• (nesnede) ufak tefek parlak noktaciklar.
  • (gokte) yildizlar
  • (insanda) ne oldugunu tam tarifleyemedigim bir sey. gozlerde, yurekte, beyinde olan; yildiz gormus gibi heyecanlandiran, digerlerinin arasindan sivrilip cikmasini saglayan, insanin icini isitan... bir yetenekler yumagi mi, bir yasama bakis mi, bir durus bir soyleyis sekli mi... piriltili insanlar var iste... beni peslerinden surukleyen.
  • kötü* bir kız ismi.
  • güvercinlere takla atması veya dönmesi için kuş sahibi tarafından verilen işaret.
  • yürekten yüze yansıyanışıltı.
  • ask kalbe girince gozlerde beliren guzellik.
  • çocuk gözlerinde oluştuğunda daha bir anlamlanan olgu.

    oturmuşlar bir kaç bilezik ile kolye yapmışlar. elleri minicik ama yapmışlar. bilgileri de az belli netekim yetmeyen boncuklar yerine başka boncuklar koymuşlar, bağlantı yerlerinde ipleri fazla tutmuşlar, kopçaların bazılarını da ebeveynlerine yaptırmayı akıl etmişler belli. sonra da satmaya çıkmışlar bi pazar günü. muhtemelen büyük bir umutla beklemeye başlamışlardır da sonra yavaş yavaş kırılmıştır umutları. eh tabi sokaktan geçerken onlara gülümseyen, takdirlerini belirten insanlar olmuştur ama ya satış? hani öyle illa “satalım bu işten para kazanalım” cümleleri değil de beyinlerinden geçen “bakalım insanlar para verecek kadar beğenecekler mi yaptıklarımızı” merakı kalpteki. satışla ilgili sorular esasında bu merakın cevaplandırılması yani.

    pazar mahmurluğunda kıvranırken öğle üstü hatun geldi. “şöyle bir uğrayayım” demiş de bizi aslan ile yakaladı beraber.

    - size kolye aldım.
    - ne kolyesi kızım??
    - gelirken iki küçük kız gördüm. kolye bilezik falan yapmışlar satıyorlar. bi kadın başlarında “aman çok da iyi yapmışsınız, aferin bak ne güzel yapın satın” diye car car konuşuyodu. ben de “siz de alsanıza hanfendi” dedim”
    - ee kadın ne dedi?
    - almıycam dedi.
    - israr etmişsizndir sen şimdi.
    - hahahaha. evet ısrar ettim. sinirlenerek uzaklaştı. kadın çok komikti kızlar da pek tatlılardı vallahi!! bakın bunları size aldım!

    dedi ve çantasından bi kaç şıngırdak takı çıkardı. bir tanesini beğendim taktım koluma. gri parlak taşlardan yapılmış bir bilezik. pek de hoşuma gitti açıkçası.

    çıktık sonra evden aslan ile bi kaç saat sonra. bilezik hala kolumda. yokuşu tırmanırken sol kaldırımdan ince bir ses geldi:

    - bileziklerle kolyeler var. bakmaz mısınız?
    - bizim arkadaş sizden almış bile. bakın taktık çoktan. teşekkürler.
    - ...

    üç nokta suskunluğu ikisininde yüzündeki hayretin temsilcisiydi tabi. hem de nasıl bir hayret!!! bir de gözlerinde ki pırıltılar tabi. tarifsiz!!
  • #gülseren'in şiirinden dörtlük#

    gitsende ve hiç gelmesende
    beklediğim sen değilsin aslında
    belki yanlız gözlerindeki pirilti
  • ışık gülmek olsaydı, prıltı tebessüm olurdu...
hesabın var mı? giriş yap