*

  • rashomon adlı öykü kitabının yazarı. (1892 - 1927)
  • japon kalem erbabı. birçok şeyin babasıdır tıpkı yasushi akutagawa gibi.
  • ilk intihar denemesinde basarisiz olan fakat daha sonra asiri dozda veronal alarak emeline ulasan ariza japon yazar...son sozlerinin bon'yaritoshita fuan oldugu iddia edilir. penguin deluxe edition serisinden cikan oykulerinin toplandigi kitabin icerigi kadar kapaginda ki sanatsal calisma da insani etkiler.
  • gençlik döneminde yazdığı hikayelerden seçmelerin toplanmış olduğu rashomon kitabının en ünlü kitabı olduğu aşikardır, zira şahsen çok sevmiş olmama rağmen başka kitabına ulaşıp da okuyamadım henüz. bilen bulan varsa mesaj atsın paylaşsın, kendisine saklamasın lütfen.
    tamamen tesadüfen keşfettiğim bu kitapsa, mükemmeldir. elimden geldiğince yaymakta, herkese övmekteyim; okuyunuz, seviniz, sevdiriniz..
    rashomon'daki hikayeleri :
    ormanda
    raşomon
    ejderha
    patates çorbası
    kesa ile morito
  • türkçeye çok fazla çevirilmemiş olsa da, iki öyküsü bilge karasu'nun güzel türkçesiyle türk dil kurumu dergisinde 1959 yılında yayınlanmıştır. meraklısı şuradan ulaşabilir:

    http://www.tdkdergi.gov.tr/
  • rashomon'la birlikte kappa adlı hikayesi de boğaziçi üniversitesi yayınlarından, oğuz baykara tercümesiyle çıkmış olan japon yazar.
  • hikaye sevmeyen bu insana hikayelerini ezberleten japon hikayecidir.

    boğaziçi üniversitesi yayınevinden çıkmış raşamon ve diğer öyküler kitabı, japoncadan türkçeye çevrilmiştir; ama ne yazık ki bulunmamaktadır artık. elimde tek kopya var, birine değil vermek göstermeye korkuyorum bu kitabı.

    *
  • (bkz: mandalinalar)
  • kutsalı sanat olan büyük yazar.
    eserlerine baktığımızda, kesin bir tarzın peşinde değil sadece estetiğin peşinde koşmuştur. onun için yeninin ya da eskinin önemi yoktur. öykülerinde bazen modern konuları işlerken, eski bir halk efsanesini konu alabilir. gerçekçilik ya da mistiklik onun için sınır değildir. öykülerinde köylerinden geçen trenin nereye gittiğini merak ettiği için tren rayının peşinde koşan bir köylü çocuğunun terliklerini betimleyebilecek kadar "realist" bir yazar olurken, bazen cehennemden kurtulmak için bir örümcek ağı uzatabilir. bir öyküsünde eski çinde imparatorun emrinde yaşayan bir ressamın yaratma tutkusunu işlerken, başka bir öyküsünde bambaşka üslup ve yapı ile şehirde yaşayan iki kız kardeşin ilişkisi ele alabilir. tek amacı estetiği hikaye formuna sunabilmektir. bu uğurda, toplumla ya da edebiyat çevresi ile uyuşmazlığı önemsemez. estetiğin huzurunda kendi kişiliği ve inançları dahi önemsizdir.
    estetiğe olan bu tutkulu inancını hayatından bir olay ile açıklamak isterim. öykü üzerine yazdığı denemelerde otobiyografik öykülere karşı çıkar ve onları değersiz görür. daha sonraları, kendi otobiyografik öyküsünü yazar. çünkü kendisi bugünün tanısı ile "paranoyak şizofreni"'dir ve kendisinin otobiyografik öyküsü bu yüzden hiç şüphesiz büyük bir değer taşıyacaktır. ve "çarklar" adlı öyküsünü yazar. bir psikozun günlük yaşamını betimleyen bu eser, karakterin (yani kendisinin) düşünce zincirlerini, ilişkilerini ve yaşamını kontrol altına almış bu psikopatolojinin, sanatsal bir çerçevede gerçekçi bir betimlemesini sunar. onun için kendi hayatını mahveden bu hastalık, sanatın estetiğine hizmet etmek için bir araç olur ve bu aracı kullanırken daha önce otobiyografik öyküler hakkında ne düşündüğü önemsiz kuruntulardır. aslolan ve hizmet edilen, edebiyatın sanatsal değeridir.
  • 35 yıllık hayatında 38 edebiyat eseri vermiş yazar. tüm eserlerini 1914-1927 yılları arasında 13 yıllık bir zaman diliminde yazıyor.
    hayatını intihar ederek sonlandırıyor.
    ne yazık ki biz sadece boğaziçi üniversitesi yayınları çabasıyla çıkarılmış rashomon adlı eserini okuyabiliyoruz.
hesabın var mı? giriş yap