• 'experimental glitter-art post punk' yapip yapmadiklarini soyleyemeyecegim, oyle konularda nacizane nöronlarim "stack overflow" veriyor. fakat sanirim ingiliz olmalari musebbibiyle, gybe veya bilimum constellation* grubunun yaptigi muzige gore daha "sarki" formunda, daha az israrci, daha agirbasli olan ama kesinlikle daha sikici olmayan bir sey yapmislar. referans olarak ise "downbeat" halleriyle kismen piano magic ve this mortal coil diyecegim ama her ani orijinal, her sarkisi yepyeni mbicr'nin. kendilerini dinlemeden olenleri geri getirmeye degmez ama biz dinleyip de olelim.
  • piyanoda tim croston, vokalde james shames, basda da james robson'dan oluşan en başta ilginç isimleri ile daha sonra da ilginç ve deneysel müzikleri ile dikkat çeken ingiliz bir grup. heatsroke, roses for her gibi şarkıları ile dikkat çekiyorlar. modunuza göre dinlenebilecek gruplar listesinde değiller; çünkü siz ne hissederseniz bu grubun müziğindeki ritim kuşağında da kendi duygularınızı ifade edebilecek bir ses mutlaka buluyorsunuz. rengarenk; ama bir o kadar da dengeli. hüzünlü; ama bir o kadar da hareketli.
  • delay decay attack ,chinese lantern,anatomies gibi $arkilariyla taniyip cok begendigim deneysel ingiliz grup..
  • oncelikle, ilginc isim bulacam canavarlariyla* kusatilmis post rock aleminin en duzgun uzun isimli grubu. sonralikla, my elixir my poison albumlerindeki her sarkida bicir bicir konusan hatun sayesinde (belki de her sarkida konusmuyordur ama 2. sarkidan sonrasini dinlemeye mecalim kalmadi) zaten pek bir olayi olmayan muziklerine katlanmayi iyice zor hale getiren grup.
  • olması gereken gibi, beklenmedik bir anda ortaya çıkmış, beklenmedik bir anda ortadan kaybolmuşlardır. bu zamansız vaziyet dahilinde kendilerini keşfedenlere başı ve sonu belli bir yolculuk hediye etmişlerdir. öyleyse ısrarla post-rock!
  • bazen geç kalır insan, bazen yazın ortasında ve bu yaz ki susuz yaz derler ve bunun bahsetmek istediğim konuya zerre faydası yoktur. "ve yeni cümle "ve" ile başlamaz ayrıca çok ve kullanmak anlatımda eksikliktir" der dilbigisi öğretmenleri. otobüsün kolejden sonraki ilk durağında ineceğime inandım hep. ve denize doğru kıvrılan sokakta tanıdık bir şeyler olduğuna inandırdım kendimi. işte o zaman; geçmişinde ve şimdi hala belirli kalıp cümlelere kapılıp giden bir adamın dedikleri fısıldanır kulağıma:
    " ben bir başkasıdır"
    o zaman kabul eden kim, inanan kim ve kim tereddütte olan?

    bazen geç kalır insan, bir derse, bir düğüne, bir işe, bir intihara bir buluşmaya geç kalır. o zaman hiçbir zaman sigara içmediği parmakları deniz kenarında gözlerine gölge olur ve karşı kıyıları görür. deniz kenarında hiç sigara içmemiş olmak geç kalmak mıdır?

    bazen herşeyi biliyor sandığında yeni bir şeyi öğrenir insan. okumayı söken ilkokul öğrencisi gibi kendisine kurdele takar; bakar sıcak bir kış günü kitaplarla dolu bir odada güzel bir şarkı dinliyor. şarkının adının anatomies olması fark eder mi?
  • yarı depresif, tam melankolik olarak tanımlamak istedim müziklerini nedense. geç tanışmama rağmen kendileri ile, kısa sürede sevdiğim gruplar arasında üst sıralara yükselmişlerdir. canlı dinlemek, görmek hatta dokunmak istediklerim, capcanlı hem de...
  • oldukca kaliteli, orjinal ve yaratıcı olmalarına rağmen, tarihe karışan gruplar arasındaki yerlerini almışlar.
  • acid drops ve morning after pill vasıtası ile ile tanıştığım grup. alemlere rahmet bir tatlılığa sahip sesiyle emily gray'e, yaratıcılıklarıyla ise tüm ekibe hayran bırakandır.

    (bkz: zirvede bırakmak)
  • bence bu tür grupların dağılmaları yasaklanmalıydı. hatta yasağı çiğneyenler de taşlanmalıydı. kim, nasıl, neye göre kanun/kural koyuyor, anlamoorum...

    bir diğeri için;

    (bkz: the black heart procession)
hesabın var mı? giriş yap