bisküvi çocuğu ^*

• karşılaşıldığı yerde tekme tokat girilesi çocuk. bir örnekle pekiştirirsek;
  
  yıl 1993 civarı efendim. biz bir yaz günü arkadaşlarla bütün mahallenin ağaçlarına meyve toplamak amaçlı dalıyoruz. kirazıydı eriğiydi kayısısıydı ayvasıydı koparmışız dalından. böyle hem sohbet muhabbet, hem de işte yiyelim içelim tandanslı bir seyir halindeydik yani. baya yürüdükten sonra mahallemizin zenginlerinin oturduğu caddeye geldik. o sırada gözümüze ayvaları baya olgunlaşmış bir bahçe çıktı. biz her zamanki gibi ağacın dallarına çıktık göz haklarımızı toplamak üzere. bahçenin ait olduğu evde de kimse yok gibi duruyordu. daha bir rahattık. neyse efendim biz tam imece usulü ayvaları toplarken elinde bisküvisiyle bir çocuk geldi. erketeye yatan arkadaş da iplemedi küçük çocuğu tabi. ama çocuk birden "maaamiiii mamiiii^*" diye bağırmaya başladı. tabi biz hayatmızda o zamana kadar mami nedir bilmediğimiz duymadığımız için "la bebe deli amına koyiyim" diye gülüyorduk. "tamam la sana da veririz ağlama" gibilerinden kahkahalar eşliğinde çocukla dalga geçiyorduk. ama çocuk durmuyor "maaamiii maaami" diye götünü yırtıyordu. sonra, karşı evden bir yaşlı teyze ve orta yaşlı iki adamın bize doğru koştuğunu gördük. "laheay aha gaçın la gaçın" demeye kalmadan 3 kişilik sinirli grup yanımızda bitivermişti. biz ağaçta kalmış kediler gibi dallardan melul melul bakarken gruptan en sinirli olanı bize (3 kişiydik) inin işareti yapıyordu sakince. biz yavaştan yavaştan yusuf yusuf şeklinde indik. ilk ben indim. ağaçtan inmemle adamlardan birisinin tokadını yemem bir oldu. üstüne üstlük kulağımı da çekti daha sonra. "mami mami" diye bağıran bisküvi yiyen çocuk ise yaşlı kadının eteğinin dibinde bize pis pis sırıtıyordu. o an "ya abi insan değil misin bize vuracağına şu oğluna (öyle zannediyorum) vur. türk mü gavur mu belli değil? insan ninesine mami der mi? icat mı çıkardınız amına koyiyim? zengin değil misiniz her şeyi bozcaksınız arkadaş. mamiymiş, ben haminneme mami desem "orospu çocuğu, gavurun dölü" diye ritm tutarak mahallenin öbür ucuna kadar kovalar lan" diye içimden geçirdim. bir an söyleyecek oldum. lakin hem yiyeceğim dayağın katlanarak artmasını düşündüm, hem de böyle bir şey söylediğimde mehmet arkadaşımdan "oğlum daha çocuğuz lan biz neler diyosun öyle" tepkisi alacağımı hissettiğimden sustum içime attım. ama bisküvi çocuğunun sırıtmasına da katlanamıyordum... bu sırada da adamlar arkadaşlarımı sıradan geçiriyordu. ben ise sırıtmaya devam eden ispiyoncu şerefsize takılmıştım. bekledim bekledim. herif "hadi defolun" dedikten sonra, kaçmaya hazır bi şekilde adama dönüp "akşam babamı getirecem ananızı sikecek" dedim çocuğa da tükürdüm. kaçarken de el hareketi çektim. akşam olduğunda ise ne babama şikayet ettim ne de "olm o çocuğu sikelim öldürelim" şeklinde gaz veren arkadaşlarıma uydum. onlar da sonra unuttu zaten...bir dahaki yaz o çocuğu gördüğümde ise elinde yine bisküvi vardı ve akülü arabasına biniyordu. ama benim sinirim geçmişti ya da çocuk bir senede semirmiş olduğundan korkmuştum bilemiyorum.
  
  kıssadan hisse şudur ki; siz siz olun zengin ve bisküvi yiyen el bebek gül bebek çocuklardan uzak durun. maaami...
• (bkz: kitap çocuğu)
• susam sokagındaki kurabiye canavarıyla kendini özdeslestiren alt velet türü,genelde hanımeller tercih edilir
• ankara dolaylarında bisküvi bebesi olarak adlandırılır.