sundurma

• (bkz: teras)
  (bkz: ayvan)
• gümrükte ; eşyanın rejim beyanında bulunulması için konulan yer
• yagmurdan, gunesten korunmak icin yapilan ve arkasi^* bir duvara verilen çatı.
• (bkz: canopy)
  (bkz: sacak)
• ayrica harita ve krokiler uzerinde gunu birlik tesisler icin soylenen genel bir terim. sundurma kategorilerine bir benzin istasyonunun ustu kapali diger yanlari acik bolumleri ya da gecici barakalar da girebilir. bazen de eskimis tek katli kargir evler de bu kelimeye dahil edilebilir. haritalar da sundurmalar dis kenarlari uzerine cizilen kosegenler ile belirtilir.
• (bkz: revak)
• sundurmak isi.
• şemsiye gibi bir şeydir benim nazarımda bu meret. yağmurdan korunmak için bir şeyin altına girdiğiniz zaman beklentileriniz de artabiliyor ilginç bir şekilde. sadece tepenizi koruyacağını bilmeniz gereken bir nesne/yapı sözkonusu; oysa insan istiyor ki yağmurun ardından kupkuru çıkıp karışayım insan içine. ama öyle olmuyor işte. illâ yanlardan bir yerden su alıyorsunuz, paçaları kurtarmanın mümkünatı olmuyor hele. sonra mesela böyle bir yere sığındığınız zaman sanıyorsunuz ki rüzgârdan da korunabileceksiniz. oysa elinizde şemsiyeyle uçmanıza engel olsa da bir şekilde, rüzgârın iliklerinize kadar işlemesinin önüne geçemiyor bu sundurmalar. bunların altındayken ıslanıp üşütüp hasta olmalar da ayrı bir koyuyor hâl böyleyken. ama yine de "neyse ki rastlamışım o sundurmaya, yoksa daha fena üşütecekmişim" diyebiliyorsunuz mesela. hayattan fazla bir şey beklememeye ve şükretmeye yeni başlayanlar için en ideal yerlerden biridir sundurmalar. denemesi bedava.
• (bkz: sunturlu)
• bina kapı girişlerini yukarından gelen güneş, yağmur suyu vs çevresel etkenlerden koruyan yarı parabolik konstrüksiyon.
  (bkz: veranda)