• 6 aralık 1989'da montreal universitesi'ne bağlı ecole polytechnique'de 13'ü öğrenci olmak üzere 14 kadını öldüren kanadalı... feminizm nefret ettiği ve kadınların hayatını kararttığını ileri sürerek bu katliama imza atmıştır. ilgili olaydan sonra 6 aralık kanada çapında "kadına karşı şiddeti anma günü olarak" ifa edilmektedir.
  • düzenlediği anoginist eylem üç farklı yaklaşımla ele alınan ve psikopat olmadığı iddia edilen sosyal rahatsız.
    yaklaşımlara gelince; 1) deli adam yaklaşımı, 2) mağdur adam yaklaşımı, 3) kadınlığa yönelik suç işlediği şeklindeki feministlerin yaklaşımı.
    olay sonrasında ilk dalga ve ikinci dalga feminist kuram içindeki farklılaşmaları tahmin etmek zor olmasa gerek.
  • marc lépine, doğum adıyla gamil gharbi'nin annesi fransız-kanadalı babası ise cezayirliydi. gamil'in babası kadınların erkeklere eşit olabileceğini düşünmüyordu ve ailesine fiziksel şiddet uyguluyordu ve oğlunun annesiyle yakınlaşmasını engelliyordu.

    gamil yedi yaşındayken annesi ve babası boşandılar ve gamil çocukluğunun geri kalanını annesinin yanında geçirdi. 1980-1981 kışında kanada ordusuna alınmayı denedi ve reddedildi, intihar mektubunda belirttiğine göre bunun sebebi kendisinin "anti-sosyal" olmasıydı. 1982'de mahkeme kararıyla adını marc lépine olarak değiştirdi. aynı senede cegep okulunda üniversite öncesi ders gördü. başta bir sene bilim okudu daha sonra üç senelik okulun elektronik teknoloji programında çalıştı. bu programın son senesinde çalışmasını açıklamasız yarıda bıraktı. 1986'da école polytechnique'e başvurdu ve cegep 'de iki kurs daha bitirme şartıyla okula alındı. bu kurslardan birisini 1989 yılında bitirdi.

    babası müslümandı annesi ise eski bir katololik rahibesiydi ama dinden çıkmıştı. oğullarını katolik olarak vaftiz ettiler ama hiçbir dini eğitim vermediler. annesi oğlunun tamamen ateist olduğunu söyledi.

    babası kadınlarının tek görevinin başkalarına hizmet etmek olduğuna inanıyordu. eşini bazen kişisel sekreteri olarak kullanıyor yazdığı her hatalı kelime için bir tokat atıyordu. 1976 yılında anne ve babası boşandı. babası çocukları ile temasını kesti. bir daha da hiç görmedi. bu aralar kız kardeşiyle birlikte psikologa gösterildiler. psikolog kız kardeşinin terapiye ihtiyacı olduğunu abisinin ise sadece biraz çekingen olduğunu söyledi. kız kardeşinin de sorunları vardı ki 1991 yılında aşırı doz ilaç kullanımından ölecekti.

    katliamdan sonra marc lépine'in annesi, oğlunun saldırısının kendisine yönelik olabileceğini düşündü. annesi, yalnız yaşadığı için ve parasını kendi kazandığı için oğlu tarafından bir feminist olarak göründüğünü düşünenler oldu.

    bir psikiyatrist bu konuda marc lépine'in ailesi ve arkadaşlarıyla görüştü. marc lépine'in asıl amacı intihar olduğunu ve katliam kendisinin intihar için seçtiği bir yöntem olduğunu açıkladı. başka psikiyatristler marc lépine'in ruh sağlığının çocuklukta aldığı psikolojik darbelerden bozulmuş olduğunu, ne yaptığının bilincinde olmadığını savundu ve bu durumda babasını hafızasından silmek istemesi, bilinçaltı babasına benzemesine yol açabilmiş olmasını savundular. başkaları, sosyal değişiklerden kaynaklanan fakirlik, yolsuzluk ve bireysel izolasyonu sebep olarak gösterdi.

    hitler hayranlığı vardı ve korku gerilim türü filmleri izlemeyi severdi. marc lépine'in şiddet içeren aksiyon filmlerine karşı duyduğu ilgi insanların, marc lépine'in bu filmlerden etkilenmiş olduğunu düşünmesine ve bu yüzden medyayı suçlamasına yol açmıştır.

    şiddet, sevgisizlik, istismar, yoksunluk, bozulan bir psikoloji, bir katil ve kaybedilen 15 can; olayın psikolojik boyutu yüzünden intihar eden ve hayatları kararan onlarca hayat, aile...
  • red pillcilerin kanaat önderi olarak gördüğü katil canavar.
hesabın var mı? giriş yap