• bir frank capra filmi
  • 1941 yapımı film para ve iktidar hırsının ınsanları nasıl degıstırdıgı temasını ısler
  • başrolünde james stewart'ın oynadığı film
  • aynı zamanda lois and clark the new adventures of superman dördüncü sezon on dördüncü bölümünün adı.
  • frank capra 'nın yine umutlarla dolu ama diğer filmlerinin gölgesinde kalan eseri.

    mr. smith goes to washington 'un 1939 yılında çok beğenilip ilgi görmesinin ardından 2 sene sonra çekilmiş benzer bir konsepte sahip bir filmdir. ilk filmden sadece edward arnold bu filmde vardır. mr. smith'in kadrosunda jean arthur ve james stewart vardı hatırlarsanız, bu filmde yine sağlam bir kadro söz konusu: gary cooper ve barbara stanwyck. ancak iyi bir yönetmen, iyi bir kadro mevcut olmasına rağmen çekilen filmin başarısının gölgesinde kalmıştır. gereksiz uzun diyalogları, düşük temposu ve mükerrer bir hisle kotarılmış olması bunun sebebidir diyebiliriz. bu arada unutmadan, çok takdir ettiğim barbara stanwyck'in oyunculuğunun hızla ivme kazanıp görkemli hale gelmesi savaş sonrasına denk gelir, bunu not alalım.

    şunu net olarak söyleyelim: capra, dönem koşullarının da etkisiyle - buna rahatlıkla parıltılı otuzların savaş dönemine dek uzanan etkisi diyebiliriz - olumlu bir yaklaşımla çekmiş bu filmleri. hep iyilerin kazandığı, kötülerin kaybettiği filmler bunlar. gerçeklikle olan payı ise maalesef söz konusu değil, bunu oliver stone 'un o dönemi de enfes anlatan -tümüyle underrated ve kasıtlı olarak göz ardı edilen- belgeselini izlediğinizde anlıyorsunuz zaten.
  • kemal sunal'ın yüz numaralı adam filmi bu filmden araklamadır.
  • frank capra'nın en iyi yaptığı şey film finalleridir bana göre. lakin bu filmde final biraz eksik kalmış, fazla etkilememiştir. bundan dolayı da filmin diğer capra filmelerine göre gölgede kaldığını düşünüyorum.

    diğer capra filmlerine göre daha uzun ve doğrusunu söylemek gerekirse yer yer sıkıcıdır. garry cooper iyi iş kotarmıştır lakin yine de bir james stewart değildir.

    capra yine aynı konuları işlemiş benzer şekilde filmini çekmiş lakin senaryo eksikliğinden çok da iyi bir iş çıkmamıştır. capra filmini izlerken benim içim kıpır kıpır olur aslında. capra'nın başardığı iş de zaten budur lakin bu filmde "mm" dedirtebildi ancak.

    sonuç olarak; fena olmayan izlenebilecek bir film olmasına rağmen diğer capra filmlerine göre ciddi manada soluk ve etkileyicilikten uzak kalmıştır.
  • "senin durumundaki insanlar önce rahata alışırlar, sonra da mülkiyete önem vermeye başlarlar. burası sadece bir otel odası. neden seni bu denli etkiliyor? temiz bir yatak, çarşaflar var, evet; ama bunlar insana dost olmaz. yatakla konuşamazsın."
    (filmden)
hesabın var mı? giriş yap