karadeniz yazarlar birliği derneği
    24. kirazlı ekolojik yaşam derneği
    25. kolaylaştırıcı dernek
    26. kuş araştırmaları derneği
    27. kuzeydoğa derneği
    28. küre dağları ekoturizm derneği
    29. mezopotamya doğa platformu
    30. nilüfer kent konseyi
    31. proje evi
    32. slow food fikir sahibi damaklar hareketi
    33. slow food ankara birliği
    34. slow food yağmur böreği birliği
    35. sualtı araştırmaları derneği
    36. sürdürülebilir kırsal ve kentsel kalkınma derneği
    37. tarımsal kalkınma derneği
    38. toplum sağlığı araştırma ve geliştirme merkezi derneği
    39. türkiye çevre koruma ve yeşillendirme kurumu
    40. türkiye erozyonla mücadele, ağaçlandırma ve doğal varlıkları koruma vakfı
    41. türkiye ormancılık kooperatifleri merkez birliği
    42. validebağ gönüllüleri derneği
    43. yaşam alanlarını koruma ve yaşatma derneği
    44. yağcılar ve demircili köyleri çevre derneği (yadem)
    45. yenişehir çevre hareketi
    46. yeşil artvin derneği

    kaynak: http://www.kuzeydoga.org/…hp/ariv/193-tabiat-kanunu
  • tabiatı ve biyoçeşitliliği “korumama” yasası ile ilgili basın açıklaması yapmış oluşum:

    türkiye doğasının sırtındaki bıçak !

    ilk milli parkimizin ilaniyla (1958) başlayan koruma politikasi çevre komisyonu eliyle rafa kaldiriliyor!

    tabiatı ve biyolojik çeşitliliği koruma kanunu tasarısı’nın ilk 14 maddesi tbmm çevre komisyonu’nun 31 mayıs 2012 tarihli toplantısında bir günde görüşülerek onaylandı. tasarı, ilgili bakanların “asıl şimdi doğayı koruyacağız” yönündeki açıklamaları ve ülkemizin ab uyum sürecinin çağdaş beklentilerinin aksine, 1958'den bu yana edinilmiş tüm kazanımları yok ediyor. yasa tasarısı’nın 6. maddesi tüm korunan alanların sınırlarının değiştirebilmesine, daha kötüsü tümüyle kaldırılmasına olanak veriyor. ayrıca hemen seçim öncesi (24. yasama dönemi) tbmm çevre komisyonu tarafından kabul edilen tasarıda bilimsel çevrelerin, ilgili kamu kurumlarının, sivil toplum kuruluşlarının ve koruma alanlarında ve çevresinde yaşayanların karar süreclerine dahil olması için öngörülen ulusal ve yerel kurulların tümünü tasarıdan çıkarıyor ve katılımcılık yönünden ülkemizi 30 yıl önce hazırlanan yasaların daha da gerisine götürüyor.

    bu tasarı’yla doğal zenginlik açısından öne çıkmış ve tüm dünya ile paralel koruma altına alınmış milli parklarımız, doğal sitlerimiz, yaban hayatı koruma sahalarımız, uluslararası öneme sahip sulak alanlarımız yıllar önce ilan edilmiş olsalar bile yatırımcıların arazi edinme ve işletme taleplerine karşılık elden çıkarılabilecek. öte yandan, bilim insanları, uzmanlar, sivil toplum kuruluşları veya yöre haklı bundan böyle herhangi bir alanın koruma altına alınması sürecinde söz sahibi olamayacaklar.

    5 haziran 2012 tarihli tbmm çevre komisyonu toplantısında geriye kalan hükümlerinin karara bağlanması ve tasarı’nın yasama dönemi kapanmadan genel kurul’da oylanarak yasalaşması bekleniyor. tasarı’da geçen ve net bir tanımı yapılmadığı için suistimale açık olan “üstün kamu yararı” ifadesi nedeniyle korunan alanlar madencilik, enerji, sanayi, tarım, turizm gibi yatırımlara adeta adres gösteriliyor. bu yüzden nükleer, hes, baraj, altın madeni, konut yatırımcılarının gözü çevre komisyonu’nda. geçmişte komisyonun tartışma sürecine katılıp öneri ve itirazlarını bildirme fırsatı yakalayan sivil toplum kuruluşları bu kez gelişmeleri tbmm internet sitesinden izlemek zorunda bırakıldı.

    74 sivil toplum kuruluşunun oluşturduğu tabiat kanunu izleme girişimi olarak; sürecin demokratik, çağdaş ve katılımcı yaklaşımdan uzak; kapalı kapılar ardında yürütülmesini ve tasarı’yla ülkemizin geleceği için bu derece kritik kararların uluslararası imza attığımız sözleşmelerin ve elde ettiğimiz ulusal birikim ve kapasitenin hiçe sayılmasını kınıyoruz. ayrıca tüm ülkelerin en üst düzeyde katılımıyla 20-22 haziran 2012 tarihlerinde brezilya’da yapılacak rio+20 toplantısında dünyamızın korunması için ülke olarak neler yaptığımıza dair söylenecek tüm sözlerin gerçeği yansıtmayacağını, doğal değerleriyle öne çıkan ülkemizin büyük bir yıkım altında olduğunu kamuoyuna açıklıyor, komisyon toplantısının 5 haziran dünya çevre günü’ne rastlamasının kamuoyunu yanıltmayı hedeflediğine inanıyor ve bu yöndeki karşı duruşa katılıma çağırıyoruz.

    tabiat kanunu izleme girişimi - 4 haziran 2012

    kaynak
  • buğday derneği'nin de içinde bulunduğu tabiat kanunu izleme girişimi, yeni yasama yılında görüşülecek tabiat kanunu için eylül ve ekim ayı boyunca milletvekillerine mektup gönderecek.

    --- spoiler ---

    5 haziran 2012'de tbmm çevre komisyonu'ndan geçen tabiat kanunu, tbmm'nin tatile girmesi nedeniyle genel kurul'da henüz görüşülmedi. buğday derneği’nin de içinde bulunduğu tabiat kanunu izleme girişimi, temmuz-ağustos aylarında avrupa birliği'nin yetkili mercilerine bu tasarıdan duyduğu endişeleri dile getiren mektubu iletmiş, bireysel olarak da bu mektupların gönderilmesi istenmişti. mektup gönderen kişilere avrupa komisyonu çevre genel müdürlüğü'nde politika sorumlusu olarak görev yapan octavian stamate'den kısa bir cevap geldi. özetle, komisyon olarak bu tasarı'dan haberdar olduklarını; 2010-2011 yılı ilerleme raporları'nda bu tasarı'dan duydukları endişeyi açıkça dile getirdiklerini, türk makamları ile mayıs 2011'de brüksel'de teknik bir toplantı yaptıklarını ve ilerleyen süreçte tasarı'nın ab mevzuatı ile tam uyumlu hale gelmesi konusunda çeşitli öneriler sunduklarını belirtiyor.

    avrupa komisyonu türkiye delegasyonu'ndan yeni tasarı'nın resmi çevirisini istediklerini de ifade ediyor. ayrıca, komisyon'un her zaman aday ülkeleri sivil toplumun çevre politikalarının oluşturulması ve uygulanmasında aktif katılımı yönünde teşvik ettiklerini de belirtiyor.

    sonuç olarak, tasarı'nın geri çekilmesi yönünde ab kanadının somut bir adım atacağı veya nasıl bir yol izleyeceği konusunda net bir geri dönüş olmadığını söyleyebilir. tabiat kanunu izleme girişimi sekreteryası ab kanadından atılacak adımları takip etmeye devam ediyor.

    bundan sonraki süreçte olabildiğince kamuoyu yaratmak ve özellikle milletvekilleri üzerinde tasarı konusunda baskı oluşturmak gerekiyor. bu nedenle tabiat kanunu izleme girişimi, 1 ekim itibariyle tbmm yeni yasama dönemine başlayacak ve bu çerçevede eylül ve ekim ayı boyunca milletvekillerine hitaben hazırlanan mektupları göndermeyi planladı. aşağıda bu mektubu bulabilirsiniz. tabiat kanunu izleme girişimi, bu mektupları gerek bireysel olarak gerekse üyesi oldukları kurumlar adına birkaç kez (örneğin ekim ortasına kadar her hafta bir kez olmak üzere) bu mektubu göndermelerini istiyor. girişim bunun için milletvekillerinin e-posta adreslerini önümüzdeki hafta başında paylaşacak.

    ab makamlarının gelen her e-postaya/mektuba cevap vermesi zorunluluğu var. tabiat kanunu izleme girişimi buğday derneği’nin de 76 stk'dan oluşuyor. girişim, tasarı konusunda kamuoyu yaratmayı, baskı oluşturmayı amaçladığından bireysel ve kurumsal olarak tüm stk’ların ve üyelerinin üzerine düşeni yerine getirmesi büyük önem taşıyor.
    buğday derneği olarak biz de tüm üye, dost ve takipçilerimizi bu mektubu milletvekillerine iletmeye çağırıyoruz.

    "sayın milletvekili,

    bu mektubu türkiye’de yaşayan ve yaşadığı coğrafyayı seven, sahip çıkan bir yurttaş ve seçmen olarak size yazıyorum. orman ve su işleri bakanlığı tarafından hazırlanan ve 17 mayıs 2012 tarihinde parlemento’ya sevk edilen tabiatı ve biyolojik çeşitliliği koruma kanun tasarısı ile ilgili endişelerimi paylaşmak istiyorum.

    bugün ülkemizin eşsiz doğal alanları ve biyolojik çeşitliliği hiç olmadığı kadar tehditle karşı karşıya. plansızca gerçekleştirilen enerji, madencilik, turizm, sanayi yatırımları yüzünden anadolu’nun dört bir tarafında yaşam alanlarımız yok oluyor. ülke yüzölçümünün yalnızca %5ini oluşturan korunan alanlarımız dahi “kalkınma/ekonomik fayda” gerekçesiyle yatırımlara açılıyor. bugün geldiğimiz noktada maalesef bütün bu sorunlara kalıcı çözümler üretilmesi ve biyolojik çeşitliliğin korunması için ihtiyaç duyulan güçlü bir kurumsal yapılanma ve bu yapıyı destekleyecek bütüncül politikalar ve yasal araçlardan yoksun durumdayız. 2011 ve 2012 yıllarında çevre ve doğa koruma konusundaki yetkili bakanlıklarda gerçekleştirilen bir dizi yeniden yapılanma ve yasal düzenlemeler nedeniyle ülkemizde doğanın korunması konusunda geçmişte şikâyet ettiğimiz çok başlılık, kurumlar arası koordinasyon ve iletişim eksikliği, karar süreçlerine halkın ve sivil toplum kuruluşlarının katılımı konularda daha da geriye gittiğimizi düşünüyorum.

    yukarıda dile getirdiğim ve ülkemizde doğa koruma konusundaki mevcut olumsuz tabloya son olarak orman ve su işleri bakanlığı tarafından hazırlanan ve şuan tbmm gündeminde olan tabiatı ve biyolojik çeşitliliği koruma kanunu tasarısı eklenmiş durumda. gerek hazırlık süreci, gerekse getirdiği düzenlemeler itibariyle son derece endişe duyduğum bu tasarı’nın mevcut haliyle yasalaşması durumda ülkemizdeki doğal yaşam alanlarının ve biyolojik çeşitliliğin kaybedileceğini düşünüyorum. “koruma” misyonundan uzak, adeta doğa koruma alanlarını kullanıma açmanın yollarını tanımlamak için hazırlanmış bu tasarı’nın ülkemizin doğasını çok kısa bir süre içerisinde geri dönüşü olmayacak şekilde yok edeceğine inanıyorum. bu alanda uzun yıllardır örnek çalışmalar yürüten birçok sivil toplum kuruluşunun da bu tasarı’ya karşı çıktığını biliyor ve bu çabalarını yürekten destekliyorum.

    türkiye’nin ab’ye tam üyelik yolunda ilerlediği bu dönemde böyle bir tasarı’nın “ab’ye uyum” adı altında ve katılımcı bir süreçte hazırlandığı şeklinde yapılan açıklamaları üzüntüyle takip ediyorum. ab’nin doğanın korunması konusundaki politika ve yasal düzenlemelerinin hiçbirisinin korunan alanları enerji, turizm, madencilik yatırımlarına açmaya izin vermediğini biliyorum. bu anlamda, söz konusu tasarı’nın ab mevzuatıyla uyumlu olduğu söylemine kesinlikle inanmıyorum.

    ülkesini seven, gelecek nesiller için yaşanabilir bir türkiye bırakılmasını arzu eden bir yurttaş ve seçmen olarak, siz değerli milletvekilimizden söz konusu tasarı’nın tbmm’den geri çekilmesi ve katılımcı bir süreçte yeniden hazırlanması konusunda ilgili makamlara görüş vermenizi talep ediyorum. bu tasarı’nın durdurulmasına yönelik bugün atacağınız adımların, ülkemizin geleceği için yapılmış en değerli yatırım olarak tarihe geçeceğine inanıyorum.

    saygılarımla,"

    --- spoiler ---

    kaynak: buğday dergisi
  • change.org üzerinden nasuh mahruki aracılığıyla kampanya başlatmış girişimdir.

    sanırım şu sözler herşeyi anlatmaya yetiyor:
    "dünyalar güzeli ama talihsiz ülkemde bu filmi daha önce çok gördüm, bir kez daha seyretmeye tahammülüm yok."

    http://www.change.org/tabiatkanunu
hesabın var mı? giriş yap