• (bkz: ssg)
  • (bkz: gameboy)
  • her şeyin beklendiği, herşey üreticisi. dimağı sana bana açık karakter. kendi elinin fotokopisini çekene kadar güvenilir olmaz ama bunlar.
  • yaptıkları işlere bakılacak olursa azımsanamayacak bir kapasiteye sahip olması gereken kişidir. şöyle ki;

    -ofisin şoforudur
    -ofisin vergi dairesi, vs tür her türlü resmi işlerinin takipçisidir
    -y.dışından gelecek olan misafirleri havaalanında bulmakla yükümlü kişidir (ingilizcesi olmadan)
    -iş çıkışı ofisin taksi bulucusudur sokağın ortasına kendini atarak,
    -fotokopi çeker, bilimum basit tamirat işlerini yapar
    -bazıları ofisin haftalık temizliğinin bir kısmından da sorumludur
    -patronlarının sorup, hemen cevap beklediği konuları hemen anlayıp, cevaplamak cevaplayamazsa usturuplu bir bahane uydurmak durumundadır
    -ofis partilerinde gerekli catering hizmetini sağlamakla yükümlüdür
    -ofis elemanlarının "ya hadi bir şok'a gider misin"lerine kendi keyfi de elverdiğince cevap vermeye çalışandır
    -arada sekreterin yerine de bakar
    -arada ofistekileri güldürür
    -ofisteki çalışanların bekleyenleri ile sohbet muhabbet eder, çay kahve önerir
    -acil evrak yetişmesi gerektiğinde ülkenin bir köşesine kanatlanıp uçabilir**.
  • ofise değil müdürlere hizmet eden kişidir.
    eğer ki araç anahtarları kendisine teslim edilmişse tüm gün araba yıkatıyorum ayağına gezer sokaklarda arabayla.
  • %90'ı ceket altına kot giyerek karizma olduğunu düşünen saçlarını jöle ile kaldıran dışardan baksan şirket sahibi havasında gezen çılgın abiler topluluğunda halay başı çekmektedir.
  • küçümsemeyin, elimden üç tane geçti, biri sanat yönetmeni, ikincisi grafiker üçüncüsü matba yönetiyor şimdilerde, way be, du bi arayayım şu ibneleri
  • bir süredir ofiste herkesin gözü önünde eğlencesine aşk yaşadığım arkadaşımdır.

    -kadın çalışan ile konuşunca ufak tefek kıskançlıklar yapıyor, çalışanları da kınıyorum.

    -sürekli kendisinin ne kadar "gerçek bir erkek" olduğundan bahsedip onu övüyorum.

    -firmanın arkasındaki gizli gücün ceo değil de ofisboyumuz olduğunu her fırsatta iddia ediyorum.

    -çok önemli konularda bazen şube müdürümüz bile kendisine hitaben mail atıp fikir danışıyor.

    böyle bir akım başlamış oldu, devam da ediyor ve hakikaten kakara kikiri çok eğleniyoruz. işin güzel tarafı kesinlikle bir yerme, bir kasıt, vs. yok ve kendi de bunun farkında, kesinlikle gönül koymadan koşulsuz şartsız kendi üzerine düşen bölümü oynuyor.

    ofisboy dediğin böyle olur! *
  • bunlardan biri blog tutuyor bir süredir. ofix'te çalışıyor, arada geyiğini yapıyor, zaman zaman mashable'larda çürüyüp öneri listeleri filan hazırlıyor. ofiste bezdiğim kahve molalarında arada göz atıyorum, hoş.
hesabın var mı? giriş yap