*

  • renzo martinelli'nin yönettiği 2. viyana kuşatması ekseninde ilerleyen hikayeye sahip 11 eylül 2012 tarihinde gösterime girecek filmi:
    http://www.imdb.com/title/tt1899285

    türk oyuncular halil ergün ve ahmet mümtaz taylan'ın rol tekliflerini sert bir şekilde reddetikleri filmdir:
    (bkz: hikayenizi alıp dilediğiniz yere sokabilirsiniz)
  • bütün bir 70'ler, 80'ler, 90'lar ve hatta 2000'ler neslini kahpe bizans, malkoçoğlu, tarkan gibi beyin yıkayıcı, asılsız, uydurma filmlerle geçirmesine neden olmuş türk sinemasının ve onun değnekçisi olan galeyancı türk medyasının elbette hoşuna gitmeyecek film.
  • malum ortamlara düşmüştür.
  • sırf türkleri ve müslümanları kötü gösteriyor diye durup dururken, daha kimse olumsuz birşey yazmamışken, eksi sözlükte övgüler yağdırılmaya başlanmış film. durun bi amk, en az 1-2 kişi izlesin, olumsuz yorum yapsın ondan sonra karşı bir yorum yapın. ortada daha fol yok yumurta yok
  • filmin kötülenmesinin sebebini yanlış aktaranlar durumun farkında mı değil, yoksa kasıtlı olarak mı bir çarpıtma yapıyorlar, anlamak zor.

    "11 eylül" üzerinden bu filmin konsepti wtc ikiz kulelerinin yıkılma tarihine bağlanıyor ve sadece ismiyle bile "müslüman dediğin saldırgan ve yabancı bir şeydir" mesajı veriliyor.

    ha o mesaja katılan sözlük çipleri var tabii zaten de, o tür bir kin ile dolmamış olanlar uyansın yani, isme baksınlar önce...
  • ikinci viyana kuşatmasını anlatan italyan/alman ortaklığı 2012 yapımı film. italyan din adamımarco d’aviano ve polonya kralı jan sobieski figürlerinin kahramanlaştırdığı filmde bol bol merzifonlu kara mustafa paşa karakteri de ön plana çıkıyor.

    filmde cast oldukça başarılı olsa da prodüksiyon pek başarılı değil. özellikle animasyonlar kötü. genel olarak belgesel tadında ilerliyor.

    mantıki eleştiri hususuna "törkleri ve moslomonlaru kotu gostormuşşşş namıssız aq gavurlaaaarr" diye girmeyeceğim lakin film de gerçekten su götürmez büyük hatalar var ki akla hayale izana mantığa sığmaz. bu noktaların hepsi ortalama bir tarihçi ve konuyla alakalı danışman vasıtasıyla kolayca çözülebilirdi ama herifçioğlu yapımcılar lüzum duymamışlar.. hatalar şöyle;

    --- spoiler ---

    1-dönemin istanbul'u bir arap şehri gibi gösterilmiş. sultanahmet meydanında palmiye vs hurma ağaçları falan var. ulan istanbul dediğin neredeyse bir balkan şehri. ne gerek var şimdi buna? ayrıca gördüğümüz ayasofya ve sultanahmet camii tarihi yarımada üzerinde gerçekte bulundukları şekliyle konumlanmamış. kız kulesi ayasofya ve sultanahmet camii sembolleri dışında istanbul'la alakalı pek bir şey yok.

    2- osmanlı askerlerinin bazıları yine arap orduları gibi giyinip kuşanmış. gerçi imparatorluk ordusu içinde arap birlikleri olabileceğinden bu hata yok sayılabilir.

    3- aslında köprülü ailesinin damadı olan merzifonlu kara mustafa paşa'nın eşi olarak bir italyan cariyeyi ön plana çıkarmaları hiç olmamış. ayrıca vezirin oğlunun padişahın tahtının kenarında, merdiveninde oturması falan tam bir saçmalık. şehzademi ulan o?

    4- islam dini aşırı şekilde şiddet yanlısı gösterilmiş. savaş dönemlerinde dinin cihadist tarafının öne çıkarılabileceği düşünülse dahi filmde bu durum oldukça abartılı olmuş. karşısında ise hristiyanlık, filmde bolca görebileceğiniz rahip marco tarafından süper barışsever bir din gibi gösterilmiş. halbuki çağın avrupasında ki hristiyanlık anlayışının pekte hoşgörü içerikli olduğu söylenemezdi.

    5-en büyük hata ise gerçekte merzifonlu kara mustafa paşa'nın osmanlı geleneklerine bağlı olarak çok ince bir nezaket ve diplomatik dil içerisinde viyana valisine yazdığı şehrin teslimini rica eden mektubunun orjinali şu an dahi mevcutken, filmde merzifonlu şehirdekileri islam'a girmekle yoksa öldürmekle tehdit ediyor. mütemadiyen roma'da ki ve paris'te ki kiliseleri cami yapacağım falan diyor.tüm avrupa'ya ışidvari tehditler savuruyor, şehre girince saygıdeğer bir rahibin kafasını bizzat kendi kafasıyla keseceğinden dem vuruyor.

    halbuki merzifonlu'nun asla böyle biri olmadığı, medrese eğitimi almış biri olduğu tarihçiler tarafından doğrulanıyor.

    6-yine habsburg kralı leopold bildiğin aptal biri gibi gösterilmiş. leopold'un zeki biri olduğu biliniyor. şehirden ayrılıp linz'e gitmesi ise korkaklığa bağlanmış. halbuki nedeni kuşatma sürecinde haberleşme ağlarının kapanmasını engellemek, böylece yardım kuvvetleriyle sağlıklı iletişi korumaktı. ayrıca kendisiyle beraber kabinesini de götüren leopold, linz'den devleti sağlıklı bir şekilde ve türk baskısı olmadan yönetmeye devam etmiştir.

    7-viyana surları iki kademeliydi ve arasında yer yer derin hendekler vardı. filmde surlar bu şekilde gösterilmemiş.

    8-osmanlı saflarında olan erdel prensi tökeli imre'den hiç bahsedilmemiş.

    9-viyana surlarını döven türk topları da sanırım dönemin top tiplerini pek yansıtmıyor.

    10-filmin sonuna doğru 11 eylül savaşından hemen önce türk ordusunun namaz kılıp dua ettiği sahnelerde, ne dua ve namaz figürleri doğru, ne de saf dizilişleri...
    --- spoiler ---

    tüm bu hatalara rağmen, yine de ikinci viyana kuşatması'na ilgisi olan herkese filmi izlemesini öneririm. hiç şüphesiz savaş sürecini ana şablonlar dahilinde olsa da anlamalarına yardımcı olacaktır.
  • bir üstteki arkadaş hatalarından bahsetmiş katılıyorum çok hata barındırıyor. ben de başka bir noktaya değineyim. viyana kuşatması dedin mi jan sobieski gelir akla. bence film jan sobieski'yi çok az göstererek istediğine ulaşamamış. zaten filmin adı kuşatmanın bozguna uğradığı gün olan 11 eylül 1683'ten alıyor. ayrıca jan sobieski'yi canlandıracak oyuncuyu çok yaşlı seçmişler (sobieski gerçekte 54 yaşında oyuncu olarak 75 yaşında birini seçmişler) bir de bu adamın hiç altyapısını oluşturmamışlar. biraz daha önem vermeleri gerektiği kanaatindeyim.
hesabın var mı? giriş yap