• dedektif dengler serisinin şu ana kadar türkçe'ye çevrilen tek kitabı, alt başlığı "dengler'in ilk vakası". yazarı wolfgang schorlau için ingilizce sitelerde pek fazla bir şey çıkmıyor. iletişim yayınları'nın verdiği bilgiye göre uzun yıllar sanayide yöneticilik yaptıktan sonra 50 yaşında yazarlığa başlamış. roman doğu alman cumhuriyeti'nin çözülmesi sonrası süreçte kit'lerin mülkiyet statüsü ekseninde işlenen siyasi cinayetleri araştıran bir dedektifin öyküsünü anlatıyor. dengler ilk vakasında; 1990 yılında suikaste uğrayan alman bir siyasetçi (detlev karsten rohwedder), aynı tarihlerde tayland'da düşen bir uçak (lauda air flight 004) ve polis tarafından öldürülen bir kızıl ordu fraksiyonu üyesi (wolfgang grams) arasındaki bağlantıları çözmeye çalışıyor. istihbarat örgütleri ve gizli servislerin silahlı radikal örgütlere sızmasına, onları manipüle ederek hükümetin işine gelecek eylemlere nasıl sürüklediğine dair güzel bağlantılar kuruluyor. bu vesileyle de ucuz polisiye tadında, biraz amerikan dedektifi özentisi duran dengler karakteriyle tanışıyoruz. iletişim yayınları, dengler serisinin yeni kitaplarını çevirir mi emin değilim.
  • bir hafta gibi bir sürede okuduğum ve bu ay 2. sayısı yayınlanan 221bdergi tarafından önerilen güzel polisiye romandır.

    --- spoiler ---

    duvarın yıkılışının ardından, günümüz almanya'sının yakın tarihte ekonomik olarak nasıl şekillendiği hakkında fikir sahibi olabiliyorsunuz bu kitabı okuyunca. akıcı bir kurgu, güzel bir anlatıma sahip.

    --- spoiler ---
  • yakın tarihte almanya'da yaşanan ve arkasında sırlar bırakan üç olayı güzel bir kurguyla birleştirmiş wolfgang. bu da alışıldık polisiyelerin dışına çıkarmış kitabı. güzel şaraplar, betimlemeler, biraz aşk, biraz müzik ve nefis yemek tarifleriyle de süslenmiş üstelik. en çok ilgimi çeken ise; kitapta bahsi geçen ancak uygulanamayan ekonomik model. hayata geçirilse bugün almanya ve ekonomisi kim bilir nerelerde olurdu? "if it wasn't for bad luck, i wouldn't have no luck at all".
  • tesadufen bir sayfa acip okudugunuz ilk paragrafta rengini belli eden (mavi degil bok rengi) cok ama cok zayif karakterler ve aralarindaki anlamsiz iliskiler ve diyaloglarla sadece masa ayagi altindan eksik edilmemesi gereken bir eser.

    bu derece kotu bir seyle ilgili olarak, birisinin bunu yazdigi, sonra birilerinin bunu basmayi kabul ettigi, okundugu, bir derece begenildigi ki baska dile cevrilmesine karar verildigi, cevrildigi ve tekrar basildigini dusununce insanin yazarliga baslamamasi icin pek sebep kalmamis gibi gorunuyor. ne yazsam satmali sanki. okumayin, okutmayin. sadece ibret-i alem icin kullanin drrim.
hesabın var mı? giriş yap