• yunan kaynaklarına göre massagetler batı türkistan'ın kuzeyi ile kuzeybatısında yaşıyorlardı.

    dağlarda ve bataklıklarda yaşayan massagetler, balık ve ot köklerini yiyerek yaşıyorlardı. yani, toplayıcı bir yaşam sürüyorlardı. altın bölgelerine yakın yerlere yerleşim kurduklarından, altından yapılmış eşyaları çoktu. tıpkı diğer göçebe toplumlarda olduğu gibi, tek kadınla evleniliyordu. ayrıca massagetler zina konusunda çok hassaslardı, zinanın cezası ölümdü. inanç olarakta güneş'e tapmayı seçmişlerdi. bazı söylentilere göre massagetler yılın bazı günleri yaşlıları kurban ederlermiş. sonra ise etlerini pişirirlermiş.
  • hakkında bugüne kadar sözlükte sadece bir adet entry girilmiş olan türk halkıdır. ondan sonra tabi ki iskitler farsidir bilmem nedir diyerek yabancı ağızlardan konuşursunuz. bu toplumlar hakkındaki araştırmaların büyük kısmı yine türk kökenli insanlar tarafından yapılmıştır. örneğin kendilerini prof.dr. ilhami durmuş'un araştırmasından tanıyalım.

    scythians = saka = massagetae (big scythian)

    asya dünyanın en eski kıtalarından birisidir.coğrafi olarak kuzey asya, doğu asya, güney asya, ön asya ve orta asya olmak üzere beş bölümde incelenmektedir. adı geçen coğrafyalarda tarih öncesi devirlerden başlamak üzere çok sayıda kültür ortaya çıkmış ve gelişimini sürdürmüştür.özellikle, iç asya ya da merkezi asya olarak da bilinen orta asya çeşitli kültürlerin beşiği olmuştur. burası, doğuda kadırgan dağlarından, batıda ural dağları ve hazar denizine, kuzeyde sibirya’dan güney de çin, tibet ve iran ülkelerine kadar uzanan geniş sahadır.

    burada ortaya çıkan kültürler daha geniş sahalara yayılmıştır.böylece, kültürler çin seddi’nden tuna nehri’ne kadar uzanan bozkırlarda varlığım hissettirmiştir.coğrafi şartlardan dolayı hareketli hayat tarzları olan bozkır kavimleri asya’nın ortası merkez olmak üzere doğu-batı yönünde hareket ederek, çeşitli kültürlerin oluşumu ve gelişiminde birinci derecede rol oynamışlardır.bozkır kavimlerinin yayıldığı coğrafya çok geniş düzlüklerle kaplı doğal bir otlak görünümündedir.

    altayların eteklerinden başlayan bozkırlar, güneydoğudan kuzeybatıya doğru gidildiğinde düzleşmektedir.aşağı inci (bkz: sır derya) ve aral gölü doğrultusundaki bozkırlar güney sibir ovaları’nı oluşturmakta ve hazar denizi’nin kuzeyinden karadeniz‘in kuzeyine uzanmaktadır. böylece adı geçen coğrafya pamir, tanrı dağları, altaylar ve batı türkistan üzerinden aşağı tuna bölgesine kadar bütün güney rusya’yı içine almaktadır. batıda silezya’ya kadar uzanmakta ve çok sayıda geçitle doğu türkistan ve gobi bölgesiyle bağlanmaktadır.

    bölgenin doğusu büyük çöl sahasıyla kaplıdır, buna karşılık batı kısmı genellikle verimli ve yaşamaya doğudan daha elverişlidir. kuzeye doğru bu mekan eski zamanlarda bataklıklar ve sık ormanlarla tamamen kaplanmıştı, güneye doğru geniş alanlar hazar denizi ve karadeniz, geri kalan kısımlar iran’daki dağlık arazinin yükselen dağ sıraları ve kafkas dağlarıyla sınırlanmıştır.bozkırlar, irtiş nehri’ne doğru çıkıldığında zenginleşmekte, bol su ve otlaklar bulunmaktaydı. irtiş boyları ve batı sibir’den orta ve güney ural dağlarına, oradan kama ve itil nehirleri boyuna gitmek için doğal bir engel yoktu. balkaş gölü ve talas nehri’nden inci, yayık ve itil nehirleri’ne doğru uzanan bozkırlar ise, hazar denizi’nin kuzeyi ve uralların güneyinden, tarihte “kavimler kapısı” olarak bilinen kum, çöl sahasından, karadeniz’in kuzeyinden ta karpatlara, tuna boyuna kadar uzanmaktaydı.karadeniz’in kuzeyindeki bozkırlar orta asya ve batı sibir’deki yayla ve bozkırların devamı mahiyetindeydi. arada yüksek dağlar ve büyük çöller olmadığından orta asya’daki kavimler doğudan batıya kolayca geçebilirlerdi.

    eski dönemlerde adı geçen bölgenin sınırları daha çok siyasi sınır olmaksızın coğrafi hatlarla belirlenmişti. bu coğrafi sınırlar, doğudan batıya doğru nanşan ve tanrı dağları ile ögüz (amu derya) nehri’nden oluşmaktaydı. bunlardan sonra gelen iran platosu, belki daha ziyade siyasi bir sınırdı, fakat onu tekrar kafkas dağları, karadeniz ve tuna nehri’nin oluşturduğu doğal sınırlar takip ediyordu. coğrafi özelliklerini belirtmeye çalıştığımız bozkırlarda büyük ölçüde atlı-göçebe kültürler ortaya çıkmıştır. atın hızı ve demirin vurucu gücünden en iyi şekilde faydalanan bu kavimler geniş coğrafyalara yayılmışlardır. adı, ülkesi, kökeni, tarihi ve kültürü üzerinde durmaya çalıştığımız kavimlerden birisi de massagetlerdir.

    massaget adı: massaget adı üzerinde şimdiye kadar çeşitli görüşler ileri sürülmüştür. ilk defa antik grek kaynaklarında massaget adına rastlanmaktadır. massaget adının aydınlatılmasına pers kaynakları yardımcı olmaktadır.bu kaynaklarda saka tigrakhauda, saka tiay para daray ve saka haumavarga olmak üzere üç saka gurubundan söz etmektedir. pers kaynaklarında geçen saka haumavarga, şüphesiz herodotos’ta geçen sakai amyrgioi ile aynıdır. kelimenin etimolojisi karanlık olmakla beraber, belki basit olarak “omargas sakaları” ya da “omargas’a tabi olan sakalar” düşünülebilir.

    ”saka tiay para daray”, yani denizin ötesindeki sakalar olarak karadeniz iskitleri düşünülmektedir. greklerin dilindeki sakalara genel olarak “skythai” denilirken, doğu sakaları olan saka haumavarga “sakai” olarak adlandırılmaktadır. strabo, hazar denizi çevresinde hüküm süren iskitlerin daha çok dahailer, daha doğuda bulunanların ise massaget ve sakalar olduklarını belirtmektedir. hekataios ise, karadeniz iskitleri, hazar denizi’nin doğusunda geniş düzlükte yaşayan massagetler ve onların doğusunda bulunan sakai amyrgioi olmak üzere üç gurup tanıyor.

    saka tigrakhauda ve massaget adı tamamen maksada uygun olarak aynı şekilde görülüyor. her iki adla açık bir şekilde görülüyor. her iki adla açık bir şekilde sakaların batı türkistan düzlük sahasındaki gurupları belirtiliyor. mısır darius stelinde “düzlük sakaları”, hekatios‘taki hazar denizi’nin doğusundaki bölgede yaşayan “düzlük massagetleri” olarak geçiyor. bu tarihi belgelerden massaget adının saka tigrakhauda adıyla aynı topluluk için kullanıldığı anlaşılıyor.

    massaget adındaki çoğul eki olan “et” çıkarıldığında ar-sak adında olduğu gibi mas-sag (mas-sak) adının oluşumundaki sak, saka bağlantısını hatıra getiriyor. böylece, saka ve massaget adları arasındaki bağlantı da ortaya çıkıyor.

    massaget ülkesi

    antik kaynaklardan massagetierin hazar denizi’nin doğusunda yaşadıkları anlaşılmaktadır. herodotos’un belirttiğine göre, masssagetler hazar denizi’nin doğusunda uçsuz bucaksız bir düzlüğün büyük çoğunluğunu ellerinde tutmuşlardır. onlar, inci nehri‘nin yanında issedonların tam karşısında oturuyorlardı. massagetierin bir kısmı dağlarda, diğer bir kısmı düzlüklerde, bir kısmı ise ırmakların oluşturduğu bataklıklarda, diğer bir kısmı bataklık arazi adalarında yaşamaktaydılar. çok sayıda akarsuyun döküldüğü inci ırmağı ve çevresi massagetierin yaşadıkları önemli coğrafyaydı. böylelikle, massagetlerin oturduğu yer belirlenebilmekte ve herodotos zamanında yaşadıkları coğrafyada strabo zamanında da yaşadıkları anlaşılmaktadır.

    onların aral gölü ve hazar denizi arasındaki coğrafyada varlıklarını sürdürdükleri anlaşılmaktadır. strabo tarafından söz konusu edilen düzlükler üst yurt (ust urt) platosudur. bu coğrafyanın güneydoğusunda büyük balkan dağları bulunmaktadır. bataklıklar hazar denizi ve aral gölü sahil şeridi üzerinde adalarla birlikte ögüz kollarına kadar ulaşmaktadır. tarihi kaynaklar incelendiğinde massagetlerin hazar denizi ve aral gölü arasının dışında, daha doğuda da varlıkları ortaya çıkmaktadır. herodotos massaget ülkesinden büyük ölçüde altın ve bakır çıkarıldığını ve demirin adı geçen coğrafyada bulunmadığını bildirmektedir. en eski dönemlerden bu yana altının sogdiana (günümüzde zarafşan: altın veren)’dan bakırın ise semerkant ve fergana dağlık bölgesinden elde edildiği de bilinmektedir

    massaget ülkesinden çıkarılan madenler ve massagetlerin gereksinimlerini karşıladığı gıda maddeleri de dikkate alındığında onların yayılmış oldukları sahanın belirlenmesi kolaylaşır. ancak unutmamak gerekir ki, herodotos’un massaget ülkesine dair verdiği bilgiler, strabo’nunkinden aşağı yukarı dört asır önceye aittir.massagetlerden bahseden grek kaynaklarında, onların doğuda nereye kadar yayılmış oldukları açık bir şekilde belirtilmemektedir. ayrıca, massagetler hareketli, atlı-göçebe bir kavimdi. bu durum dikkate alındığında, massagetlerin yayıldığı coğrafyanın doğuda altay ve tanrı dağlarından batıda urallar ve hazar denizi arasında kalan geniş saha olduğu kabul edilebilir.

    massagetlerin kökeni

    massagetlerin kökeni hakkında bazı antik kaynaklardan ipuçları çıkarabiliyoruz. bu konuda en kayda değer bilgileri herodotos vermektedir. o, avrupa iskitleri ile asya’daki saka, massagetlerin aynı ırktan olduklarını belirtmektedir. buradan anlaşılacağı üzere, asya’daki iskitlerin bir kısmına grekler massaget demekteydiler. massagetler iskitlerle aynı ırktan idiler. fakat massagetler asya’da tek başlarına bağımsız bir siyasi birleşme oluşturuyorlardı. bunlar büyük saka birliğine dahildiler. saka tıgrakhauda, yani ok şeklinde başlık giyen sakalar, antik grek kaynaklarında massagetler olarak belirtiliyor.hatta, “düzlük sakaları” ve “düzlük massagetleri” adı aynı topluluklar için kullanılıyor.kaynaklardan da anlaşılacağı üzere, saka tıgrakhauda ve massagetlerin aynı kökten olduğu ortaya çıkıyor.

    böylece, massagetlerin kökeninin sakalar, özellikle “ok şeklinde başlık giymiş sakalar“labirve aynı olduğu anlaşılıyor. ayrıca, pers kralı darius’un üçe ayrılmış sakalara karşı sefer düzenleyerek savaştığı ve saka liderleri sakesphares, homarges ve thamyris’in ıssız bir yerde durumu istişare ettikleri belirtilmektedir. saka tıgrakhauda lideri olarak thamyris’in massaget lideri, yani massaget kraliçesi tomris olduğu anlaşılmaktadır. bu bilgi de saka tigrakhauda’nın massagetlerle aynı olduğunu göstermek bakımından büyük önem taşımaktadır. böylece, massagetlerin büyük saka grubuna dahil oldukları ve kökenlerinin onlarla aynı olduğu anlaşılıyor.

    antik yazarlardan bazıları massagetlerin hunların, bazıları da türklerin ataları olduklarını belirtmektedirler. bu bilgiler massagetlerin tarih sahnesinden çekilişi ve asya hunlarının güçlendiği ve hun hakanı maotun (batur)un dağınık hun boylarını hun adı altında topladığı dönem hatırlandığında değer kazanmaktadır. böylece, hunların siyasi bir güç olarak ortaya çıkmasında massagetlerin önemli bir yer tuttuğu düşünülebilir.

    massaget tarihi

    massagetlerin tarih sahnesine çıkışı m.ö. vııı. yüzyıla kadar götürülebilmektedir. herodotos asya’da yaşayan göçebe iskitlerin massagetlerle yapmış oldukları mücadeleden yenik çıkarak, kimmerlerin yanına göç ettiklerini bildirmektedir. bu sebeple massagetlerden ilk kez söz etmektedir. ancak, onların siyasi tarihleri hakkında m.ö. vı. yüzyılın üçüncü çeyreğinin sonlarına kadar herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.

    asıl onların mücadele ettiği pers kralı kyros’tur. başarılı savaşlar sonucunda imparatorluğunun sınırlarını kuzeydoğuya doğru genişleten kyros, hazar denizine doğru sınırlarını genişletmek istiyordu. böylece, massagetler üzerine bir sefer düzenlemiştir. onların bağımsızlığını büyük ölçüde tehlikeye düşürmüştür. bu sırada bazılarına göre massagetlerin ve bazılarına göre de sakaların kraliçesi olarak belirtilen tomris massagetlerin başında bulunuyordu.massaget liderinin ölümü üzerine tomris, yani tomir başa geçince massagetlerin bu durumundan faydalanmak isteyen kyros, sefer düzenleme ihtiyacını duymuştur. kyros tomris’e bir elçi göndererek, onunla evlenmek istediğini bildirmiştir. kyros’un eş değil, topraklarını istediğini bilen tomris red cevabı vermiştir. bunun üzerine kurnazlıkla amacına erişemeyeceğini anlayan kyros, kaba kuvvet kullanmaya karar vermiştir.

    kyros sefer hazırlıklarını sürdürürken tomris ona seferden vazgeçmesini ve kendi halkını yönetmesi önerisinde bulunmuştur. massagetlere karşı savaşmak istiyorsa, kendilerinin de onlara karşı hazır olduğunu belirtmiştir. kraliçenin mesajı üzerine kyros harekete geçmiştir. inci nehrini geçtikten sonra, massaget ülkesine doğru ilerlemiştir. bir hileyle kraliçe tomris’in oğlu spargapises’i ve çok sayıda massaget askerini esir almıştır. oğlunun esir alınmasına çok sinirlenen tomris, kyros’tan massaget ülkesinden çekilip gitmesini istemiştir. kyros kraliçenin teklifine aldırmamış ve her iki taraf şiddetli bir şekilde savaşmaya başlamıştır. kraliçe tomris’in komutasındaki massaget ordusu, kyros’un komutasındaki pers ordusunu ağır bir şekilde yenilgiye uğratmıştır. pers kralı kyros bu savaşta öldürülmüştür.

    mücadele kyros ırmağı geçtikten sonra dar bir boğazda yapılmış ve massagetier kyros’un ordusunu burada yenilgiye uğratmıştır. buna göre massagetlerin pers ordusunun önünü köprü başına girişte kestikleri ve dağlık arazinin boğazında, yani büyük balhan’da onları zorladıkları ve yok ettiklerini anlamaktayız. kyros’un massagetier üzerine gerçekleştirdiği ve onun ölümüyle sonuçlanan bu savaş son araştırmalara göre, m.ö. 528 yılında yapılmıştır. bu tarihten aşağı yukarı on iki yıl sonra, yani m.ö. 517-516 darius, kyros’un planını gerçekleştirmiş ve bozkır ülkesine girerek, halkı egemenliği altına almaya zorlamıştır. behistun kitabesinden anlaşıldığı üzere darius, sivri başlıklı, yani ok şeklinde sivri başlık giymiş olan sakaların ülkesine yaptığı seferde onların bir kısmını yenerek, liderlerinden sakunkha’yı esir almıştır.

    darius, sakalar ile yaptığı savaşta kendi askerlerine saka askeri elbisesi giydirerek hile ile hareket etmiştir. bundan dolayı, saka liderleri mağlup olup çöllere çekilmiştir. sirak isminde bir çoban darius’un ordusuna kasten yanlış yol göstererek, onları çöl ortasına sokup memleketini kurtarabilmiştir. darius’un saka liderlerinden sakunkha’yı esir etmesine rağmen, diğer saka liderleri memleketlerini bütünüyle esarete düşmekten kurtarabilmişlerdir. büyük iskender’in doğuya, türkistan’a doğru yaptığı sefer sırasında, massagetlerin ağırlık noktası ögüz deltasında bulunuyordu. makedonyalı büyük iskender, pers spitanames bir isyan çıkarınca sefer yönünü inci üzerine çevirmiştir. makedonlarla massagetier arasında yapılan mücadeleden makedonlar galip çıkmıştır.

    böylece, bölgenin bir kısmı makedon imparatorluğunun egemenliği altına girmiştir. bu dönemde massagetlere komşu olan dahailer vardı. onlar, massagetlerin doğusunda bulunuyordu. turan bozkırlarında bu arada kavimler göçü sonucunda dahailer massagetlerin yerine yerleşmiştir. massagetlerin büyük çoğunluğu dahailer tarafından emilmiştir.

    massaget kültürü

    massagetlerin yaşayışı tamamen çevrenin şartlarına bağlıydı. onlar, çoban ve balıkçı bir topluluktu. ziraatla fazla uğraşmamaktaydılar. düzlük yerde yaşayanlar hayvancılık yapmakta, özellikle koyun beslemekteydiler. büyük ölçüde balık avlamaktaydılar. adalarda yaşayanlar yazın kökleri, kışın ise sonbaharda toplamış oldukları yabani yemişleri yemekteydiler. ayrıca meyvelerin kabuklarını yakarak kokusuyla kendilerinden geçmekteydiler. dağlık arazide oturanlarda aynı şekilde yabani meyvelerle beslenmekteydiler. besledikleri koyunları kesmemekte, özellikle onların yünü ve sütünden faydalanmaktaydılar. bataklık arazide oturanlar balık avlayarak yemekte ve hazar denizinden ya da aral gölünden yakaladıkları fok balığının derisinden elbise yaparak giymekteydiler. evleri kapalı yük arabalarıydı, onunla çoban olarak istedikleri yere gidiyorlardı.aynı tür arabalar karadeniz’in kuzeyindeki bozkırlarda hayatlarını sürdüren iskitlerde de vardı. bu arabalar dört, ya da altı tekerlekli olup, ev şeklinde yapılmışlardı. arabaların dört tarafları ve üzerleri keçe ile kaplanmıştı.bu arabalar soğuğa karşı korunaklı olup, içerlerine kar ve yağmur geçmemekte ve rüzgar da etki etmemekteydi.

    massagetler güney rusya iskitleri gibi aynı şekilde giyiniyorlardı. koyun yününden elbiseler üretiyorlardı. yaya olduğu gibi atlı olarak da mücadele ediyorlardı. ülkelerinde bol miktarda olan altın ve tunçtan yaptıkları okları, yayları, mızrakları ve savaş baltalarını taşıyorlardı. altından miğfer ve kemer de yapıyorlardı. saka lideri sakunkha’nın kabartmasında da olduğu gibi sivri başlık taşımaktaydılar. atların gemleri ve üzengileri altındandı. massagetlerde erkek ve kadın münasebetleri diğer orta asya bozkır kavimlerindeki gibiydi. hatta, yalnız tek kişiyle evlilik mevcuttu.

    massagetlerin dini politesit (çok tanrılı) değildi.

    tanrı olarak güneşi tanıyorlardı. herodotos’un ifadesiyle “tanrıların en hızlısına, ölümlülerin en hızlısı olan atı” kurban ediyorlardı. onlarda savaşabilme yeteneği çok fazlaydı ve kahramanlıklarıyla tanınmaktaydılar. ticari faaliyetlerde son derece samimiydiler. sadelik ve güvenilirlikleri övgüye değerdi.

    sonuç

    ilk olarak iskitlerle mücadeleleri sonucunda adları bilinen massagetler, güçlü bir bozkır topluluğu olarak aral gölü ve hazar denizi arasındaki coğrafya başta olmak üzere çok geniş coğrafyada yaşamışlardır. massagetler yaşadıkları coğrafyadan dolayı büyük bir imparatorluğa sahip olan perslerle mücadele etmek zorunda kalmışlardır. gücünün zirvesinde olan pers imparatorluğunun ordusunu yenilgiye uğratmaları ve pers kralı kyros’un savaş sırasında öldürülmesi onların askeri gücünü ortaya koymaktadır. pers kralı darius da ancak askerlerine saka elbisesi giydirmek suretiyle onlarla başa çıkmaya çalışmıştır. pers kaynaklarında geçen üç saka gurubundan biri olan saka tigrakhauda’nın grek kaynaklarında da belirtildiği üzere artık massagetlerle aynı olduğu anlaşılmaktadır.

    böylece, massagetlerin büyük saka gurubuna dahil olduğu ortaya çıkmaktadır. onlar, saka tiay para daray, yani denizin ötesindeki sakalarla aynı tür elbiseleri giymekte ve yine aynı tür arabaları ev olarak kullanmaktaydılar. massagetlerin giyimleri perslerinkinden farklıydı.bunu pers kralı darius’un askerlerine saka elbisesi giydirmesi açık bir şekilde göstermektedir. antik yazarlardan bazıları kraliçe tomris’in massaget, bazıları saka, bazıları da iskitlerin liderleri olduğunu bildirmektedirler. böylece, massaget ve sakaların aynı topluluk olduğunu söylememiz mümkün olacaktır. massagetler ve onlardan sonra aynı coğrafyada ortaya çıkan türk toplulukları arasında dini inanç, sosyal hayat, karakter ve sanat anlayışı bakımından çok yakın benzerlikler bulunuyordu.

    massagetlerde görülen tek tanrı inancı, tanrıya at kurban etme adeti, tek evlilik, savaşlarda gösterilen kahramanlık, ticari faaliyetlerde samimiyet ve madeni en iyi şekilde işleyebilme kabiliyeti çok sayıda türk topluluğunda da vardı. ayrıca, bazı kaynaklarda hunlar, bazılarında ise türkler massagetlerin halefleri olarak gösterilmişti. tamamen bu hususlar dikkate alındığında massagetlerin aral gölü ve hazar denizi arası başta olmak üzere, çok geniş coğrafyaya yayıldıkları ve büyük ölçüde türklerle bağlantılı bir topluluk oldukları hatıra geliyor.

    kaynaklar:

    herodotos 1973
    herrmann, albert 1921-1930-1933
    hippokrates-1816
    junge, julius 1939
    herodot tarihi. (çev.müntekim ökmen), istanbul remzi kitabevi.
    “sakai”, paulys real encyclopädie der classischen altertumswissenschaft ııa ı, 1770-1806.
    “massagettai”, paulys real encyclopâdie der classischen altertumsvrissenschaft xıv,2,2123-2129.
    “die saken und der skythenzug des dareios”, beiheftes zur archiv für orientforsschung 1,157-170.
    hippokratous to peri aeron, hydaton, topon. parisioi: i.m. eberartos.
    saka studien, der ferne nordosten im weltbid der antike. leipzig: dieterische verlagsbuchhandlung.
    memiş, ekrem 1987
    rice, tamara talbot 1958
    strabo 1969 ıv-xvin. yüzyıllarda karadeniz kuzeyindeki türk kavimleri ve devletleri. ankara, murat kitabevi yayınları.
    codex cumanicus. budapest, oriental reprints.
    bilinmeyen iç asya. (çev. saadettin karatay), ankara, ttk basımevi.
    iskitlerin tarihi. konya selçuk üniversitesi yayınları.
    the scythians. london, thames and hudson.
    the geography of strabo. (çev. horace leonard jones), cmbridge, harvard university press.
    arrianos kurat, akdes nimet 1945 iskender’in anabasisi ı. 1992 (çev. hayrullah örs), istanbul, maarif matbaası.
    arsal, sadri maksudi 1933 orta asya. ankara, türk tarihinin anahatları müsveddeleri. kuun, geza 1981
    durmuş,ilhami 1993 iskitler (sakalar). ankara, tkae yayınları. ligeti, lajos 1986
    mordtmann, andreas david 1877 “über die keilinschriften zweiter gattung”, zeitschrift der deutschen morgenlândis chen gesellschaft. xxxıv, 1-85.
    tarn, william woodthorpe 1968 alexander der grosse. darmstadt, wissenschaftliche buchgesellschaft.
    togan, a. zekivelidi 1987 “sakalar (vı)”, belgelerle türk tarihi dergisi. 23, 30- 34
    prof.dr. ilhami durmuş
  • massagetler iranî halklardandır. mö 6. yüzyıllarda orta asya'nın güney bölgelerinde persler'in komşusu olan bir devlettir. sakalar'ın batıya doğru göçüp bu bölgede devlet kurmalarının nedeni eski yunan'da yaşamış ünlü şair herodot'a göre massagetlerin baskısıdır. kimi kaynaklara göre pers hükümdarı büyük kiros'un da öldüğü siriderya kıyısında yapılan savaş sakalar'la değil massagetler'le yapılmıştır.
  • adetlerine göre en iyi mezarın evlatlarının karnı olduğunu düşünen halk. bundan kaynaklı cesetler çocukları tarafından yenirmiş.
  • oldukça ilginç adetleri olan bir topluluktur. mesela her erkek bir kadınla evlenir ancak ortak yararlanırlar. bir kadını arzulayan massaget, ok torbasını kadının arabasının önüne asar ve hiç çekinmeden onunla kalır. yine ihtiyarlanmış bir massaget’in akrabaları bir araya gelerek onu hayvanlarla beraber güneş tanrıya kurban ederek etlerini pişirip yerler. kurban edilecek yaşa gelmeden ölmek büyük talihsizlik olarak görülmüştür.

    kaynak: heredot, tarih.
hesabın var mı? giriş yap