• yapildigi donemim en $aa$ali ingiliz okyanusa$iri yolcu gemilerinden. o donemki tabiri ile steamer. sonralari ikinci dunya sava$inda icindeki luks aksam sokulup, asker ta$ima gemisi olarak muttefiklere cali$ti. cok buyuk ve cok hizli oldugu icin, okyanusu alman denizaltilarina takilmadan gecmenin en iyi ve verimli yoluydu. asla saldiriya ugramadi, sava$ suresinde yuzbinlerce asker ta$idi. sava$tan sonra tekrar luksle$tirilip yolcu gemisi oldu.
  • 2.si dünyanın en büyük transatlintiği ünvanına sahip ingiliz bandıralı gemi.

    inşaatı ve yüzey işçiliği yeni tamamlanan queen mary 2 gemisi, fransa'nın st. nazaire tersanesindeki kızağından törenle dalgalara salınarak gelecek ayki ilk seferi için ingiltere'ye uğurlandı. atlas okyanusu'nda yolculuğuna başlayan gemi, ingiliz işletmeci şirket cunard lines'a teslim edilmek üzere tersaneden ayrıldı.

    dünyanın en büyük transatlantiği, 342 metre boyunda, 71 metre yüksekliğinde. 2 bin 600 yolcu alıyor.23 katlı gemi ilk seferini 12 ocak'ta southampton-fort lauderdale (florida-abd) arasında yapacak. geminin 1. mevki "lüks kamara" tek kişilik bilet fiyatı 50 bin dolar.

    saint nazaire tersanesinde queen mary'nin borda iskelesi 5 hafta önce çökmüş, yapımda çalışan 20 bin işçinin ziyaret için gelen yakınlarından 15 kişi hayatını kaybetmişti. bunun için tersanedeki tören havai fişek görkeminden uzak yapıldı.
  • gorevini 1967 de sona erdirip, son kez long beach e giden gemi. suan halen luks bir hotel olarak turistlere hizmet etmektedir. (bkz: california)
  • (bkz: queen mary 2)
  • 83 bin groston ağırlığında nakliye gemisi
  • gemi turu sirasinda bize rehberlik yapan yasli amca dogru soyluyorsa halihazirda aktif olarak calisan cruise'lar da dahil olmak uzere herhangi bir gemideki en buyuk odaya sahip gemidir. bahsedilen oda birinci sinif yolculara ait yemek odasidir. rehber amca ek olarak havalandirmanin ve elektrikle isitmanin kullanildigi ilk gemi oldugu bilgisini de verdi. yolunuz long beach'e duserse gezmenizi tavsiye ederim.
  • ''onu long beach'e getiren kaptandan görevi devraldığımda kendisi; she lives and breathes, demişti. pek ciddiye almamıştım ancak bunca sene beraber yaşadıktan sonra kesinlikle söyleyebilirim ki; she really does live and breathe.''

    böyle dedi bize gemiyi gezdiren koca kaptan turun sonunda. o bunu söylerken zaman havada asılıydı sanki, tüylerimiz zaten diken diken. ben aslında mühendislik turuna katılmıştım ama *makina dairesinden çok daha fazlasını görüp çok daha özel şeylere şahit olmuştuk. savaş zamanından üniformalar, bembeyaz bir piyanonun yanı başına kurulmuş nefis sofralar, sınıf sınıf sergilenen kamaralar, gemide seyahat etmiş ünlülerin tabloları ve daha neler neler. bu arada geminin en popüler turu aslında hayalet turu çünkü ciddi ciddi öcülü olduğuna inanılıyor.

    her haliyle rasyonel bir insan izlenimi veren ve hayalet turunun safsata olduğunu çekinmeden söyleyen kaptanımız tur esnasında bir an donuklaştı ve içinde bulunduğumuz koridordan hızla su almakta olan geminin kapanan kapılarından birinin arasında can veren genç denizcinin ölümünü sanki an be an yaşamaktaymış gibi anlattı. sonra, biraz da sesli düşünür gibi ya da bir şey itiraf eder gibi dalarak, bu elim olayı bunca senedir mantıklı sebeplere dayandıramadığını söyledi. o bunu söylerken tam da o kapının dibindeydik. o anın enerjisini kelimelerle ifade edemem. bir genç gözümüzün önünde can verdi sanki orda, tam o anda ve hiçbirimiz hiçbir şey yapama*dık.

    biraz tuhaf, müthiş gizemli ve mağrur bu gemi long beach'e demirlidir. sağlı sollu büyük zincirlerle hareket kabiliyeti sınırlanmış olsa da hayran olunası bir asaletle yüzmektedir.
hesabın var mı? giriş yap