sıkıyordu be abi

• bi arkadaşımla beraber bunu hatırlayan 3. bi kişi olduğuna sevindiğim cümle/animasyon.
• göğe yükselen ruhun alt kısmı kundaklanmış gibiydi. sanırım bir de yumurtalı olan versiyonu vardı bunun, oyuncak tahta arabanın üstüne bir yumurta konur duvara çarpar yumurta kırılır bir başka yumurta ise selebantla tutturularak araba duvara çarptırılır ve yumurta kırılmaz şeklinde.
• yıllar önce trt de gösterilen trafik eğitimi amaçlı çizgi belgeselinde, emniyet kemeri takmayan bıyıklı adamın, trafik kazası sonrası yukarı doğru havalanan ruhunun ettiği söz. evettir. ayrica tam söz şöyleydi; "çok sıkıyordu be abi!" abartı pimpirikli ye özel değil heralde.
  
  aynı belgeselimsinin kaplumbağa ve tavşanlısı vardı, kaplumbağa yı erol günaydın seslendiriyordu.
• mesajın halka daha iyi verilebilmesi için trt ekranlarından bile "güzide izleyenlerimiz" yerine "abi" diye seslenen bıçkın sesli abinin sözü. kendisi bıyıklıdır, saçlarını yana taramıştır.
• zannedersem gösterildiği yıllarda görüp de tırsmayan çocuğun istisna kabul edilebileceği bir trt orijinli emniyet kemerinin önemini kavratıcı reklamın meşhur lakırdısı idi. bu sözün geçtiği malum reklamı akşam vakti izleyip sonra aynı akşamın gecesi yatakta yatış pozisyonumu dahi değiştiremeyecek kadar tırsmış olduğumdan mıdır bilinmez halen hatırlarım, hem de tırsa tırsa...
• reklam filmindeki arabada yanlış hatırlamıyorsam, yeni kasa şahindi.
• tam da çocuk aklımla hayat-ölüm-öteki dünya vs üzerine yeni yeni düşünmeye başladığım günlere rastlayan, adamın göğe yükselen ruhunun şekli nedeniyle de günlerce uyuyamamama sebebiyet vermiş ama amacına ulaşmış bir reklam kampanyasının vurucu repliği.
• yanılmıyorsam bu reklam filminde ege aydan oynuyordu en azından ses onundu. hakikaten sıkıyo ama napıcan işte takmakta lazım. işe yarıyo melet.
• çocukluğumda trt ekranlarında zırt pırt çıkan bir dakika programlarının animasyon şeklinde yapılan versiyonlarından en şahanesi^*
  
  olayın gelişimi şu şekilde:
  
  bıyıklı, ince, beyaz gömlekli abimiz kartal marka arabasına biner ve yola çıkar. yalnız unuttuğu bir şey vardır; kemerini takmamıştır. zaten olayın ana teması da "kemer takılmazsa başımıza neler gelebilir" i anlatmaktır. velhasıl bu amcam yola devam ederken dis ses devreye girer ve "beyefendi kemer takmamışsınız, kıl tuy bak aman mazallah kaza falan olur takın kemerinizi" mealinde bir şeyler der ve kahramanımızı uyarır. kahramanımız ise; "abi çok sıkıyo yaa boşver iyi böyle" diyip yoluna devam eder. bir süre daha böyle gittikten sonra ilerde (burasını tam olarak hatırlamıyorum) yamulmuyorsam bir elektrik direğine çarpar ve arabadan uçar, ölür. ölmesine müteakip kahramanımızın ruhu havalanır, dış ses yine devreye girer; "yaa bak gördün mü kemer takmadın noldu?" diyerek bizimkine ayar verir. mefta olmuş kahramanımız "abi cok sıkıyodu yaa" diyerek bulutların üzerine doğru yola çıkar.
  bilgilendirmekten çok ekrana boş boş bakmamıza yol açmış bir animasyondur, gariptir.
  
  ayrıca konuyla alakalı olarak: (bkz: bu sekilde gullanirsa kaza yapar wallahi)
• (bkz: beyaz broadway)