• selcuklu donemine ait mimari izler tasiyan inşaa ve yapi sanatlaridir. kufi yazilar, koseli hatlı suslemeler, dikdortgen avlu ve benzeri.
  • kapılardaki işlemelere baktıkça insanın aklını oynatmasına sebebiyet verebilecek mimari. o ne lan öyle birbirinin içinden geçiyo her şey?
  • anadolu'da yer alan türk islam mimarisinin önemli bölümünü kapsar. anadolu'da tarihi yerleri gezmeye çıktığınızda neredeyse her eserin selçuklu dönemine uzandığını görünce osmanoğlu onca yıl anadolu'da ne yapmış diye sorarsınız kendinize.
  • şu anda gördüğümüz hemen hemen tüm camiler bu mimarinin yansımasıdır. selçuklular da olmasa anadolumuzda mimari kaygı olmayacakmış sanırım. bazı açılardan yaşatılmaya çalışılıyor ancak islam mimarisi ile armoni içinde olması sebebiyle cami dışında kullanımı pek tercih edilmemektedir. selçuklu mimarisine baktığınızda selçukluların mimariyi sanat olarak gördüklerini anlarsınız.
  • anadolu sanatının bendeki zirvesi olan yapılardır. osmanlı eserleri boyut olarak, merkezi mekan anlayışı olarak hala akıl almaz ölçülere ulaşmış olabilir. ancak selçuklu eserlerindeki kendine has figürler, tekrarlanmayan bezemeler, camilerin yeterince aydınlatılamamasının verdiği karanlığı evet o kasvetli o havayı seviyorum. belkide kayseride okurken elimi sallasam bir selçuklu eserine değiyor olmasından mıdır bilmiyorum ama ben her koyu renk kesme taş ve kaba yontu taş gördüğümde heyecanlanıyorum. incelemek için girdiğim camiler de belki bir sabah namazı vakti kadar kalıp çıktığımızda bile ayaklarımın soğuktan uyuşmasını seviyorum. ben o aydınlık bol pencereli osmanlı camilerini değilde yüzlerin zor seçildiği soğuk ve karanlık eşi benzeri olmayan ibadeti daha kişiye özel kılan; yeni ve değişik eserler meydana getirme heyecanıyla taşa işlenmiş, ahşap detaylı selçuklu camilerini seviyorum.
  • mehmet fuat köprülü, türk edebiyatında ilk mutasavvıflar adlı eserinde gustave mendel'in "anadolu'da selçuklu abideleri" başlıklı kitabına atıfta bulunarak, ondan şu alıntıyı yapar:

    "selçuklu mimarisi büsbütün müstakil bir sanat değildir. çünkü onun üzerinde çeşitli birtakım tesirler hükmünü sürdürmüştür. mebanisinin (yapılarının) planı arap veya irani'dir. mimari tarzındaysa suriye ve ermeni şekilleri iran şekilleriyle karışmıştır. sütunlar, başlıklar ve meandre denilen burgaçlar bizans sanatının hakiki bir nüfuzuna delalet etmekte, fakat bu da -inşâ usul ve kaidelerine derin bir tesir yapmaksızın- yalnız bazı tezyini (süslemesel) teferruata ayrılmış bulunmaktadır. muhtelif renkli çini kaplamalardaysa yine iran nüfuzu görülür. hendesi (geometrik) tezyinatın (süslemelerin) bunlarda görülen icra tarzı ve aynı zamanda nebati tezyinat ve arabesklerin şekli, tamamıyla islam sanatlarına aittir. hulasa, canlı tasvirin tezyin yerine kullanılması dahi bu sanatkârlarca meçhul kalmamıştır...

    (...) halefleri olan osmanlılarsa basit ve heybetli olan güzellikten zevk aldılar ve bu sebeple selçuklu sultanlarının konya'da pek sevmiş oldukları süslü ve çiçekli şekillere o kadar rağbet etmediler. bununla beraber keykubâd ile keyhüsrevlerin sanatta gerçekten vârisleri karamanoğulları ve aydınoğullarıdır. karamanoğullarının karaman ve konya'daki camileri ile ayasluk'ta aydınoğlu isa bey camii, selçuklu şekilleri ve süslerinin on beşinci asır başlangıcına kadar yaşamış olduğuna şahitlik etmektedir."

    evet, daha çok iran olmak üzere, arap etkisi, bizans etkisi... mesela alaaddin keykubâd'ın konya ve sivas surlarının üzerine şahname'den bazı parçalar kazdırtması...

    tuhaf şeyler de olmuş bu etkilenmeler bâbında. saflık arayanlar etkilenmelerden hoşlanmaz zira... halep hükümdarı meşhur nureddin zengi, canlı tasvirleri binalarda süsleme olarak kullanan, kale duvarlarına kabartma heykeller kazdıran, hatta bazı sikkelerinin üzerinde saint georges simasında bir süvari görülen, silah ve armalarında şahin ve iki başlı kartal kullanan, taş üzerine yontulmuş resimli mezar taşları yapan bu anadolu selçuklularına çok bozulmuş ve gerçek bir müslümana benzetemediği ikinci kılıç arslan'dan kendi sefirinin huzurunda
    iman tazelemesini istemiş...
  • sivas divriği ulu camii ile zamanında zirvelerini yaşamış olan mimaridir..
hesabın var mı? giriş yap