quality time

• bosa harcanmamıs, iyi/güzel/hos degerlendirilmis zaman demek(olsa gerek)tir.
• gecirilen zamanda nicelikten cok niteligin onemli oldugunu belirten bir terim. dolu dolu gecirilen, kisa da olsa dolu dolu oldugu icin iletisimin ve alisverisin yogun olmasi nedeniyle kaliteli zaman terimi kullanilmaktadir.
  
  ozellikle calisan annelerin cocuklari ile gecirdikleri zamanin nasil olmasi gerektigini tanimlarken kullanilan bir terim. butun gun evde oturan ve cocugunu gelmis gecmis en buyuk cocuk ve yetiskin bakicisi olan tv onunde birakan anne ile isten dondukten sonra yogun olarak dolu dolu, paylasim icinde 2 saat zaman geciren anne ornegi verilir. tabi calismayan anneleri kotulemek icin degil de cogu zaman guzel bir uc ornek icin bu kullanilir.
• birbirine ayrilmis zamandir. karsilikli.
  
  bilerek ve isteyerek, cani gonulden orada ve o zamanda olmayi arzu ederek kazanilan/kazanilmis zamandir.
  
  iliski her ne ise, onun en temel besinidir.
  
  evet suresinin hic bir onemi yoktur. quality time, samimiyetle icerigi zenginlesen zamandir.
  
  icerigin zenginlesmesi icin caba harcanan zamandir.
  
  birbirini dinleme, duyma, duyumsama zamanidir. hatta bu becerileri gelistirme, kafa yorma zamanidir.
  
  bu zaman dilimine odaklanabilmektir. odaklanarak deger verebilmektir.
  
  birbirine susamayi, acikmayi, ihtiyaci doyurabilmektir. karsilikli.
  
  enfes bir sevismedir. kalbini ve zihnini de bedenin kadar cirilciplak ve hareketli kilabilmektir.
  
  yakin olmayi saglar. zedelenemeyecek bir yakinlik...
  
  quality time, birinin oburunden talep etmesiyle olacak sey degildir.
  
  bu zamanin bir buyusu vardir, kendinden menkul.
  
  bu zamana, zamansiz bir darbe onu sivi azota sokmaktir. (yasamsallik derecesinde acil durumlar disinda diyeyim)
  
  quality time, birkac bolumlu olamaz. burada keselim sonra devam edelim gibi bir yaklasimi kaldirmaz.
  
  o anin vardir. kiymetini bilmek durumunda oldugun...
  
  yasanilan bir quality time digerine benzemez. her biri biriciktir.
  
  daha sonra bir tane daha yakalansa bile bu, ne bir oncekinin devami olacaktir ne de bir sonrakinin garantisi.
  
  quality time, kendinde oburune bir "ev" yapmaktir, oburundeki "ev"ini yasamaktir.
  
  quality time, icerigi ne olursa olsun, size huzur verir. topyekun ve sapasaglam bir nefes gibi... verilen/alinan.
  
  bu nefesin canlandirisinin kuvveti baska hicbir paylasima benzemez.
  
  baska hicbir paylasim sizi boylesi tazelemez.
  
  quality time, iliski her ne ise, onu dantel gibi islemektir. karsilikli.
  
  quality time, birbirinin kalbine ve zihnine (de) emek vermektir.
• kadın saçmalığı.
• aynı zamanda my wife and kids ikinci sezon on üçüncü bölümünün adı.
• aynı zamanda yönetmenliğini chris lamont'ın üstlendiği 2008 tarihli bilimkurgu.
• iyi değerlendirilen ve kullanılan zaman. tadına varılarak, dolu dolu geçirilen zamandır. işte bu yüzden de tembellik öyle alelacele yapılacak bir şey değildir, kendisi bu sınıfta incelenmelidir.
• akıllı telefona ne kadar zaman harcadığınızı yüzünüze vuran dürüst bir android uygulaması. gün sonunda insanı şaşırtan sonuçlar çıkıyor. farkında olmadan en verimli zamanlarımı bu alete harcadığımı anladım.
• hakkını verdiğiniz, her bir saniyesini verimli geçirdiğiniz zamandır.
  
  ayrıca telefonda ne kadar vakit geçirdiğinizi ölçen bir uygulamanın adıdır. bir arkadaşım 7 saat instagram görünce programı kaldırdım dedi. e dedim instagrama girişini azalttın mı? sessizlik.
  bugün yükledim, sonuçlarımı bekliyorum.
• zamanı verimli kullanma obsesifi (ama bu konuda gayet başarısız) orta sınıf amerikalıların sıklıkla kullandığı bir tabir. sapla samanı birbirine karıştırdıkları için, sosyal ilişkilerdeki zaman için de kullanmaktalar.
  
  ilginçtir ki bu tabir türkçeye olduğu gibi alındı ^* ama bununla yetinilmedi ve time çıkartılıp quality kelimesi her sosyal kavram için joker bir niteleyici haline geldi; insan, kadın, erkek, ilişki, birliktelik, arkadaş, çevre, yaşam, sohbet, düşünce, iletişim, sosyal ortam..
  
  sıfat fakirliği genellikle sözlük dağarcığındaki zayıflıktan ileri gelir ama bu o dilin sözlüğünden ziyade o kişinin sözlüğünün zayıflığıdır.