osman özarslan

• okulda tanıdığım, bir ders alarak beraber ödev yapmak şerefine de nail olduğum, özü sözü bir, çalışkan, bir güzel insan. bu haftalarda, birkaç senedir uğraştığı kitabı piyasaya çıkıyor(muş). kitabın başında şöyle tanıtmışlar kendisini;
  yeni kitabı dekalogun başında şu şekilde tanıtılmış;
  
  burdur - çavdır doğumlu. ortaokul eğitimini yarıda bırakmak zorunda kaldı. fırıncılık, bakkallık ve kasaplık yaptı. siyasi suçlardan dolayı defaten yargılandı, aynı sebepten bir süre de hapis yattı. cezaevinden çıktıktan sonra liseyi dışarıdan bitirerek boğaziçi üniversitesi'nde tarih bölümü'nü kazandı. halen aynı okulda, sosyoloji bölümü'nde "taşrada gece hayatı ve muhafazakarlık" başlıklı yüksek lisans tezi üzerine çalışmaktadır. "kemalizm sovyetler sosyalizm" adlı çalışması 2008 yılında yayınlandı. ayrıca 2009 yılında, alp altınörs'ün editörlüğünde "resmi ideoloji ve kemalizm"; 2010 yılında da mahmut konuk ve sait çetinoğlu'nun editörlüğünde, "öncesi ve sonrası ile 1915 " isimli çalışmalara katkıda bulundu. sanat ve hayat, atılım, siyasi vb dergi ve gazetelerde, eleştiri ve incelemeleri yayınlandı. sosyal hareketler, kültür ve kültürel yapılar, ideoloji, taşra, yapısalcı marksizm ve post-yapısalcı felsefe ile ilgilenmekte. ingilizce ve osmanlıca bilir. 2010 yılından beri evlidir. çavdır'da esnaflık
  yaparak geçimini sağlamaktadır.
• oldukça ilginç bir konuyu başarılı bir şekilde ele aldığı yüksek lisans tezini iletişim yayınlarından hovarda alemi; taşrada eğlence ve erkeklik başlığı ile kitaplaştırmış boğaziçi üniversitesi mezunu.
  
  birden fazla kişi tarafından tezi övülünce kendisi ile tanışıp taşra üzerine konuşabilmek istemiştim, ancak henüz kısmet olmadı.
  
  darısı başımıza diyor, başarılarının devamını diliyorum.
• (bkz: hovarda alemi)
• (bkz: #62247299)
• pamukkale üniversitesi'nde yakın zamanda, "organ bağışı-kaçakçılığı yeni tıbbi imkanlar yeni sosyolojik meseleler" başlıklı doktora tezini vererek, doktor olmuş kişi.
• mehmet akif ersoy üniversitesinde kız öğrencileri iki yavşak tacizciye karşı korumuş kahramandır. meselenin üstüne gitmiş, iki yavşağın okulla ilişiğinin kesilmesini sağlamıştır.
  tehdide ve baskıya maruzdur.
  yalnız değildir.
• bugün gazete duvar'da festival yasaklarına karşı bir nevi manifesto kabilinden şiir gibi bir yazı kaleme almış sevgili osman.
  
  "keyfî festival yasakları ve keyfi millîleştirmek
  muktedirlerin fildişi kulesine tırmanabilirsen, orada pudra şekerinden “bunga bunga” partilerine kadar her şey mübah, orada günah işleme özgürlüğü değil, günahın bizzat kendisi yok; sınırsız bir keyfiyet alanı. ama, piizciler, apaçiler, modifiyeciler arabalarının çamurluğuna keyfi hizmete mahsustur yazıp, metruk mahallelere, varoşların kente bakan yükseklerine, karpuz kabuğundan gemilerin yüzdüğü taşranın büyük denizlerine doğru sürerler"
  
  devamı için link:
  
  https://www.gazeteduvar.com.tr/…rmek-makale-1578449
• debe sayesinde bir köşe yazısını gördüm az önce: https://www.gazeteduvar.com.tr/…erim-makale-1649214
  
  şu da ilgili debe entry'si: (bkz: #159167944) (evet debe'ye girmek bu kadar basit: kopi-peyst)
  
  ilgili köşe yazısını okudum. tek bir yorumum var. bilenler bilir şizofrenide çağrışım bozukluğu vardır ve 'noktasız cümleler' şeklinde refere edilir. aralarına virgül konmuş cümlelerin birinin ötekiyle bir bağı genelde yoktur ve anlamlı veya anlamsız kişi sürekli olarak konuşmaktadır, bir diğer tabirle logore olmuştur.
  
  hızlıca özetleyeyim:
  "elbette fatih terim, dolandırıcılığa önayak olmuştur, futbolcularını dolandırmıştır diye bir iddiamız yok, zaten bu yönde bir bulgu da yok."
  
  dedikten sonra (ve önce) olayı teeeeeeeee(eee...) tansu çiller'den alıp susurluk'lara, oradan demireller'e ve manukyan'a bağlayabilmek gerçekten bambaşka bir kafa ürünü.
  
  tek kelimelik özet, yukarıda da belirttiğim gibi (bkz: logore)