• iki farkli noktadan gozlenen cismin konumunda olusan degisim.
  • refleks olmayan fotograf makinelerinde bakacin ilettigi ve objektifin film üzerine düsürdügü görüntüler kabaca es olmalarina karsin farklilik gösterirler.bu tür makinelerle yapilan yakin veya ayrinti cekimler paralaks hatasi bakimindan istenmedik sonuclar dogurabilir.
  • (bkz: parallax)
    (bkz: paralax)
  • bir gök cisminin yeryüzünün yörünge çapına doğru yaptığı açı
  • yıldızların, yerküreye olan uzaklıklarını hesaplamada kullanılan bir yöntem.

    dünyadan güneşe, güneşten yıldıza, yıldızdan da tekrar dünyaya birer çizgi çekildiğinde oluşan üçgenin açıları yardımıyla yıldızların uzaklıkları hesaplanabilmektedir. bu yöntem ancak 3000 ışık yılı uzaklığa kadar olan hesaplamalar için sağlıklı sonuçlar vermektedir.
  • dünya'nın güneş etrafında dönerken değişen konumu nedeniyle, yakın yıldızların görünür konumlarında meydana gelen küçücük dönemsel değişim. yıldız ne kadar yakınsa, değişim o kadar büyük olur. uzaklık açısı yaysaniyesi cinsinden olmak şartıyla, yıldızlara olan uzaklık parsek bazında, basitçe 1/uzaklık açısıdır (ışıkyılı bazında 3,2616/uzaklık açısıdır).
  • zizek'in magnum opus'u "parallax view" da nihayet "paralaks" adıyla çevrilmiştir. encore yayınlarının "gıdıklanan özne" kitabı gayet güzel bir çeviri olmasına karşın bu sefer ki çevirmen değişmiş. umut edelim ki çeviri de umut ettiğimiz gibi olsun.
  • zizek'in paralaks tanımı, birbiriyle çok yakın hatta üst üste duran ama hiçbir şekilde dolayımlanmayan ve sentezlenemeyen iki olayı, durumu perspektif kaydırma yöntemiyle bağlantılı kılma üzerine dayanıyor. bu paralaks tanımıyla zizek, hegel'in üstüne bir de lacan'ı eklemleyerek elde ettiği özgün marksist okumasına farklı bir ufuk katıyor. bu perspektif aslında marksizmi klasik defolarından kurtarmak, gerçeklik ile marksizm arasında oluşan yarığı kapatabilmek için.

    kuşkusuz yarık dendiği anda burada kant'tan başlayarak gelen bir bilinemezlik, erişilemezlik ve lacan'la devam eden tatmin edilemez tutkusal bir boşluk sözkonusu edilebilir: gerçeklik ile hakikatin kesişmekten uzak, sonsuza kadar paralel bir seyir izlemeleri hali de denebilir bunun için. zizek bu yarık durumuna karşı yine kendi dinamikleri üzerinden hegel'i ve kapsayarak aşmayı çıkarıyor. yarık kapanacaktır kuşkusuz zizek için... ama kapanan yarığı bir taş gibi düşünürsek bu taşın başka kafalar üzerinde yeni yarıklar açmayacağını kim iddia edebilir?
  • kognitif bağlamda çift uzayın izdüşümsel zamanlaması.
hesabın var mı? giriş yap