• umberto eco'nun 2010 da yayımlanan kitabı.
  • prag mezarlığı, avrupa’nın en eski sinagogu olan staronova’nın yanı başında. umberto eco’nun bir kitabına ismini verdiği enteresan mezarlıkta taşların üzerinde balık desenleri, üzüm salkımları var. golem’in yaratıcısı olan haham'da bu mezarlıkta yatıyor.
  • umberto eco’nun bu güzel eserini okuyorum. 53. sayfada “parisli entelektüellerin bazıları yahudilere karşı duydukları tiksintiyi dile getirmeden önce en iyi arkadaşlarından bazılarının yahudi olduğunu söyler” diyor.

    çok tanıdık..
  • sahte belge düzenleme yeteneğini sonuna kadar kullanan antikahramanımızla;komplo teorilerinden, politik olaylardan,gastrominiden, psikiyatriye uzanan bir yolculuk.
  • "işte şimdi de buradalar. kim olduklarından kuşkulanmadığımız zamanlarda bile buradaydılar.
    (bkz: marat) kimdi? gerçek adı mara idi. ispanya'dan kovulmuş sefarad bir ailedendi, ibrani soyunu gizlemek için protestanlığı seçti.
    marat: cüzamın kemirdiği, pislik içinde ölen bu akıl hastası sürekli izlendiği ve öldürüleceği vehmi ile yaşayan tipik bir yahudi idi ve pek çok hıristiyan'ı giyotine yollayarak onlardan intikam almaya çalıştı.
    carnavalet müzesindeki portresine bakarsanız, sapık, sinir hastası birini görürsünüz; robespierre ve öteki jakobenler gibi yüzünün iki tarafı asimetriktir ve bu da onun dengesizliğini açıklar"
  • kitaba ilişkin öncelikle bir roman olmadığını belirtmem gerekiyor, eco kitabın sonunda baş karakter haricindeki tüm kişilerin gerçekten yaşadığını ve anlattığı olayların gerçekten var olduğunu açıklamıştı. dolayısıyla hadi bir roman olsun içinde komplolar olsun, yahudiler olsun diyerek okunacak bir eser değil.

    okunması oldukça zor bir kitap,bu zorluğunun altında 2 temel sebep yatıyor; ilki eco’nun entelektüel birikimini kitaba kusmuş olması, o kadar ciddi bir bilgi birikimi ki bu sadece bir olayı bilmeniz değil o olayla ilintili tüm konuları bilmenizi bekliyor. dolayısıyla kitabın gerçekten hakkını verebilmek için her şeyi araştırmanız gerekiyor.

    ikinci ve bence asıl sebep ise kitabın garip olması, gerçekten kitap ve karskterleri yazarı kadar tuhaf. kitap temelde 3 kişi tarafından anlatılıyor; bir anti kahraman olan simonini, simonini ile aynı bedendeki diğer karakteri rahip piccola ve olayları anlatan 3. kişi. rahip piccola ve simonini’nin aynı bedeni paylaşan farklı karakter olması, farklı anılarının olması birbirlerinin hayatını da uzaktan gözlemleyebilmeleri ve kitaptaki psikanaliz atıfları bu durumun sebebinin çoklu kişilik bozukluğu olduğunu düşündürtüyor. ayrıca simonini karakterinin kadın nefretinin altında yatan bastırılmış bir cinsellik ve bunun sonucunda aseksüel bir karakter oluştuğunu da belirtelim.

    anti kahramanımız simoni’nin nefret listesi çok kalabalık kadınlardan cizvitlilere kadar uzanıyor, ancak nihai düşmanı yahudiler olarak tasvir edilmiş. burada açıkça belirtilmesi gereken şey eco bu kitabı yahudi düşmanı olarak yazmadı, burada tarihi gerçekleri bu şekilde ele almayı tercih etti.

    kitabın temeli aslında toplum mühendisliği üzerine kurulu, belirli grup ve kişilerin nasıl ötekileştirildiği, kullandıkları hileli yöntemler ve sahte belgelerle toplumda nasıl bir algı yaratabildiklerini inceliyor. prag mezarlığı ismiyle hazırlanan sahte ve düzmece evrakların süreç içerisinde gerçek olduğuna dair bir algı oluşturulduğunu ve sonucunda “siyon belgeleri protokolleri”ne dönüşümünü anlatıyor. dolayısıyla yahudilerin gerçek yüzüne ilişkin değil, toplumların gerçek yüzüne ilişkin bir kitap.

    kitabın içerisinde mistisizm, avrupa tarihi, gizli servisler, cinayetler, komplolar, isyanlar, dini ayinler, milletler arası dalavereli işler, toplum mühendisliği, katolik din adamları ve ötekileştirme ögeleri bulunuyor. dolayısıyla karman çorman bir sepet gibi görünse de tüm kavramlar tek bir amaç doğrultusunda manipüle ediliyor; toplum algısı ve düşünceler savaşı.
  • ilk sayfadan çevirmenine acidigim kitap. benim gibi az roman okuyan için çok ağır. prag'a gidiş öncesi gaza gelip okuyayim dedim ama burnumdan kan gelmek üzere.
  • çok güzel bir eser olmasına karşın çevirisi ne yazık ki çok kötü. kitabı google çeviriye yükleyip çıktısını alsalar şimdikinden daha anlaşılır bir metin olurdu.
hesabın var mı? giriş yap