• yıldızların vurduğu durgun, karanlık suda
    beyaz ofelya, büyük, beyaz bir zambak gibi,
    gelin esvapları içinde dalgalanmada.
    uzak ormanda yerlilerin gürültüleri.

    mahzun ofelya, beyaz bir tayf gibi, yıllardır
    dolaşır bu siyah nehrin suları içinde.
    deliliği içinde bir şarkı mırıldanır,
    bir çocukluk şarkısı, akşam serinliğinde.

    rüzgâr göğsünü öper ve açar yaprak yaprak
    sularda ağır ağır savrulan etekleri.
    söğütler omuzlarına sarkar ağlaşarak,
    hulyalı alnına eğilir su çiçekleri.

    dört bir yanına üzgün nilüferler dizilir.
    uykudaki bir ağaç uyanır, zaman zaman;
    bir yuvadan küçük bir kanat sesi yükselir;
    sihirli bir şarkı gelir altın yıldızlardan!

    arthur rimbaud
  • tanpınar'ın takıntı yaptığı, sık sık kullandığı bir imge... (bkz: kör ayna kayıp şark)
  • (bkz: ophelia)
  • güzel bir kedi ismi.
  • müstakbel kızımın adı. kızımız olacaktı..
  • (bkz: john everett millais)

    "millais, temmuz 1851'de yapmaya başladığı ofelya'nın arka plânındaki yeşillik ve çiçekleri, haftanın 6 günü, sabah 8'den akşam 7'ye kadar çalışarak tam 5 ayda bitirmiş.

    millais, ofelya'ya model olarak, arkadaşının bir şapka dükkânında çalışırken keşfettiği 19 yaşındaki elizabeth (lizze) siddal'ı kullanmış. ikinci el kıyafetçiden aldığı bir elbiseyi lizzie'ye giydirmiş, kendi stüdyosunda suyla doldurduğu ve kandillerle alttan ısıttığı bir küvete sokmuş ve ofelya'yı bitirmek için tam 4 ay daha harcamış.

    kandiller bir keresinde sönmüş ve lizze'nin şiddetli bir soğuk algınlığına yakalanmasına sebep olmuş. kızın babasının, ressamı mahkemeye vermekle tehdit etmesi üzerine millais doktor faturalarını ödemeyi kabul etmiş ve hâkim karşısına çıkmaktan öyle kurtulmuş. fatura miktarına gelince... o zamanın parasıyla 50, günümüz parasıyla 7 bin sterlin, yani tam 80 bin lira!"

    "millais'in oğlu john, mektuplarından birinde babasının çiçeklerinin gerçekçiliğinden bahsederken, öğrencilerini kırlara götüremeyen bir botanik profesörünün, çiçekleri göstermek icin onları ofelya resmini görmeye götürmesini anlatıyor."
  • lisa klein'in kitabının adı. bazı kitaplar vardır aklınıza ne zaman gelse boğazınız düğümlenir. bu kitap benim için onlardan biri. lise zamanında okumuştum ve sonunda çok ağlamıştım. merak ediyorum yine okusam aynı duyguyu yaşarmıyım diye. ama bir taraftanda tekrar okumak istemiyorum. o büyüyü bozmak istemiyorum. çünkü bu kitap aklıma gelince o anı tekrar yaşıyorum. odamda masamın başında oturuyorum ve kitabın son sayfasıyla göz yaşlarım akmaya başlıyor. inanır mısınız bilmem ama yanaklarımda göz yaşlarımın sıcaklıgını hissediyorum. çok özel bir kitap benim için. belki çok etkileyici değil, belki güzel değil, belki çok saçma... bilemiyorum. ama benim bir şekilde kalbime dokundu işte. belki de ergenliğin verdiği hislerle oldu bu. bilemiyorum. ama yine de okumanızı tavsiye ederim.
  • fransız şiirinin büyük ismi, aynı zamanda profil resmimin sahibi olan (bkz: arthur rimbaud) un kitabının adı.

    yıldızların uyuduğu, sessiz, kara dalgalarda ofelya iri bir zambak, yüzüyor duvaklı uzanmış sulara... - avcı borularının ezgisinde bak.
hesabın var mı? giriş yap