razzle dazzle

• chicago soundtrack'inden şahane bir şarkı, bence soundtrack'in en iyisi denebilir.
  richard gere'e prim vereceğim hayatta aklıma gelmezdi ama hakkaten çok güzel söylüyor adam.
  
  buyrun sözleri:
  
  give 'em the old razzle dazzle
  razzle dazzle 'em
  give 'em an act with lots of flash in it
  and the reaction will be passionate
  give 'em the old hocus pocus
  bead and feather 'em
  how can they see with sequins in their eyes?
  
  what if your hinges all are rusting?
  what if, in fact, you're just disgusting?
  
  razzle dazzle 'em
  and they;ll never catch wise!
  
  give 'em the old
  
  razzle dazzle 'em
  give 'em a show that's so splendiferous
  
  row after row will crow vociferous
  
  give 'em the old flim flam flummox
  fool and fracture 'em
  
  how can they hear the truth above the roar?
  
  throw 'em a fake and a finagle
  they'll never know you're just a bagel,
  
  razzle dazzle 'em
  and they'll beg you for more!
  
  give 'em the old razzle dazzle
  razzle dazzle 'em
  back since the days of old methuselah
  everyone loves the big bambooz-a-ler
  
  give 'em the old three ring circus
  stun and stagger 'em
  when you're in trouble, go into your dance
  
  though you are stiffer than a girder
  they let you get away with murder
  razzle dazzle 'em
  and you've got a romance
  
  give 'em the old
  razzle dazzle
  
  razzle dazzle 'em
  give 'em an act that's unassailable
  they'll wait a year 'till you're available!
  
  give 'em the old
  double whammy
  
  daze and dizzy'em
  show 'em the first rate sorcerer you are
  
  long as you keep 'em way off balance
  how can they spot you got no talents?
  
  razzle dazzle 'em
  
  razzle dazzle 'em
  
  razzle dazzle 'em
  
  and they'll make you a star!
• deep purple'ın bananas albümünün 4. şarkısı.
• deep purple şarkısının sözleri şu şekildedir:
  
  i don't have the time of day
  i don't know what day i is
  someone's falling on my head
  get up…get up
  we're going out on the raz
  
  razzle dazzle
  call it what you want
  to me it don't matter
  it's where i belong
  it's a matter of distinction
  a real fine line
  between an orgy of destruction
  and a wonderful time
  
  this room's so cold and bare
  there's nothing here for me
  i've got to find some heat somewhere
  get up…get up
  we're going out on the raz
  
  razzle dazzle
  call it what you want
  it really doesn't matter
  when i'm bangin' on a gong
  while someone's holding out
  to a willing congregation
  and we can all forget about
  the state of the nation
  
  can't hear a thing
  but i see your lips are moving
  i'm working on my thinking
  and i think it's improving
  i'm going to get the blame
  so i might as well deliver
  if only i can swim across
  this weird human river
  
  i know i started out
  with the best of intentions
  some blinding inspiration
  and a few not-to-mention
  and now i'm looking deep
  into the last dying embers
  shouting what are we doing here
  and nobody remembers
  
  i've lost a friend or two
  i don't know where they have gone
  only one thing i can do
  get up…get up
  i'm going out on the raz
  
  razzle dazzle
  call it what you want
  to me it don't matter
  it's where i belong
  it's a matter of distinction
  a real fine line
  between an orgy of destruction
  and a wonderful time
• orjinali bill haley`e ait olan keyifli şarkı..
• lost'un 3x14'üncü bölümünde, dizinin içinde bir dizide oynayan nikki'nin, bir anda gaza gelip etrafındaki adamlara tekme atmadan önce sarf ettiği tuhaf söz. "dağılın lan!" gibi bir şey diyor sanırım. mot a mot çevirirsek de, "hengame bulanık!". kavgadan önce söylenecek iyi bir söz gibi durmuyor. gerçi karşıdaki adam gülmekten konsantre olamaz belki, dövmek kolay olur.
• (bkz: cajun bingo)
  
  yasadışı oyun.
• (bkz: dazzle camouflage)
• ingilizce, süs, gösteriş,
  ya da yavanlığı veya eksikliği hatayı örtsün diye yapılan şatafat, bilemedim türkçe ne diyorduk buna. süslemek, fazladan katmak vs. anlamında fiil olarak da kullanılır.
  edt: buldum, kuru gürültü.
• jack london istiridye korsanı olmaya karar verdiğinde jennie dadı'sından 300 dolara yakın borç aldı. bu para ile 'fransız frank' lakaplı birisine ait olan 'razzle dazzle' adına sahip yelkenliyi mürettebatıyla beraber satın aldı.
  
  kendi anlatısına göre, london'ın fabrikalarda birer yük hayvanı olarak çalışmayı bırakıp soğuk tuzlu su zerrelerini yüzünde hissederek razzle dazzle'ı yüzdürmeye başlaması, bir gün içinde gerçekleşmişti.
  
  jack london istiridye korsanılığı yaparak iyi para kazanmasına rağmen canından çok sevdiği razzle dazzle'ı diğer istiridye korsanlarının kundaklaması sonucu kaybeder.
• istanbul merkezli bir organizasyon şirketi.