musavver

• "tasvir" ile aynı kökten gelir. "biçimlendirilmiş" demektir, temelde iki farklı manada kullanılır.
  1-) tasavvur edilmiş yani "düşünülmüş" ya da "tasarlanmış". bu manasına genellikle yakın tarihte pek rast gelinmez.
  2-) tasvirli yani resimli. bu anlamı sıklıkla seyahatnamelerde ve benzeri yayınlarda görülür ^*. eski dergi ve gazeteler de eğer resimlilerse bu şekilde sunulur^*.
• suret içeren, tasvirli, resimli.
  
  bugün adında resimli geçen (ör: resimli hayvanlar sözlüğü, resimli ingilizce türkçe sözlük, resimli ansiklopedi, resimli namaz hocası, resimli cinsel terapi el kitabı, resimli dünya tarihi gibi) zibilyon tane basılı yayıma bir dönem musavver deniyordu. (ara: musavver)
• arapça tasvir “şekil vermek, şekillendirmek”ten musavver,
  1. bir şekle, bir biçime konulmuş, şekil ve sûret verilmiş.^*
  örn. --> şeksiz ol hod bir musavver nûr idi / anı görmezdi şunlar kim kûr idi (bkz: süleyman çelebi)
  
  2. resimlerle süslenmiş, resimli.
  örn. --> “musavver osmanlı târihi.”
  örn. --> çocuklar artık başka bir meşguliyet bulmuşlar, musavver kitaba ihtiyaçları kalmamıştı. (bkz: halid ziya uşaklıgil)
  
  3. zihinde tasarlanmış, düşünülmüş, canlandırılmış, tasavvur edilmiş.^*
  
  * musavvere (sıf.): musavver kelimesinin tamlamalarda ortaya çıkan aynı mânâdaki (bkz: müennes) şekli: “kütüb-i musavvere: resimli kitaplar.”^*
  
  kaynaklar:
  1- musavver/lügatim
  2- tdk
• osmanlıca yazılan eski sözlüklerde, kitap kapağında sık kullanılan kelime. tasvirli çizimli anlamına gelir. mim-sad-vav-re harfleriyle yazılır.
  
  musavver lügat= illustrated dictionary, le dictionnaire illustré denilebilir.
• resimli. resimlenmiş.
  
  (bkz: tasvir), tasavvur