• ing, ıslandırmak, nemlendirmek anlamına gelen kelime.
  • mahşerin 5. ve belki de en kuvvetli atlısının ete kemiğe dokunur işlerden çekildikten sonra aldığı isim. kendisi şu sıralar ankh morpok*'ta mandıracılıkla uğraşmaktadır.

    (bkz: kaos)
  • ingilterenin birmingham şehrinde selly oak caddesinde , güzelim yemek mekanı woodstock'ın karşısında , ünlü pub the goose 'un 50 m ilerisinde bulunan dünyadaki en iyi snake bite kokteyllerini içebileceğiniz öğleden sonraları köpek yarışları izleyip demlenebileceğiniz huzur verici mekanın adı .
  • ing. (bir sıvıyı) emmek, içine çekmek, dolmak, doymak; (mecaz) alkollü içkiyi aşırı miktarda içmek
  • ing. islatmak.

    ornegin,

    soak chickpeas overnight in water. by next day, they will be double in size. (nohutlari, geceleyin suda islat. ertesi gune kadar boyutlari iki kati olacak.)
  • sesi inanılmaz tatlı bir arkadaş. sizce de soko'yu andırmıyor mu?

    sea creatures şarkısıyla kendisini tanıdım ve artık en sevdiğim arkadaşım oldu. teşekkürler spotify haftalık keşif. <3

    "the stars and moon remind me of you"
  • "ben şarkıcının zeki, çevik ve ekşide hakkında 10'dan fazla girdi olmayanını severim" deyişi kapsamına giren güzide bir ses daha.

    mis
  • the national'ın high violet albümünde yer alan bloodbuzz ohio isimli şarkıyı kendi tarzıyla akustik bir şekilde seslendiren hanım. bu cover'la kendisini tanıdım.
    merak edip daha başka neler yapmış bu genç arkadaş dediğimde; 2019 tarihinde grim town isimli bir albüm yayınlamış, dream pop ile folku bir şekilde harman etmiş, dinlenebilir bir albüm yaratmış. başarıları daim olsun.
  • (ing.)* abd argosunda kazıklamak.

    tümce içinmde kullanalım: how much did they soak you for your clock?
  • (bkz: sook)
hesabın var mı? giriş yap