• adidas isminden yola cikarak uretilmi$ super rahat futbol ayakkabilari. rahatliklari oraninda dandik olduklari icik kisa surede dagilir giderler.
  • orta halli ailelerin top oynaması için çocuklarına aldıkları ucuz bez ayakkabı(bi zamanlar bende de vardı)
  • gri ve mavi renkli olurlardı diye hatırlıyorum, futbol oynanıcaksa alınırdı bi saidas. hatta bagcıkları uzun olurdu, bilekten ya da ayakkabının altından baglanılırdı. cok da guzel plase atılırdı, bence bir ekoldu.
  • hali saha icin uretilmi$lerdir, ta$ta toprakta oynarsan topu tabi delersin altini..

    ucuz oldugu icin topa vururken, rakibe cift ayak dalarken en haywani atraksiyonlar yapilabilir insanin ici acimaz..
  • firma sahibi eski bir futbolcu ve adıda sait'tir.saidas ismide burdan gelmektedir.
  • ayakkabının ismi rivayete göre bir dönemler altay'ın kalesini koruyan sait'in isminden gelmektedir.
  • altay ve izmirspor takımlarında kalecilik yapmış olan sait denizaslanı tarafından kurulmuştur.

    6 sene sonra gelen edit: capsler nanay
  • (bkz: sait dassler)
  • zamanında çok dandik ve ekonomik bir ayakkabı olduğu için, mahalle takımımıza sponsor olmuş gibiydi, hepimizde birer saidas vardı. altı zırt pırt delinirdi, sahibini üzerdi ama olsun. annelerimiz çakardı pazardan bir tane daha, kaldığımız yerden devam ederdik.

    sonra büyüdük, saidas bizim için mazi oldu, yerini de converse aldı ama ne yalan söyleyeyim, hala converse alırken içim gidiyor vallahi.

    zaman makinası olsa ve converse'e 100 lira verdiğimi küçük uhc'nin arkadaşları duysa, yıllarca alay konusu olurdum eminim. nerede günümüz parasıyla 5 tl'ye alınmış saidas, nerede 100 tl'lik converse... adamlar haklı valla.

    o değil de, "converse abd'de çok ucuz abi, orada bir tane fiyatına 6-7 tane alıyorsun" efsanesi doğruysa, küçük uhc ekonominin de, kapitalizmin de amına koymuş demektir. büyük uhc ise, alay edilecek kadar vardır.
  • severek futbol oynadığım converse görünümlü bez ayakkabı, sevimli de bir anım var kendisiyle ilgili; 98* bahar ayları sokakta deli gibi maç yapıyoruz. eskiden ayakkabılar önlerinden açılana kadar giyilirdi, yeni ayakkabı alınma kıstası eskisinin yırtılmış olmasıydı.benim de artık spor ayakkabılarım yırtılmış yenisinin alınma vakti gelmişti. büyükbabamla (bkz: dedeye büyükbaba diye hitap etmek) çıktık evden,onun da bana ayakkabı için ayırdığı bir bütçe var ama hissediyorum ya bu çocuk pahalı bir ayakkabı isterse alamayız oğlum diyecek olmanın stresi de var üzerinde.neyse girdik ayakkabiciya, cok güzel halı saha kramponları da var ama,en ucuz halı saha kramponu saidasların en az 5-6 katı fiyata sahip, bizim sokakta da sanarsın ki saidas çocukların tümüne sponsor olmuş herkesin ayağında. vitrinde görünce büyükbaba ben bunu istiyorum dedim.harbiden de onu istiyordum gözüm diğer ayakkabıları görmüyor bile onu gördükten sonra,deniyoruz ayağıma uygun olanı ve alıyoruz. ne alırsa alsın pazarlık yapan büyükbabam aradaki fiyat farkını gördükten sonra veriyor parayı çıkıyoruz, hem o mutlu hem ben mutlu, saidasli günler ne güzeldi.
hesabın var mı? giriş yap