serhat bor

• ege üniversitesi tıp fakültesi bilimsel araştırma topluluğu gastroenteroloji grubunda görev alan,grubun kurucusu,herkesi kendine hayran bıraktıracak kadar harika insan ilişkileri olan,reflü alanında çığırlar açmış,mübarek ellerinden öpülecek,bir çok idealist doktor adayının kendine örnek aldığı yüce insan !!!
• geçen kütüphanedeki internetten sözlüğe girdim, tam kapatırken geldi; "aç bi aç, ekşi sözlük mü o?" dedi. ben evet deyince yanındaki arkadaşına döndü; "geçen fena geçirmişler bana bu sitede" dedi.
  
  dekan olduğunu da öğrenci dolaplarının orada derslere gelmeyen arkadaşım serhat bor'a amca bi dk geçebilir miyim dediğinde öğrenmiştik. serhat hoca dumura uğrayıp "sen beni nası tanımazsın ya" diye trip salgıladıydı tafra kesesinden.
• akşam olunca herkes gittikten sonra dekanlığın sigortalarını kapatıyor kapısını kitleyip çıkıyor bu dekan. hakkında cümleler biriktiriyorum. babamdır. hocamdır.
  (bkz: ben bu gün bunu gördüm)
• kaderin garip bir cilvesi olarak kendisi de reflü hastalığı nedeniyle opere olmuştur. ve sitesinde belirttiği kadarıyla gayet memnundur.reflü hastalığı ile ilgili bir de siteyi modere etmektedir. (bkz: http://reflumvar.org/)
• $uraya yazdığım bir ton saçmalık ve yaptığım denyoluk yüzünden kar$ısında otururken en ufak bir kızgınlık göstermeyen, aksine kendimi hapisane tuvaletinde $i$lenirken hayal edip ağlamak üzereyken konuyu deği$tirip beni rahatlatan, ismimi cismimi isteyenlere bildirip de bana bir "olm bak ismini istediler verdik ha ya sil $unları ya da meksika ya doğru ufak ufak ilerle bakıyım" zahmetine katlanmayan sözlük yönetiminin tamamını cebinden çıkarabilecek $ahıs.
  
  klasik öğrenci mantığıyla zırvalamama "al hadi klasikse klasik buyur cezanı" mantalitesiyle yanıt vermek yerine bana arkada$ı gibi davranmı$, yarım saat bile sürmeyen bir görü$me ile kendimden utanmamı sağlamı$, hiç bir çaba göstermeksizin yazdığım entrynin bir saçmalıklar bütünü olduğuna ikna olmamı sağlamı$tır. üstelik entrymi deği$tirmememi rica etmi$, ki$isel saldırıma değil sadece yaptıklarını yanlı$ yansıtmama bozulduğunu da eklemi$tir. lakin o entry artık benim görü$lerimi yansıtmamakta olduğu için deği$tirilmi$tir.
  
  "ulan amma yıkama yağlama yaptın 2 dakkada ha" diyenleri benimle aynı tecrübeyi ya$amaya davet ederim. ba$ka da bir $ey demem. hala gelip "yağcı" derlerse dövebilirim yalnız. anlamadıysanız samimiyetimi yuh artık hak ettiniz dayağı.
  
  ayrıca burdaki diğer dandik entrylerim yüzünden kendisinin beni "tam bir dangalak" diye aklının bir kö$esine yazdığına eminim. bu kötü i$te.
  valla gerçekte böyle biri değilim. buraya girince gözlerim kararıyor.eheh.
  giderayak sevimli bitireyim dedim olmadı. en iyisi bırakayım ben bu i$leri.
• en yakın rakibine yüz kırk oy fark atıp dekan olarak atanmayan dekandır. ege tıp için bu güne kadar kimsenin cesaret edip yapamadıklarını yapan adamdır. ayıptır, günahtır, izansızlıktır.
• staj sistemi ve ders programında yaptığı düzenlemeleri, klinik ve preklinik derslerdeki kısıtlamalarıyla eğitimde ampütelikler oluşturmuş eski eütf dekanı. senede 1-2 defa düzenlediği dekanla sohbet oturumları 'ben şunu yaptım, bunu yaptım' temasından öteye gidememiştir. staj sistemi tanıtım toplantısındaki geribildirim kabul etmez, eksik gedik görmez tavırlarıysa bir dekan için ayıp, onca tıp talebesi için yazıktır.
  sisteme denk gelen gerek hoca gerek öğrencilerdeyse şimdi bir dumur havası.
• tıp fakültesinden her şey çıkar arada doktor çıkar özlü sözüne inat adımlar atmış eski dekan olsa da ilke ve inkılapları hala geçerli. bu okula sadece doktor olmak isteyenler gelsin derken yaptığı değişikliklerle verdiği mesaj aslında şuydu: "--okula gelirken yastık yorgan getirmeyi unutmayın" kamp kurmak lazım geçmek için. kaç kişinin ah'ını aldı. ahahahah şeklinde kullanıyodur biriktirdiği ah'ları muhtemelen.
  
  ntv'de izlediğimde "ingilizce tıbba hayır tıpta ingilizceye evet" gibi üzerinde düşünülecek fevkalade bir fikir atıp bunu uygulamaya geçirdiği için teşekkürü hak eden, böylesine ince düşünen ancak eğitim kalitesinin birebir sınavı geçme zorluğuyla ilişik olduğu yanılgısına düşen hoca. ne olabilir?...ertesi gün unutulacak motomot teorik biligilerin tüm müfredatı kapsadığı sistem yerine uygulamaya ve analize ağırlık verilebilir.
  
  iyi de bu ülkenin kronik sorunu bu zaten, okulun yapacağı bir şey yok derseniz siz de ülkenin iki dönüm bostan yan gel yat osman tekniğiyle mezun yetiştiren çapsız, kalıp sorularla geçilen okullardan olmaya göz yumacaksınız, ha derseniz biz kapitalist sistemde sosyalist yaşayabiliriz; kendi tarzımızı yaratırız, çığır açarız o zaman da başarıyı geçme notu 50'den 60'a seneye 60'dan 75 e çıksın sınavlar derhal zorlaştırılsıncılıktan bir adım ötede, (doğrudan) bağımsız şekilde değerlendirmeye alacak sistem yaratmalısınız.
  
  ayrıntılarda boğulan intörnler bir insanın ateşi neden yükselir, tansiyon alınırken kol neden sıkıştırılır bunu bilmiyorlar, ilk yardımı başarıyla uygulayabiliyor mu sokakta 3. sınıf öğrencisi kimsenin umrunda değil. bunu öğrencilerin araştırmasını istiyor ancak araştıracak zamanı da ellerinden alıyor. nasıl yani? yani sınavlar, başarıyı değil, öğrencilerin kendilerini sosyal hayattan izole edip etmediğini ölçüyor. bunu bu şekilde yapıyor ki beni severken başkasını sevme, demeye getiriyor.
  
  her sınıftan bilim adamı yetişecek insanlara kucak açan bir isim serhat bor. bilimi seveni seviyor, diğerleri fasulyeden. güvender dersaneleri mantığı gibi. işine yarayacak olanı alıyor. bir okulun yarısı bütünlemeye girer mi? bu hocanın sözlüsüne girmeyip bütünlemeyi göze alan öğrenciler var... sevmiyorum bir yandan çok saygı duyuyorum idealizmine öte yandan.
  
  edit: birkaç kişiden siyasi ve dini düşüncesine göre öğrencilerin üzerine gitme, ayrımcılık yapma (hatta daha da ilerisi) olaylarını duyduğumdan artik saygı da duymadigim bir insan.
• basketbol sahaları, teos, tenis kortları gibi öğrencilerin tüm yaşam alanları yok edildi döneminde . daha yaşanılmaz hale geldi ege tıp. stajlar uzatıldı, mayısta biten okul temmuz ortasında bitti. kısacası bize çok okuttu o da bunu okusun!!
• ege üniversitesi tıp fakültesi eski dekanı. dekanlık görevi bitmeden 4 ve 5. sınıflarda staj sistemini değiştirerek öğrencilere zaten zor olan tıp alanında daha da zorluk çektirtmiştir. 5. sınıfta millet tusa yardırırken, egede pediatri gibi ağır stajlarla boğuşursunuz. ayrıca blok sistemini kurmuş, böylece her alandan ayrı sınav yerine, 3-4 alanı birleştirip ortak sınav yapmıştır ve öğrenci tek alana çalışıp geçebilecekken, kendini yırtıp 3-4 alana aynı anda çalışmak zorunda kalmıştır.