• konuşulanları kısa yoldan yazıya aktarma sanatı (yoksa bilim mi deseydik)

    bi dönem sekreterlik okullarının mezun verememe nedeni
  • ingilizler "shorthand" der bu olaya
  • gazetecilerin de kullandıkları yazı biçimi.
  • ses kayit teknolojilerinin ilerlemesiyle pratik kullanimi kaybolmak uzere olan bilim/sanat.
  • (bkz: steno)
  • genelde mahkemelerde konuşulanları yazmak için kullanılan özel daktilo veya yazma stili. dakikada 200 kelime ve daha hızlı yazabilenler mevcuttur.
  • (bkz: shorthand)
  • stenografi alfabesi ile yazılan herhangi bir şeyi yine steno bilen kişiler okuyup anlayabiliyor. özgün bir şifreye sahip olduğu için ders olarak verilen okullarda; öğrenciler bu dersin kopyasını dahi çekemiyor. ille de öğretiyorlar. bana öğrettiler. ve steno bilen birisiyle şimdiye kadar hiç tanışmadım...kendim yazıp gene kendim okuyorum...
  • (bkz: teeline)
  • türkiye'de tamamen işsizliğe ve gereksizliğe denktir bunu bilmek. öyle ya teknoloji gelişti, ne gerek var?

    var efendim hem de çok gerek var!

    elin amerika'sında, birleşik krallık'ında bu adamlar pek ala iş bulabiliyor halen! nasıl mı? bu ülkeler engelli vatandaşlarına çok hassas olduklarından, medeniyetin bir meyvesi olarak, televizyon kanallarındaki tüm konuşma ve sesleri altyazı şeklinde verirler. televizyon makinalarında bir düğmeye basarak teleteks teknolojisi vasıtasıyla aktarılan bu altyazıyı açıp-kapayabilirsiniz. (bkz: closed captioning)

    canlı yayınlarda bu altyazı, steno bilen birisi tarafından bir steno klavyesinde yazılır ve bilgisayar yazılımı ile bu yazı akımı otomatik olarak tekste dönüştürülür ve televizyon yayınına iliştirilir.

    hah, bizde özürlü vatandaş yok zaten di mi? televizyonda ne altyazısı!
hesabın var mı? giriş yap